🔥

8 2 0
                                    

Dersten sonra herkese parka gelmesini söylediğim için hep birlikte parkta Helios'u beklemeye başladık. Bu sırada da diğerleriyle tanışma fırsatımız oldu.
"Ben Mariel. Ateş elementiyim."
"Ben Damona. Su elementiyim."

Damona çok güzel bir kız. Gerçekten bir su gibi duru. Masmavi gözleri büyüleyici. Çok hoş bir gülümsemesi ve yanağının iki tarafında gamzeleri var.

"Ben de Selvans. Toprak elementiyim."

Selvans, keskin yüz hatlarına sahip. Göz rengi kopkoyu bir kahverengi, teni de hepimize göre koyu. Uzaktan bakan onun toprak elementi olduğunu çok rahat tahmin edebilir. Bu onu o kadar çekici yapıyor ki kesinlikle gözlerinizle görmeniz gerekiyor.

"Adım Linamin. Hava elementiyim."

Uzun dalgalı saçları rüzgarla dans etmeyi hakeden cinsten. Kocaman gözleri ona fazlaca şirinlik katıyor. Burnunun ucu kırmızı ve gerçekten aşırı tatlı görünüyor. Bence çok sıcakkanlı birine benziyor.

"Ben de Vulcan. Ateş elementiyim."

Vulcan hakkındaki düşüncelerimi sizinle paylaştım mı hatırlamıyorum. Ama bana göre içlerindeki en yakışıklısı o. Ateş gibi gözlerine baktıkça eriyor gibi hissediyorum. Bu normal mi emin değilim. Umarım herkes böyle hissetmiyordur. Oda arkadaşımın popüler çocuk olmasını istemem.

Helios'u beklerken canım aşırı sıkılmaya başladı. Ben de grubun en eğlencelisine döndüm. Vulcan'a.
Bana göz kırparak derdimin ne olduğunu sormak istedi. Ben de yaklaşıp "Beklemekten çok sıkıldım. Bir şeyler mi yapsak?" diye sordum.
"Tam da kim benimle şuradaki erik ağacına çıkar diye düşünüyordum."
"HADİ!"

Vulcan'la beraber erik ağacına çıkmaya başladık.
"Ne yapıyorsunuz!? Düşeceksiniz. Bir şey olacak." dedi Gaia.
"Bize bir şey olmaz." diye yanıtladı Vulcan da.

Sırıtarak erik ağacının tepesine doğru çıktık.
"Erik isteyen varsa atabiliriz." diye diğerlerine seslendim.
Acheron:
-Ben isterim.

Hep beraber erik yedikten sonra Helios sonunda gelebilmişti.
Vulcan:
-Geç kaldın!
Helios:
-İkiniz neden ağacın tepesindesiniz?
Mariel:
-Çünkü canımız sıkıldı. Çok geç kaldın. Hem de bizi üstüne basa basa uyarmana rağmen.
Helios:
-Haklısın ama işim çıktı. Hadi inin başınıza bir şey gelmeden.

Vulcan önden ben arkadan iniyorduk ki Vulcan'ın ayağı kaydı ve yere düştü. Neyse ki aşağı inmeye çok az kalmıştı yani yere yakındı.
Vulcan:
-Ah! Bileğim...
Mariel:
-Ne oldu?
Vulcan:
-Galiba el bileğimi incittim.
Gaia:
-Ben size söylemiştim.
Helios:
-Sizin ağacın tepesinde ne işiniz var?
Vulcan:
-Tamam ben iyiyim, bu kadar merak edeceğinizi bilsem en başından düşerdim.
Helios:
-Ben sizi odalarınıza asılan planlara bakıp ona göre hareket edin demek için toplamıştım. Şimdi duyduğunuza göre Vulcan hastaneye gidip bileğine baktırabiliriz.
Vulcan:
-Gerek yok iyiyim. Düşmemek için tutunmaya çalışırken ters hareket yaptım sanırım. Birkaç güne geçer.
Selvans:
-Umarım önemli bir şeyi yoktur.
Mariel:
-Yine de hastaneye gidelim.
Vulcan:
-Gerek yok diyorum ya!
Mariel:
-Kural 4: Mızmızlanmak yok.

Gülümsedi.
Vulcan:
-Tamam pekala, gidelim.

UYUMSUZ ELEMENT -2-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin