Aradan 4 yıl geçmişti, o günden sonra vedalaşıp ayrılmıştık zaten kendi evimiz vardı ancak yurtta kalıyorduk ceo evleri almayacağını söylemişti sadece yurdu ve bir ay sonraki maaşımızı almamıştı..
Şuan Kore'de değildi hep gitmek istediğim yer Japonya'daydım ve Haruto'da burada yaşadığı için onunla sıkı arkadaş olmuştuk, hatta birlikte ev almış ev arkadaşıda olmuştuk. Cok iyi biriydi. Kardeş gibiydik. Hannah ile olduğum gibiydi, ne zaman üzülsem kendimi berbat hissetsem yanımda olurdu [Lina admininiz gibi] espirileri ile gülümsememe neden oluyordu...
Benim hikâyemde böyleydi ha diğerlerini soracak olursanız Minsung ile görüşüyorduk ikinci istediği meslek olan oyun şirketi kurdu ve baya popüler oldu Minho ise o Amerikaya gitti ve bir dahada görüşmedik.. ben ise Haruto'nun oyun şirketindekj menajerliğini yapıyordum. Ben istememiştim ama evde beni merak ettiği için en azından hep beraber oluruz demişti ve bende kabul etmiştim. Bu şekildi hayatımız. Ha birde o gün dövdüğün paparazziye ne oldu derseniz şikâyet etmemişti ama nedenini bilmiyorum..
Çokta sorgulamadım...Salondan gelen ses ile salona girdim..
"Linaaa bak bi."
"Efenim?"
"Asyalı fillerin kulakları daha küçük oluyormuş!"Dediğiyle elimi anlıma vurmuş gülmüştüm. Beni hep böyle önemli birseymiş gibi yanına çağırır böyle şeyler söylerdi..
Bu hikâyede böyle bitti işte, hayallerimi tam yaşamasamda şuan olduğum yerde gayet mutluydum bunun nedeni ise Haruto'ydu...
[FİNAL]
ŞİMDİ OKUDUĞUN
| THE GAMERS⚠︎
Teen FictionHayallerine ulaşmaya çalışan genç bir kız ve onun her an yanında olacak en iyi arkadaşları, ancak bu birliktelik ne kadar sürecekti - Sonsuza kadar mı? + Sanmam!