KUMA?

8.Bölüm

-Sen benim gerçekten kocam mısın?
-Tabi ki başka kimin kocası olmamı bekliyorsun.
-Bilmem Zilan varya hani?
-Zilan benim için sadece değerli bir insan sen ise aşık olduğum kadınsın Evin.
-Ben çok şaşkınım yani böyle güzel şeyler söylemen beni duygulandırdı.
-Duygulanma güzelim sen iste ben sana bunları hep söylerim.
-Sen çok değiştin iyi bakımdan.
-Beni sen değiştirdin hatta senin aşkın desem daha doğru olur.
-Seni seviyorum Berzan.
-Ben de seni seviyorum dediği sıra dudaklarıma yaklaştı. Ben de dudaklarımı ona doğru getiriyordum.
-"Ağh ne oluyor be" diyerek uyanmıştım.
-Kaldırmasam birinin dudaklarına yapışıyordun canım benim rüya da olsa abimi aldatmana izin veremem
-Helin canım benim düşündüğün gibi değil. Yani rüyamda öpmeye çalıştığım kişi erkek değil.
-Ne! Yoksa sen kadınlardan mı hoşlanıyorsun?
-Saçmalama istersen, halis muhlis Türk erkeklerinden hoşlanıyorum ama işte rüyamda annemi gördüm. Çok özlemişim tam yanağından öpecektim ki sen uyandırdın.
-Anladım da sen niye bana açıklama yapıyorsun
-Sen geldin böyle böyle dedin ya
-Sen niye bana takılıyorsun canım deli mi ne? Kalk da hazırlan bizimkiler seni bekliyor yemekte.
-Tamam hemen geliyorum. Resmen deli gibi görünmüştüm gözüne ya. Ben niye şimdi böyle bir rüya gördüm. Hadi böyle bir rüya görüyorsun başrol niye Berzan çıldırmama ramak kalmıştı. Bundan sonra daha mı mesafeli davransam acaba. Aman neyse banane zaten enin sonunda yurtdışına gidecektim.
Geride kalanlar düşünsün. Üzerimi giyinip aşağı indim. Yemek masası dışarıdaydı temiz hava hepimize iyi gelirdi en azından beyinlerine oksijen giderdi. Masaya uğramadan bir mutfağa geçip kendime limonata alacaktım ama Zilan önümü kesti.
-Evet yine ne istiyorsunuz Zilan hanım.
-Benim ne istediğim bence gayet açık ama sen anlamamakta ısrar ediyorsun.
-Anlat da anlayalım.
-Bak Evin anlıyorum bu eve zorla getirildin. Kötü bir durum ama benim kocamdan uzak dur.
-Benim kocam derken anlayamadım çünkü karnımda tam olarak senin kocanın bebeği var.
-Baştan da söylediğim gibi karnındaki çocuk Berzan için pek bir şey ifade etmiyor.
-Ama edebilir değil mi? Senin şuan ki korkun tam olarak bundan ibaret.
-İnan bana ben hiçbir şeyden korkmam bu adam bana boşuna aşık olmadı anladın mı? Benden o kadar kolay vazgeçmez ama olurda senin saçma sapan etkenlerin onun aklını karıştırırsa o zaman devreye ben girerim haberin olsun.
-Tesadüf şu ki ben de tam olarak bunu planlıyordum.
-Anlamadım?
-Diyorum ki Berzanı kendime öyle bir aşık edeceğim ki gözü benden başkasını görmeyecek.
-Asla böyle bir şey olmaz ben hayatta olduğum sürece sen hep dış kapının dış mandalı olacaksın.
-Zilan bence o masal dünyandan kafanı az kaldır çünkü hayat küçümsenemeyecek kadar gerçek. Ve sen şuan kendi masalının mutlu sonla biteceğine inanan saf bir figürandan başkası değilsin.
-Bu evden giderken sana bu cümlelerini tek tek hatırlatacağım unutma tamam mı? Dedi ve bahçeye çıktı. Sırf şu Zilana inat bile Berzanı kendime bağlayabilirdim. Ay haspama bak sanki ben bu evde isteyerek kalıyordum. Sen bir de kayınbabanla kayınvalidene de söylesene bu cümleleri. Yemez ama. Neyse ona takıldım limonata almayı unuttum. İçeceğimi alıp masaya geçtim.
-Kızım artık daha çok zorlanıyor gibisin
-Yok annecim iyiyim ben hatta şey benim bir ricam olacak.
-Evet?
-Baba ben şirkette çalışmak isterim yani böyle boş durmaktansa şirkete bir yararım dokunur. Amacım tabiki Zilanı sinir etmekti. Berzanın yanında olmam onu bir hayli sinirlendirirdi.
-Yani normalde kabul ederim ama kızım senin çalışabileceğin bir pozisyon yok.
-Baba ben lisede  Bilgisayar okudum yani baya sadece o dersi aldım. Yani bilgisayar ile ilgili her konuda yardımcı olabilirim.
-Aslında geçen bir siber saldırı oldu yardımcı olabilir misin acaba?
-Uzmanlık alanım.
-Tamam yemekten sonra çalışma odama gel kızım olur mu?
-Tamam baba. Yüzüme ben kazandım ifadesini takındıktan sonra yemeğime devam ettim. Ama Zilan ve Berzanın bakışlarını üzerimde hissedebiliyordum. Bunu anlamak için medyum olmaya gerek yoktu.
Yemeğimi yedikten sonra çalışma odasına doğru ilerlemeye başladım. O sıra biri kolumu kendine çekti.
-Efendim Berzan.
-Amacın ne?
-Çalışmak evde sıkılıyorum kendime akitivite bulmaya çalışıyorum.
-Şirket çocuk oyuncağı değil ama biliyorsun değil mi?
-Ben de bilgisayar işletmenliği çocuk oyuncağı olsun diye okumadım. Mesleğimi icra etmek istiyorum sadece buna da karışma be Berzan.
-Tamam siber saldırının kimden geldiğini çözersen şirkette çalışırsın ama bulamazsan asla şirkete adımını atamazsın.
-Kabul ediyorum. İkimiz beraber içeri girdik.
-Gel kızım sorunu çözersen bizi büyük bir beladan kurtarırsın. Bilgisayarın başına oturup bana 10 dakika vermelerini söyledim. Ama gerçekten saldırıyı yapan kişi baya yetenekliymiş.
-Evin bence çok zorlama olur mu? Zaten kolay bişey olsa herkes çözerdi.
-Bence kimin yaptığı buldum.
-Ne gerçekten mi?
-Evet baba........IP adresi.
-Yani bu sayılarla mı buldun kişiyi.
- Birazdan bulacağım dur bekle bu IP adresi nereye kayıtlı bakalım.
-Hadi kızım güveniyoruz sana. Kafanı kaldırdığımda Berzan bile bana kilitlenmişti en azından artık inanıyordu.
-Hanzade holdingin bilgisayarından  hacklenmişiz. Tanımıyor musunuz?
-Şaka mı yapıyorsun kızım iyice bak emin olduktan sonra söyle.
-Eminim baba bu işte ne kadar profesyonel olduğumu söylediğimi hatırlıyorum.
-O zaman şirkette bizi bir savaş bekliyor.
-Neden düşmanınız falan mı?
-Hem de nasıl düşman başında ki adam babamın sevdiği kadını elinden almış bir de yetmezmiş gibi evlenmişler. Holdingi şimdi Murat Hanzade ve oğlu Demir Hanzade yönetiyor.
-Anladığım kadarıyla Mardinli değiller.
-Biraz öyle.
-Ne olacak şimdi?
-Yani Hanzade Holding bir savaş başlattı aslında bakarsan. Ve sen olmasaydın karşımızda kim olduğunu dahi bilemeycektik teşekkür ederim.
-Yani işe alındım değil mi?
-Alındın tabi ki. Krizi fırsata çevirmiştim aferin bana. Salona geçip televizyonu açtım.
-Sinirlerimi bozmak için hayatını adamış gibisin.
-İnan bana senin sinirlerini bozmak için çok fazla çaba sarf etmiyorum. Kocanın yanında olmam bile seni bir hayli çıldırtıyor.
-Senle muhatap olmayacağım deyip yukarı çıktı. Herkes değişik bu evde ya istedikleri cevapları alamayınca defolup gidiyorlar.