Kuşların güzel cıvıltısı ile uyanmıştım üzerimden resmen büyük bir yük kalkmıştı resmen kızın biran orda korkusuna yenilip o adamlari savunucağını düşünmüştüm ama beni çok yanılmıştı, gerçek neyse onu söylemişti.
Ben aklımdaki düşünceler ile gülerken kalkıp banyoya gitmek için haraketlendim daha doğrusu haraketlenmeye çalıştım ancak üzerimde bir ağırlık hissettim.
Ağırlığın sahibine baktığımda içimden Koca bir siktir çektim, şuan Minho belime sarılmış, sarmaş dolaş bir şekilde yatıyordu, aklıma dün yaşananlar gelince elimi sertçe anlıma vurdum.
FLASHBACK
"Bu gece kuru kuru gitmez ben gidip içki almaya gideyim Min-sung sende bana yardıma gelirmisin?"
Min-sung hemen ayağa kalkıp Minho ile benden önce davranıp aşağı kata indiler, bizde Hannah ile konuşmaya başladık. Bir kaç dakika sonra Minho ve Min-sung gelip içkileri getirdiler. Herkes sarhoş olunca da, ben Minho'yu, Hannah'da Min-sung'u alıp odalara dağıldık.
Baya sarhoş olmuştuk Hannahlar odadan çıkmışlardı ama Minho kendini yatağıma atıp benide kolumdan tutup yatağa çekmişti..
FLASHBACK AND
[Buraya kadar Lina yazdı sadece ufak şeyleri düzelttim, gerisi Lina'ya ait.]Yapacağım bir şey olmadığı için Minho'yu dürtmeye başladım.
"Minho, minho uyan hadi. Sabah olmuş, şirkete geç kalacağız!"
"I-ıı!"
"Minho!!! SAAT 1 OLMUŞ KALK GEÇ KALDIK MÜDÜR 40 KERE ARAMIŞ!"Minho dediğimle hızla kafasını kaldırıp elimdeki telefonumu aldı.
"Güzelim neden önceden söylemiyorsun?!?!?"
"Bende yeni baktı-ne?!"
"Yani şey-"
"Dün fazla sarhoştuk ve ne yaptığımı bilmiyordum açıkçası."
"Biliyorum güzelim ama şunu bilki ben gayet memnunum!"
"Ne? MİNHO!"Minho hızla tuvalete kaçıp kapısını kapattı, kapısına birkaç kez vurmama rağmen açmayınca, sinirle ayağımı yere vurup başka bir odadaki banyoya girdim.
Evden çıktıktan sonra aşağı kata indim ve mutfağa girdim, arkamdansa Minho girmişti. Herkes her zamanki yerine oturdu ve kahvaltı etmeye başladık.
Min-Sung eline telefonunu alıp biraz baktıktan sonra bize dönmüstü..
"Bilin bakalım telefonumda ne var!"
"Ne bilelim oğlum biz senin telefonundaki şeyi?"
"A-aa sen daha çok hakimsin olaya!"Min-Sung'un dediğiyle dikkatimi oraya verdim.
"Hadi ama Lina bilmiyormuş gibi davranma!"
"Göster ne göstereceksen!"
"Buyurun!"Telefonunu bize çevirmesi ile yediğim yemek boğazımda kaldı.
[Bu arada müdür Hannah ile konuştu gelmenize gerek yok dedi]
Fotoğrafta Minho ile benim sarılarak uyuduğumuz fotoğraf vardı.
"Min-sung! ver o telefonu!"
"Yioo! Hem bakın ne yapıcam şimdi bekleyin biraz!"Endişe ile Minsung'a odaklanmıştım, sırıtarak birşeyler yapıyordu.
"Hah tamamdır! Şimdi instagram hesabıma girin lütfen!"
Herkes eline telefonunu almış instagrama girmiştik gördüğüm fotoğrafla gözlerim faltaşı gibi açıldı!
@/minminsung__18 *Bir post attı!*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
| THE GAMERS⚠︎
Teen FictionHayallerine ulaşmaya çalışan genç bir kız ve onun her an yanında olacak en iyi arkadaşları, ancak bu birliktelik ne kadar sürecekti - Sonsuza kadar mı? + Sanmam!