Okulda olanlardan sonra ailacek oturmuştuk ben ne olduğunu anlatırken, Ayberk hariç herkes beni izliyordu ve dinliyordu o ise telefonda kıkır kıkır biri ile mesajlaşıyordu, merak etmedim değil yoksa bı yenge mi var? haberim yoktu, pek takmamaya çalıştım.
Babam her anlatışımda ' işte benim kızım be ' diye seviniyordu. Konuşma bittikten sonra başka konular açıldı, ordanda işe doğru gitti, bende resim yapmak için odama çıkmaya karar verdim. Ama resim yaparken başka birine dönüşüyordum, yani ben bile kendimi tanıyamaz hale geliyordum.
O yüzden bizimkilere döndüm ve hafif öksürdüm, herkes dönmüştü ama babam ve Barlas dönmemişti. Hararetli hararetli ne konuşuyorlarsa anlamadım. Bende pek umursamadan söze girdim " şey ben akşam yemeğine gelemiye bilirim, şimdi resim yapmak istiyorum lütfen beni rahatsız etmeyin." Dedim.
Annem bana bakarak " neden tatlım bı şeymi oldu " dedi endişe ile.
"Hayır, sadece resim yaparken rahatsız edilmeyi sevmem ilhamım kaçıyor."
Ayberk alaylı konuşması ile söze girdi" leydimiz üzülmesin anne bırakta gitsin nede olsa İlhami kaçar" dedi alaylı bir şekilde gülerken.
Leydi mi? leydi mi? benki kraliçe 1.Elizabeth in torunu. Ego seviyem tavan Dalya yım sadece leydi mi hadsiz ,terbiyesiz , şeref yoksunu.
İçimdeki ego yu hiç dışa yansıtmadan konuştum" Sadece diyeceklerim bu kadar yarın görüşürüz, ha bir de Sema hanım bir demet çiçeğiniz varmı. Bugün biraz eğlenmek istiyorum." Dedim gülümseyerek
Sema hanım " var tatlım sana hemen bir demet getiriyorum, geçen baban almıştı. " deyip babama bakarak sırıttı, İnce ayrıntılara bakılırsa babam baya romantik bı adam olmalı.
Ben odama gidiyorum o zaman dedim ve çıkmadan önce bı dolu meyve tabağı aldım kendime ne de olsa acıkacağıma emindim.
Tabakla asansöre bindim ve çıkmaya başladım. Asansör durunca koridordan ilerledim, odama girdim. Geçen ki tuvalleri boyaları ve fırçaları çıkartıp yere beyaz bir örtü serdim ve hepsini ortasına koydum . Lavabodan yedek olan durulama bardakları dan birine su doldurdum. Eski evimden gelen sıpatula ve diğer bütün boyaları ortaya koydum kalın ından inceye dizdim fırça çantasında yanına koydum. Paleti de tam yanlarına koydum. Tuvli yaslayacak bir şey aramaya başladım ve bir sehpa buldum. Onun önüne tuvali koydum, çiçekler de yere koyardım.
Her şey hazırdı bugün moralim çok yüksekti o yüzden eğlencektim.
( Herkes şu an isteigi ve çok eğlendiği bir şarkı açıp onunla hayal etsin benim çok var, peki ya sizinki )
Annem kapıyı çalıp girdi. Elinde bi cam vazonun içinde çiçekler vardı, onun yanına gittim. Çiçekleri aldım ve yere indirip hoşuma giden tarafa çevirdim anneme döndüm.
" Teşekkürler çiçekler için, ben başlayayım." Dedim o da gülümseyerek" yemeğe gel ama aç açına ne yapıcaksın burada" meyve tabağını göstererek " bir kaç meyve yerim resmim biterse inerim zaten." Biraz üzülmüştü resmiyetimden dolayı ama alışmakta kolay değildi açıkçası.
Odadan çıkınca bende hemen oturdum ve resimi yapmaya koyuldum.
Önce kullanacağım boyaları sıpatula yardımı ile palete koydum birbirlerine karıştırdım ve başlamaya hazırdım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bir soluk aldım odaklandım ve ilk fırçayı vurdum.
°°°
Kapı tıklayınca oraya döndüm sinirlenmiştim açıkçası onları uyarmıştım değilmi resim yaparken beni rahatsız etmemelilerdi.
Kapı açılınca içeri Barlas girdi önce biraz şaşırmış olsa gerek çünkü heryerim boya olmuştu yere de biraz boyalı su dökmüş olabilirim ama pek umrumda değildi halının üzerine örtü örtmem iyi olmuştu, bana soğuk bakışları ve sesi ile "annem yinede sormamızı istedi yemeğe gelicekmisin" dedi. Bende sinirle ona baktım. Kendime hakim olmalıydım. Şarkı açmak işe yaramıştı biraz daha iyiydim kendimi kaybetmeden çizimimi bitmişti neredeyse." Gelirim sonra" dedim Barlas a karşı.
Kapıyı kapatıp çıktı, bende resimdeki son dalları bitirmeye çalışıyordum dalı yukardan aşağıya bir şekilde indirdim evet bitmişti. Belim biraz ağrıyordu ama olsun.
Banyoya gidip elimi ve yüzümü yıkadım. Üzerimi değiştirdim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Beyaz geniş bir tişört giydim altıma da gri kısa, geniş bir pijama giydim. Aşağıya indim.
Herkes sofradaydı ve girince bana döndüler.
Kendi yerime oturdum ve öylece etrafı izlemeye başladım.
Ayberk bana bakarak" hani prensesimiz yemeğe gelmiyicekti." Dedi
Ona bakmayarak" sadece annem istedi diye geldim " dedim fısıltı şeklinde. Aniden ağzımdan çıkmıştı o kelime. Kimsenin duymadığından emin olunca endişem gitmişti.
Uykum geldiği için yemek yiyemiyordum. Belimin ağrısıda gittikçe artıyordu.
Annem arkamdan bana sarıldı ve sıktı kendimi ona çevirdim ve bana daha sıkı sarıldı omuzumda ağlıyordu ve beni çok sevdiğini söylüyordu. Sanırım herkes duymuştu ama şaşırdıkları için tepki vermemişlerdi.
Artık dedim şu Sema bı gülsün dedim bı mutlu olsun sonunda anne dedirttim
