kid.|| levi ackerman.

2•

"Siz benim kim olduğumu biliyor musunuz?! Görürsünüz hepinize göstereceğim gününüzü!"

Levi, kaşlarını hafifçe kaldırıp sorgu odasındaki adama baktı.
"Merdivenden düştü mü demem gerekiyor?"
-bilmeyenler için merdiven düştü polisin dövmesi anlamına geliyor-

Adam, karşısındaki soğuk Levi'yı görünce istemeden de olda ürpermişti.
"Tatlı yollarla anlaşabiliriz..."

"Ben de öyle düşünüyordum."
Belini masaya dayadı.
"Ee, ne zaman öldürmeyi aklına koydun?"

"Ne?"

"Önceden de aklında var mıydı yoksa bir ânlık mı gelişti?"

"Hayır!"

"Aldattığı için mi sinirlendin yoksa?" Kaşlarını hafifçe çattı." Belki başka birisiyle kadını paylaşmak hoşuna gitmemiştir ha?"

"BOŞANMAK İSTEDİĞİ İÇİN YAPTIM!" Diye bağırdı en sonunda adam, ağlamaya başlamıştı."ONA DELİ GİBİ AŞIK OLDUĞUMU BİLDİĞİ HÂLDE BENDEN BOŞANMAK İSTEDİĞİ İÇİN ONU ÖLDÜRDÜM! AMA BİLEREK DEĞİLDİ, GÖZÜM DÖNMÜŞTÜ!"

Levi, başını hızlıca masaya geçirip kaldırdı.
Burnundan oluk oluk kan akan adam, birden yüksek sesle acıyla inlemişti.
"BUNU HAK ETTİĞİMİ BİLİYORUM! AMA SEN BENİ ANLAYAMAZSIN! SEVDİĞİN KADİNİN BASKASİYLA BERABER OLMASİ NASİL BİR ŞEY BİLEMEZSİN!"

"Kadın daha evvel senin için uzaklaştırma kararı çıkarmış, sen daha hangi hakla konuşuyorsun s*ktiğimin herifi?!"

"Kim sevdiği insandan uzak durabilir ki!"

"Bak hâla konuşuyor!" Sert bir tokat atmıştı." Cinayetin izahımı olur?! İnsan sevdiği insanı da öldüremez, adi herif! Utanmadan o iğrenç ağzınla nasıl sevgiden bahsediyorsun!"

"Levi, bu kadar yeter." Dedi Erwin, gözlerini yapma dercesine hafifçe açarak.
"Peki nasıl öldürdün onu?"

Adam, tekrar ağlamaya başlamıştı.
"Önce dövmüştüm, her yeri morarana kadar vurdum ona! Daha sonra banyoya, kaynar suya soktum!"
Hıçkırmıştı.
"Kulağım kundaktaki bebeciğimizi bile duymadı, sadece çok gözüm dönmüştü!"

Levi, dişini sıkmıştı.
"Başlarım gözüne de sözüne de, devam etsene köpek!"

"Çığlık atıyordu, en son..." yutkundu." En son...boğuldu."

"Ve sen... evet, devam et dinliyorum, tekrar dövmem mi gerekiyor pilin çalışsın diye?"

"Levi, anlatıyor zaten adam." Demişti Erwin, gayet iyi biliyordu asıl sinirinin neden olduğunu.
Daha öncelerinde de sorguda şiddet kullanırdı Levi, ancak kendisinin bunlardan birini Paislee'ye yaptığını düşününce...muhtemelen kendi canına da kıyardı.
Bir de sevgiden bahsediyordu? Eski bile olsa eşinin gözünden akan bir damla gözyaşın kendisinin sebep olduğunu bilse gece rahat uyuyamayan biriydi, nasıl insanlar sevgiyi bu kadar basitleştirirdi?

"Üzerine benzin döktüm...onu yaktım."

Levi, sakinliğini korumaya çalıştı.
"Cesedi n'aptın? Yani yaktıktan sonrasından bahsediyorum?"

"İstediğim gibi ondan kurtulamayınca, çukur açıp gömdüm ve üstüne beton döktüm."

"ULAN ŞEREFSİZ ÇOCUĞUNUN ANNESİNE BUNU YAPARKEN NASIL RAHAT ETTİN?!"

Adam, susup ağlıyordu öylece.

"Sen çık istersen," dedi Erwin, Levi'ın omzunu tutarak." Zaten istediğimiz bilgilerin hepsini aldık, ben birazdan yeri de öğrenir bir ekip gönderirim. Fazlaca yoruldun. Son zamanlarda da iyi değilsin."