2🍀

7 1 0
                                    

Terzicilikle ilgili eğitimini aldıktan sorna eve geri dönmek için yürürken bir yandan da derste aklına gelen ilham verici çizimleri unutmadan hızlıca çizmeye çalıştı. Öğretmeni onu dinlemediği ve çizim yapmaya devam ettiği için onu azarlamıştı. Haklıydı da diğer şeyler ne kadar önemliyse başarılı olması için bu sözlü dersler de kültürü ve geleceği için o kadar önemliydi. Ne kadar tanınmış biri olmak istese de zekası veya sabrı derse odaklanmasını imkansız hale getiriyordu. Doğrusu zaten gereksiz de buluyordu bu dersleri, hemencecik canı da sıkılıyordu. En sevdiği dersler uygulamalı olanlardı. Mustafa öğretmenin uygulama derslerini çok seviyordu. Mustafa öğretmen de en çok gülsümün tarzını ilgi çekici buluyor ve gülsüme umut verici sözler işittiriyordu. - Bazen çok sabırsız olduğunu da söylüyordu tabi ama gülsüm bu gibi şeyleri pek fazla hafızasında tutmazdi. - Gülsüm de bu iltifatları duyduğu zaman zaten her saniye hayal dünyasında olan zihniyle mutluluktan uçup gidiyordu.

Karmakarışık cizimlerini yürürken bir türlü tamamlayamadı. Unutmuştu da zaten yarıdan fazla fikirini sinirlenerek sayfayı karaladı ve eşyaların çantaya sıkıştırdı. Yerdeki taşa vurmak isterken yanliskla ayak ucunu zemine kaptırdı ve dengesini kaybedip az kalsın düşecek gibi oldu. Komik bir durum olması dışında hiçbir sorun yoktu düşmedi. Kimsenin görmemiş olmasını umarak sakince yürümeye devam etti. Utancından daha çok sinirlendi. Sinir başına vurup baş ağrısı yaparken biri omzuna atladı. Ilk baş boğuluyorum sanıp savunmaya geçen Gülsüm en yakın arkadaşı neşenin çığlık atıp yere düşmesiyle şaşkına döndü.

-MANYAK MISIN BE!
-Afedersin, afedersin!

Gülsüm hemen neşeyi yerden kaldırıp üstünü silkelemesine yardımcı oldu.

-Az kalsın yere kafamı vurup gencecik yaşımda ölecektim senin yüzünden.
-Üstüme atlayan sendin.
-Sadece çığlık atabilirdin bu kadar kaba saba şeyleri hem neden öğrendin.
-Ne yapabilirim her yerde bir olay oluyor kendimi koruyorum.
-Of aman tamam. Bunaltma insanı hemen lütfen.

Neşenin gülsüme anlatacak bir sürü yeni macerası vardı. Tüm arkadaşları ile birlikte tatile gitmişlerdi. Gülsümü de çağırmışlardı ancak Gülsüm parası olmadığını söylemek yerine gelmek istemediğini söyledi. Parası olmadığını söylese neşenin önemsiz gibi onun yerine o parayı hemen vereceğinden şüphesi yoktu. Hem zaten o kadar da gitmek istemiyordu. Neşe dışında diğerleriyle o kadar yakın değillerdi. Hepsi neşeyle aynı maddi durumdaki insanlardı Gülsüm onlarla konuşacak ortak bir konu bulmaktan zorlanıyordu. Bazen o kadar mutsuz hissediyordu ki yanlarında, eve vardığında ruhu yorgun düşüyordu. Hatta bazıları ile birbirlerine neredeyse nefret duyuyorlardı. Neşenin neden gülsümle arkadaş olduğunu anlamadıklarını bile söylemişlerdi yanlarında ancak Gülsüm çok fazla aldırış etmedi. Kavga etse neşenin üzüleceğini bildiği için sustu. Neşe hepsiyle de anlaşıyordu, zaten herkesle anlaşırdı o herkesle arkadaş olmak isterdi. - olurdu da-

Neşe tüm olanları heyecanla anlatırken Gülsüm bazen dinliyor gibi yapıyor bazen de gerçekten heyecan verici buluyor ve birlikte gülüyordu.
-Ah söylemeyi unuttum bu akşam hep birlikte kafede bulusucaz. Canlı muzik gecesi var gelirsin değil mi? Yeni arkadaşlarımla tanışmanı istiyorum.
-Şey aslında bir sürü işim var dükkanı hâlâ tam toparlayamadım. Anneme de bir uğramam lazım yapılacak bir şeyler var mı diye. Ha bir de yazılı sınavım var ona çalışmam lazım.
Neşenin yüzü düştü. Yürümesi yavaşladı.
- Gelmek istemediğin için yalan söylemene gerek yok.
Gülsümün de yürümesi yavaşladı yere bakarak yürümeye devam etti. Ayakları yere sürttüğü için ses çıkmaya başladı.
-Bak gerçekten seni zorlamak istemiyorum Gülsüm ama gerçekten sence de artık biraz insanlarla konuşup sohbet etmen gerekmiyor mu? Bütün gün dükkanında durup o karanlık odada oturup duruyorsun. Ondan önce de evden çıkmıyordun. Gençliğini yaşa biraz.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 26, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

EfulimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin