Bazı anlar ne yapıcağımızı,hayatın bizi nereye sürükleyeceğini,bize nasıl bir yol çizeceğini bilemeyiz. Bu yüzden her şeye şüphe ile yaklaşırım.Kendime gelmeye başladığımda bir yatak da yattığım kafamı kaldırır kaldırmaz gördüğüm saat tam olarak 02.13. Mideme giren ağrı ile kafeye gittiğim saati hatırlamaya çalışıyordum hatırladığım kadarı ile saat 22.38 yaklaşık olarak 4 saat geçmişti. Kapının kulpu yavaş yavaş ses çıkartmamaya çalışır gibi açıldı. Gözlerimi kapatmak yerine hesap sormayı tercih edecektim.
Neden beni buraya getirdi?
Beni nereden tanıyor?
Beni kaçırma sebebi ne?..
Aklıma bunlar gibi binlerce soru vardı. Kapı açıldığında o uzun sarı saçlı çocuk değil,uzun boylu kızıl çilli bir çocuk içeri girdi. Elinde ilaç ve yemek vardı. Evet,şaşırtıcı beni kaçıran çocuk uzun boylu uzun sarı saçlı bir çocuktu bu çocuk ise onun tam zıttı uzun boylu kızıl çilliydi. Çocuk içeri girerken benim uyandığımı görünce mutlu oldu ve konuşmaya başladı:
"Uyanmış olduğuna sevindim Alya."
Evet,o binlerce soru arasına bir tane daha eklendi:
"Adımı nerden biliyor?" yavaş yavaş yanıma yaklaşarak yüzümdeki şaşırmış ifadeyi anlayarak konuşmaya devam etti:
"Evet,ben seni kaçıran kişi değilim."
İçimden gelen o ses:
"Sen kimsin o zaman?"
Evet,söylemek isteyip söyleyemediğim o sihirli cümle.
Ve konuşmasına devam etmeden önce elindeki tepsiyi bana vermeyi unuttuğunu anladı bu yüzden ilk önce tepsiyi bana uzatıp tepsiyi almam için tepsiyi eğdi. Tepsiyi tabii ki de aldım sonuç olarak acıkmıştım.Tabii ki de pek istekli görünmemem gerekiyordu. İstekli görünmeden yavaş yavaş tepsiyi aldım. Ve yavaş yavaş yemeye başladım. Uzun boylu kızıl saçlı çocuk konuşmaya başladı:
"Tatlı kız,bak sana bir şey yapmayacağım ama sözümden çıkmazsan iyi olur."
Bana sözünden çıkmamam için tatlı kız dediği çok belliydi ama neden onun sözünde durcaktım.
"Bana sözünden çıkmamam için tatlı çocuk dediğini biliyorum. Fakat ben senin niye sözünden çıkmıyorum. Bana beni kaçıran olmadığını,bana zarar vermeyeceğini söylüyorsun o zaman bunun farklı bir sebebi olması gerekiyor." dediğimde onun tüm oyununu olmasa da olayın yarısını çözmüş bir yüz ifadesi ile yüzüme bakıp konuşmaya başladı:
"Tatlı kız,bakıyorumda oyunu çözmüş. Ama hikayeyi çözememiş." İçimden
"O tatlı kız o hikayeyi de çözecek." Evet,hayatımda çözmem gerekli bir olay yoktu ama artık o olayın başrolünde olacağımı hissediyordum.
Yüzüne suratsız bir ifadeyle bakıp:
"Peki." diyip tepsiyi yatağın yanında duran komidinin üstüne koyup yorganın altına girdim. Yorganın altına girdiğim gibi çıkmam gerekti çünkü asıl sormam gereken soruyu sormayı unutmuştum. Hızlıca yorganın altından çıktım.
"Sana sormam gereken bir soru var."
"Sor bakalım tatlı kız."
O kadar tatlı bir yüz ifadesi ve ses tonu ile söylemişti ki az önceye geri dönmek istedim. Bir anda kendi kendime "Alya,kızım kendine gel alt tarafı bir ses tonu ve bir yüz ifadesi saçmalamayı kes. İşi bitince senle işi olmucak."
"Senin adın ne?"
"Tatlım, benim adım Mert."
Gözlerimi farklı bir yöne kaydırıp içimden mırıldanan bir ses tonu ile:
"Tanıştığıma memnun oldum Mert."
Evet,artık adını öğrenmiştim. Umarım adı gibi verdiği sözü yerine getiren,sözünün eri ve güvenilirdir. Yorganın içine yüzümde tatlı bir tebessüm ile girdim. Elini yavaş yavaş yüzüme getirip:
"Seni sevdim tatlı kız." diyip başımı okşamaya karar vermiş gibi elini uzattıktan sonra bir anda elini çekti.
Nasıl yani cidden beni sevmiş miydi? gibi triplere girmicektim. Beni daha tanımadan nasıl sevebilirdi ayrıca tatlı kız derken ki ciddiyetini şu an anlamıştım. Bu olayı çok fazla düşünmeden yatıp uyumaya karar verdim.Odadan ses çıkarmadan yavaş adımlarla odadan çıktı. Yavaş yavaş bilincim uyku moduna geçerken beni kaçıran adamın nerede olduğu,şu anda nerede ne yaptığı aklımı karıştırmıştı. Evet,bunlar beni alakadar etmezdi ama içimdeki şüpheyi de geçemiyordum. Mert,beni nasıl kurtarmıştı?
Nerede görmüştü?
Beni kaçıran adam beni Mert'e nasıl vermişti?
Bu sorular aklımı kurcalarken artık uyuyup bu sorularımı uyandıktan sonra Mert'e sormaya karar verdim. Mert,hızlıca kapıyı açıp:
"Hadi Alya artık uyan!"diyip beni yataktan kaldırmaya çalışıyordu. Odaya bir anda girdiği için korkmuştum. Bir şeylerin ters gittiği çok belliydi ama ters giden olayı az sonra anlayacağımı düşündüğüm için hemen Mert'in dediği gibi yapıp yataktan hızlıca kalktım. Beni sıkıca kolumdan tutup onunla gitmeye itiyor gibi davrandı. Zaten onunla gitcektim kolumu çekmesine gerek olmadığını düşündüğüm için kolumu anında çekip:
"Zaten seninle geliyorum. Kolumu çekmene gerek yok!" diyip peşinden gittim. Evin dışına çıktığımızda evin 3 katlı olduğu yandan görünen geniş derin ve uzun bir havuz olduğu görünüyordu. Evin önünde ise duran bir Mercedes G63. Evet,hayalimdeki arabalardan biriydi şimdi ise hayalimdeki arabalardan birine binecektim.Mert tez bir sesle:
"Hadi,Alya artık arabaya binmemiz gerekiyor." İtiraz etmeden arka koltuğa bindim. Mert hızlı bir şekilde ön koltuğa oturup hızlıca emniyet kemerini takıp arabayı çalıştırdı. Bende arkama yaslanıp cam kenarına geçtim. Hem yolu izliyor hemde kapanmakta olan gözlerimi açık tutmaya çalışıyordum. Mert'e sorularımı sormaya karar verdim. Koltuğun orta kısmına geçip başımı öne ittim. Tıpkı küçüklüğümde ki gibi küçükken de arabanın orta koltuğuna geçip kafamı öne uzatmayı seviyordum. Kafamı öne uzatıp ellerimi çenemin altına koyup Mert'e sorularımı sormaya başladım:
"Mert müsait misin?"
"Şu anda pek müsait değilim tatlı kız ama sor."
"Beni kaçıran adamdan nasıl kurtardın?"
"Beni nereden tanıyorsun?"
"Bana neden yardım ediyorsun?"
"Sakin ol tatlı kız hepsini anlatıcam ama şu an değil."
"Peki" diyip arkama yaslandım ve gözlerimi kapatıp uyumaya karar verdim. Sonuçta sorularımı cevaplamamıştı. Gözlerimin yavaş yavaş kapandığını görünce Mert'ten ses yükseldi:
"Tamam. Hadi gel anlatıyorum tatlı kız."
"Aslında senin büyüttüğün gibi bir olay yok ya da kafanda kurduğun gibi sadece orada takip edildiğini anladım ve yardım ettim."
Bana bu olay çok fazla inandırıcı gelmemişti ama kim olsa aynı şeyi yapardı diye düşündüğüm için bu konunun üstüne gitmedim.
"Tamam"diyip gözlerimi kapattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seri Katil 18 Numara
Mystery / ThrillerAile baskısı yaşayan bir genç kızın ailesini her izni verdiği tek gece DOĞUM GÜNLERİ. Alya'nın en sevdiği gün hem de en sevmediği gün. Arkadaşlarıyla doyasıya gezdiği o geceyi sever. Ama ailesindeki samimiyetsizliği sevmez. Artık sevmemesi için bir...