Zaman her şeyin ilacıdır derler. Gerçekten böyle midir? Yoksa beklemekten başka çaresi olmayanların bir avuntusu mu? İmparatoriçe Evdokya da biraz bekleseydi. her şeyi zamana bıraksaydı olaylar daha farklı gelişir miydi acaba? İrene zamanla yaşanan her kötülüğü unutur ve Evdokya ile çok yakın olur muydu? İki imparatoriçe karşı karşıya değil de yan yana hareket edebilirler miydi? Bizans sarayını değdiği her yeri yakıp kül eden iktidar ateşi yerine mutluluk sarabilir miydi?
Bunu hiçbir zaman bilemeyeceğiz. Çünkü imparatoriçe Evdokya beklemek, olayları akışına bırakmak istemedi. İktidar, taht gözünü öylesine kör etmişti ki, tüm bedenini ve ruhunu öylesine büyük bir iktidar ateşi kaplamıştı ki durmak bilmiyordu. Kendinden başka güçlü bir karakter asla istemiyordu. Bu yüzden derhal İrene'den kurtulmalıyım diye düşündü ve belki de hayatının hatasını yaptı.
Evdokya- Her şey hazır değil mi Stavraikos? Bu sefer de bir aksilik olur ve planım başarız olursa elimden çekeceğin var.
Stavraikos- Asla, hiç bir hata olmayacak majesteleri. İmparatoriçe İrene saçlarını yıkamak için banyoya girdiğinde saçlarına sürdüğü sabun değil bir alev topu olacak. Zehir aniden derisinin içine işleyecek ve saçlarının dipleri cayır cayır yanmaya başlayacak. O acıyla aniden hareket etmeye kalktığında ise karnındakinden kurtulmuş olacağız. Bu onun için ölmekten daha beter bir son olacak. Çünkü kendi gölgesinden bile sakındığı bebeği "pufff" uçup gidecek.
Evdokya- Hahaha, sen ve senin şu benzetmelerin Stavraikos. Alemsin valla. Planımız başarıya ulaştığında o bebeğini kaybetmiş olacak. biz de önümüzdeki engellerden birini daha ortadan kaldırmış olacağız. Ee ne de olsa engelin küçüğü büyüğü olmazmış. Bugün küçük deriz yarın büyür bizi ortadan kaldırmaya kalkar.
Evdokya'nın planı başarılı başlamıştı. İmparatoriçe İrene banyoya girdiğinde saçını yıkarken sürdüğü sabun bir kaç dakika içinde etkisini gösterdi ve derisi yanmaya başaldı. O anki acısı öyle şiddetliydi kafasını sökse belki de ancak acıdan kurtulup rahatlayabilirdi. Çığlıklarını duymayan kalmadı haykırdı, bağırdı...
Sesleri duyan yardımcılar derhal doktoru çağırdılar. Doktor gerekli kontorlleri yaptı ve " iyi olacaklar inşallah imparatoriçemiz. Saçlarında dökülmeler olabilir ama üzülmeyin vereceğim merhemler sayesinde dökülenler daha gür çıkcaktır."
İrene- Peki ya bebeğim? O nasıl?
Doktor- Yüce İsa sizin yanınızda imparatoriçem. Bebek gayet iyi. Eğer o anki acı ile panikleyip ani hareketlerde bulunsaydınız düşürebilirdiniz. Lakin siz acıya rahmen bebeğiniz için yerinizden kımıldamadınız.
İrene- Oh! şükürler olsun. Anlayamıyorum doktor her zaman kullandığım bir şey ama böyle bir etkide nasıl bulundu?
Doktor- Araştrdığımızda içinde farklı bir madde bulduk efendim. Ne olduğunu araştırıyor ama sizin bu durumunuzla o maddenin ilişkisi olabilir. Ben şimdi gidip sizin için gerekli olan kremleri hazırlayayım.
İrene- Teşekkürler doktor.
Lena- İyi misiniz imparatoriçem? Öyle korktum ki bir şey olcak size diye.
İrene- Bende Lena bebeğim zarar görecek diye öldüm öldüm dirildim. Bu arada Leon ve İmparator Konstantin sarayda değiller mi? Neden kimse ziyaretime gelmiyor?
Lena- İmparator Konstantin birkaç gün sarayda olmayacaklar. Oğlu Nikeferos ile birlikte gitmişler. Efendi Leon da kısa süreliğine dışarı çıkmış gelir gelmez durumunuzdan haberdar edeceğiz efendim siz meraklanmayın.
İrene- Madem bilmiyorlar. bırak bilmesinler şimdi iyiyim nasıl olsa boşuna endişe yaratmak istemem.
Lena- Ama nasıl olur?
İrene- Sen ne diyorsam onu yap Lena. Leon geldiğinde hemen haberim olsun yanına gideceğim.
Lena- Anlamadım şimdi ben hem haberi olmasın diyorsunuz hem de yanına gitmekten bahsediyorsunuz?
İrene- Başıma gelenleri anlatmak için değil Lena memleketim Atina'ya gitmek istiyorum imparator Konstantin sarayda olmadığına göre Leon'u haberdar edip öyle yola çıkmam lazım.
Lena- Daha yeni büyük bir olay atlattınız hemen yolculuğa çıkmak iyi gelmeyebilir. Bence bu yolculuğu biraz ertlemelisiniz.
İrene- Olmaz Lena. Ertelediğim her an benim aleyhimedir. Bir an evvel gidip aklımdakileri gerçekleştirmem lazım. Biri artık Evdokya'ya dur demeli.
Lena- Ondan mı şüpheleniyorsunuz?
İrene- Hahahah, düldürme beni Lena. Şüphe mi? Yüz de yüz eminim bu olayın ardında da o var. Benden öyle kolay kurtulamayacağını anlayınca bebeğimden kurtulmayı denedi ama başaramadı. Ben onun yerinde olsaydım ne yapar eder başarırdım Lena. Çünkü artık bir kez daha denemeye cürret edemeyecek. Ondan öyle bir intikam alacağım ki oyun nasıl oynanırmış, can nasıl alınırmış öğrenecek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İktidar Ateşi
Historical FictionBen İren, kulak verin bana, kulak ver ey dünya, boyun eğdirdim isli güllere, dağ rüzgarlarına. Fırtına ve kasırgalara diz çöktürdüm. Boşuğa, gizlice çarpan günışığına cesaretimi miras bıraktım ölümümle. Boyun eğdirdim saraya ve orduya. Çöktü artık s...