[8]

70 13 5
                                        

"Patlama geldim! Aa Yoongi, senin ne işin var burada? "

Jimin karşısında patronunu(!) görünce şaşırmıştı.

"Selam Jimin, Hoseok evde mi? "

"Evde de şuan uyuyor. Uyandırmamı ister misin? "

"Hayır hayır, ben hasta olduğunu duydum. Ziyarete gelmiştim, içeri geçebilir miyim? "

"Gel tabii. Şey benim acelem var, çıkmam gerekiyor sonra görüşürüz!"

Yoongi Jimin'in bu tuhaf hallerine karşı şüphelense de omuz silkmekle yetindi. Elindeki çiçek buketini salonda gördüğü masanın üzerine bırakıp odaları dolaşmaya başladı. Ev yeterince küçük olduğundan Hoseok'un odasını bulması zor olmamıştı.

Arkası dönük uyuyan Hoseok'a bakıp ne yapsam diye düşünürken hem vakit geçer diye mutfağa gitmeye karar verdi.

***

Hoseok esneyerek yavaşca yattığı yerden doğruldu. Güneş neredeyse batmak üzereydi. Ne kadar çok uyumuştu öyle? Bir iki saat uyurum diyerek yatmıştı ancak daha fazla olduğu kararmaya başlayan havadan belli oluyordu. Jimin de işe gitmiş olmalıydı. Dans kursuna da iki gündür gitmediğinden evde tek başına canı çok sıkılıyordu.

Sonra yapacak bir şeyler düşünürüm diyerek uyuşukça banyoya adımladı.

Vakit bol diye uzun bir duşun ardından eline geçen ilk kıyafetleri üzerine geçirmeye başladı. Tam tişörtünü giyerken içeriden gelen bir şeyin düşme sesliyle donup kaldı.

Jimin işte değil miydi? Kimdi o zaman içerdeki? Tanrım! Hırsız!

Hoseok odanın içine göz gezdirip eline ne alabileceğini düşündü.

Şuan Jimin'in içip, geri dönüşüme atmayıp,evde bir yerlere attığı içki şişleri hayatını kurtarabilirdi.

Hoseok bir süre onları aradı fakat yoktu. Ne diye Jimin'e kızıp onları geri dönüşüme attırdı ki!

Hoseok kendine kızarken arkasını döndüğünde Jimin'in değer verdiği ama aslında çok değersiz olan çakma vazoyu eline aldı.

Hoseok korkuyla kapıyı açtı. Korku dolu adımlarla sesin olduğu tarafa doğru gitti.

Sesin geldiği yer mutfaktı. Hemen mutfak kapısının yanına geldi. Ama içeriye bakmaya cesaret edemiyordu.  Ama girmek zorundaydı.

Hoseok mutfağın içine doğru girdiğinde arkası dönük beden görüş açısına girmişti.

Hiç düşünmeden kim olduğuna bakmadan vazoyu karşısındaki bedenin kafasında kırdı.

Hoseok daha önce karıncaya bile zarar vermeyen bir insanken şimdi evine giren hırsızın(!) Kafasında vazo kırmıştı.

Hoseok kim olduğuna bakmak için yere yığılan bedeni yavaşça kendine doğru çevirdi.

Gördüğü yüzle adeta dili tutulmuştu.



Gördüğü yüzle adeta dili tutulmuştu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
CAFÈ •SOPE•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin