1

406 30 2
                                    

Deri ceketinin fermuarını hızlıca çekerek kapıdan ışık hızıyla çıktı. Elinde hala sarjı tam dolmamış telefonu ve her şeyi karmakarışık teptiği çantası vardı. Elinde olmadan alt dudağını sarkıttı; cüzdanını kapının girişindeki şifonyerde unutmuştu. Geri dönüp hızlıca kapıyı açtı ve ayakkabılarını çıkartmadan dizleri üzerine çökerek emekledi. Şifonyerden cüzdanını alıp aynı hızda kapıdan dışarıya çıktı.

Apartmanın ağır kapısı gürültüyle kapanırken karşı apartmanın balkonunda ona bakan kadına hızlı bir bakış attı. Kadın kafasını çevirdi. Bayır aşağı olabildiğince hızlı ilerlemeye çalışırken ayaklarının altında kayıp giden çamurlaşmış toprağa göz gezdirdi. Evinin olduğu mahalle haftalardır bu durumdaydı. Şehrin her köşesinde periyodlarla devam eden altyapı çalışması onun mahallesine de uğramıştı. Mahalleli durumdan oldukça şikayetçiydi fakat ne çalışmalar bitiyor ne de hızlanıyordu... Asfalt yola çıktığında dolgu topuk siyah deri ayakkabılarını asfalta sürttü ve biraz olsun çamurdan arınmaya çalıştı. Ne yazık ki başarılı olamamıştı. Otobüse binmek için yürüdüğü üç dakikalık yol boyunca çantasında ıslak mendil aramıştı. Bineceği otobüs yaklaştığında duraksadı ve otobüse durması için el etti. Otobüse binmeliydi yoksa bu kötü havada en az on dakika daha otobüs beklemek zorunda kalabilirdi. Otobüse bindi ama o bilindik romantik komedilerdeki güzel kız gibi bir köşeye geçip kafasını cama yaslamadı. Otobüs ağzına dek doluydu. Elinde sıkı sıkı tuttuğu telefonuyla en arkaya ilerledi. Bir köşeye yaslanıp soğuk demire tutundu. Rutin günlerinden biri başlamıştı ve daha şimdiden sıkıcıydı.

Tıpkı yazar anlatımıyla anlattığım bu içi anlamsızca doldurulmuş satırlar gibi.

Alt tarafı okula gidiyordum son 14 senedir yaptığım gibi... Sadece, bu sefer biraz daha sinirliydim. Regl hallerimden mi bilmiyorum. İnsanlara onlardan tiksinirmişcesine bakıyordum. Bunu farkında olmak ne yazık ki değiştirmemi kolaylaştırmıyordu.

Ama belki de onu tanıyacağımı bilsem o gün, o kadar sinirli olmazdım. Hatta belki çamuru eze eze geçmek yerine yolumu uzatacak bile olsa üst sokaktan binerdim okula giden otobüse. Eh işin ucunda o vardı. Gerekirse otobüsü ben kaldırırdım.

#KalbiDengem

Derdimin ÇiçeğiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin