𝓢𝓪𝓾𝓭𝓪𝓭𝓮

10 2 0
                                    

Duyduklarımla şok olmuştum . Louis neden bana öfkeyle bakıyor anlamıyordum.Ama az önce olanlardan sonra hiçbir şey mutluluğumu bozamazdı. Louis ve İris ilk dans için yerlerini aldılar. Belki de bu bencilceydi ama onu kıskanmıştım . Her şeyi beraber yapardık ama bir daha eskisi gibi olmaycaktık. Ben Jackson'la mutlu olacaktım onun ömrünün sonuna kadar yalnız kalıp benimle ilgilenmesini isteyemezdim . Dans başladığında bende Jackson'la dans etmeye başladım. Jackson 'la gözlerimiz kenetlendiği an kalbim yerinden çıkacakmış gibi atmaya başladı. Gözleri o kadar güzeldi ki yeşil gözlerinin içinde düşlere dalabilir , saatlerce bakabilirdim. Normalde balodaki ilk dansta küçüklüğümüzden beri Louis'le dans ederdik. O şimdi İrina ile bense Jackson'laydım. Bu her yıl bizi hayranlıkla izleyen soylular için de çok yeni bir durumdu ki heyecanla Louis ve İrina'yı izliyorlardı.

Danstan Yirmi Dakika Önce

Louis

İris gelmeden biraz hava almak istiyordum.Bu yüzden odamın balkonuna çıktım. Üstümdeki yoğun baskı beni çok bunaltmıştı.Gördüğüm kadarıyla İris iyi biriydi ancak ben onun eşim olmasını istemiyordum. Yıldızları izlemeye ve Alina 'yı düşünmeye başladım. Tam o sırada bahçeden sesler gelmeye başladı . Sese doğru baktığımda gördüklerime inanamadım Alina ve Jackson birlikteydi .Alina Jackson 'ı seviyordu. İster istemez gözlerimden yaşlar akmaya başladı .O an bağırmak , birşeyleri parçalamak istiyordum. Az önce gördüklerim ,kalbimdeki bu ağrı cehennemde yanıyormuşum gibi hissetmeme sebep oldu. Sinirimden ne yaptığımı bilmiyordum sanki , İris'in yanına gittim .İkimizde birbirirmize hiçbir şey hissetmiyorduk ama bir anda ağzımdan ailelerimizinde uygun gördüğü gibi prensesim benim kraliçem olur musunuz cümlesi çıkı verdi .O da bunu kabul etti ve balo salonuna giriş yaptık. Girdiğim gibi bu durumu duyurmak için balkona çıktım. Alina da oradaydı ama o an ona karşı hissettiğim tek şey öfke ve yarım kalmışlıktı .

Alina

Dans bittiğinde tebrik etmek için Louis'in yanına gittim. Bakışlarında aynı öfke vardı. Neler olduğunu anlamamıştım. Tam tebrik ettiğimi söyleycektim ki işi olduğunu ve müstakbel eşiyle ilgilenmesi gerektiğini söyledi. Anlamıyordum çok tuhaf davranıyordu. Gitmesine izin vermedim ve neler olduğunu yarın benimle saraya dönüp dönmeyeceğini sordum. Bir daha gelmeyeceğini ben ve Jackson 'ı tebrik ettiğini söyleyip gitti. O an tek yapmak istediğim ağlamaktı. Jackson 'a haber bile vermeden koşarak balo salonunu terk ettim . Arabaya bindim ve at arabasını süren kişiye Jackson 'ı alması için geri dönmesini tembihledim. Saraya döner dönmez Louis'le zaman geçirdiğimiz kulübeye gittim. Göz yaşlarıma engel olamıyordum.Neden bana böyle davranıyordu,Jackson ve beni nereden biliyordu ,hiçbir şey yapmamıştım. Olanları anlamaya çalışırken uyuya kaldım.

Louis

Gece dört sularında Alina' nın sarayından askerler geldi .Onu her yerde aradıklarını ama bulamadıklarını ,kraliçenin saraya hiç dönmediğini söylediler .Askerlerin başında da Jackson denen o herif vardı. Sevgilsinin kaybolmasına karşılık hiçte endişeli durmuyordu. Jackson yanıma geldi ve tüm bu olanlar için beni suçlamaya bağırmaya başladı .Benimle konuştuktan sonra bunların olduğunu Alina' nın kayıp olmasının benim suçum olduğunu söylemeye başladı. Askerler onu üstümden aldı .Onu zindana da atabilirlerdi ama buna izin vermedim ve gerek olmadığını söyledim . Alina 'nın nerede olduğunu düşünürken aklıma küçükken bulduğumuz kulübe geldi. İris yanıma gelip neler olduğunu sordu. Bende şuan sorularıyla uğraşıp vakit kaybedemiyceğimi söyleyip atıma atladım ve kulübeye doğru yola çıktım.Bu süreçte askerlerde Alina 'yı aramaya devam edeceklerdi.

Kulübeye vardığımda hava aydınlanmaya başlamıştı. İçeride yanan mumun ışığı cama vuruyordu.İçeri girdiğimde Alina 'yı yıpranmış mindelerin üstünde uyuya kalmış şekilde buldum. Onu kaybetme düşüncesi beni her ne kadar korkutsa da öfkeme engel olamıyordum. Bi yandan o kadar tatlı uyuyordu ki onu öpmek ve yanına yatmak o iki küçük çocuk olmak istiyor bir yandan da gerçeklerle yüzleşmem gerektiğini biliyordum. Artık müstakbel bir eşim vardı ve Alina' da beni sevmiyordu. İkimiz içinde en iyisi sanırım aramıza biraz mesafe koymaktı . Uyanması için tahta kapının kenarına vurdum. Bir anda irkilerek yerinden sıçradı ancak beni görünce rahatladığını gözlerinden anlayabilecek kadar onu iyi tanıyordum. Resmi ve sert bir ses tonuyla sizi saray götürmem gerek herkes sizi çok merak etti özellikle de sevgiliniz dedim. Ayağa kalktı ve bana yaklaştı. Gözleri yaşla dolmuştu. Elini nazikçe yüzümde gezdirdi , bense bir buz kadar donuk ve serttim. Geri çekildim ve az önce söylediklerimi tekrar ettim. Yani herkes beni merak etti ama sen etmedin öyleyse beni neden aramak için çaba gösterdin , bu mesafe neden dedi yıpranmış ve soluk bir sesle. Sana söz verdiğim için seni aradım özel bir sebepten değil ve sana en başından beri davranmam gerektiği gibi davranıyorum ; Alina artık bu kulübede oynayan iki çocuk değiliz . Ben evleniyorum ve seninde kendine müstakbel bir eş seçtiğini görüyorum böylesi ikimiz için de çok daha iyi dedim. Gözlerinden yaşlar süzülürken titreyen bir sesle hep yanımda olacağına ve beni asla bırakmayacağına da söz vermiştin , görüyorum ki o kadar da sözünde duran biri değilsin. Boğazını temizledi, göz yaşlarını sildi , öyleyse görevinizi yerine getirin ve beni saraya götürün dedi.

İki Gün Sonra

Alina

Kendimi en son bu kadar yalnız ve boşlukta hissettiğimde ailemi sonsuz kadar kaybetmiştim. Şimdi onların yerine koyduğum kişiyi de kaybetmiştim. Aramızdaki ilişki sanırım artık sadece diplomasiden ibaretti ve bunu isteyen kişi de sadece Louis 'di. Beni sonsuza kadar bu boşluk hissine mahkum etmişti. Bunların hiçbiri adil değildi. İki gündür dinlenme bahanesiyle odamdan çıkmıyordum. Ne Jackson 'la ne de bir başkasıyla konuşmuştum . Yemeği bırak doğru düzgün su bile içmemiştim . Onu en son kulübe de görmüştüm . Bi görüşürüz bile demeden beni bu acı ve karanlıkla bırakıp gitmişti. Daha fazla tembellik edip
ağlayamazım durumu kabullenmem ve işlerin başına geri dönmem gerekiyordu .

Louis

Ona bu şekilde davranırken çektiğim acı tarif edilemezdi ancak onu unutmak için en iyi seçenek buymuş gibi geliyordu. Doğru olanı yaptığımı düşünüyordum , ancak daha hayatın çok başındaydım ve neler olabileceği hakkında tek bir fikrim dahi yoktu .

𝑬𝒔𝒌𝒊𝒅𝒆𝒏 𝒐𝒍𝒔𝒂 𝒃𝒊𝒓𝒍𝒊𝒌𝒕𝒆 𝒐𝒍𝒎𝒂𝒅𝒂𝒏 𝒚𝒂ş𝒂𝒚𝒂𝒎𝒂𝒚𝒂𝒄𝒂𝒌 𝒊𝒌𝒊 𝒌𝒖̈ç𝒖̈𝒌 ç𝒐𝒄𝒖𝒌 𝒂𝒓𝒕ı𝒌 𝒃𝒖̈𝒚𝒖̈𝒎𝒖̈ş 𝒗𝒆 𝒃𝒊𝒓𝒆𝒓 𝒚𝒂𝒃𝒂𝒏𝒄ı 𝒐𝒍𝒎𝒂 𝒚𝒐𝒍𝒖𝒏𝒅𝒂 𝒊𝒍𝒆𝒓𝒍𝒆𝒎𝒆𝒚𝒆 𝒃𝒂ş𝒍𝒂𝒎ış𝒍𝒂𝒓𝒅ı .

YankıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin