Göz teması uzaktan da olsa insanın içine huzur verebilir miydi? Evet.
Hala bana bakıyordu ve hala ona bakıyordum.
Acı dolu bir geçmiş ve temiz bir kalp. O ikisinin karışımıydı. Acı olan şey gözleriydi. Etrafına korkutucu bakışlar atsa da ondan korkmayan tek kişi bendim.Bana beni sevdiğini söyledi, acı çektiğimi gördü ve Sarah'ı cezalandırmak istedi. Bir gün Sarah'a onun unutamayacağı bir hasar verecekti ve ben bu sefer Sarah'ın yanında olamayacaktım.
Lanet olası amcam aklım geldi, hain adam. Onunla geçmişte çok sohbet ederdik. Beni kucağında taşır benimle oyunlar oynardı. Ona o gün anlattığım sırrımı Sarah'ın da bildiğini biliyormuş gibi ona nasıl söylerdi?Lanet olsun. Madem adam değilsin o zaman neden sana ağır gelen sırrı üstünde taşımak istedin?
" İyi misin? "
Tuna yanımda elini yüzüme doğru sallıyordu. Herkes bana bakıyordu.
" Daldın bir an. Nefes alıyor musun diye neredeyse kontrol edecektik."Burnumu çekerek masanın yanındaki sandalyeye oturdum.
Beynim karıncalanıyordu.
" Neden?"
Bu soruyu sorarken herkesin yüzüne baktım. Tabii ki ne olduğunu anlamayarak bana baktılar. Görkem ıslak saçlarını arkaya doğru yatırdı ve gözlerime baktı.
" Ne neden? Sen iyi misin? "
Başımı Ard arda salladım ve ellerimi saçlarıma geçirdim. Ağlamaya mı başlamıştım?" Neden tanımadığınız birine iyi davranıyorsunuz? Bunu neden yapıyorsunuz? "
Işıl kaşlarını çatarak bana diğerleri gibi anlamayarak baktı.
" Peki sana şunu sorayım. Neden tanımadığımız birine kötü davranalım? Şahsen ben böyle davranışları kendime yakıştırmam. Birinin bana iyi olmasını istiyorsam ona karşı bende iyi olmalıyım."
" Aynen öyle. Belli ki aklın karışık be Aria . Konuşmak ister misin? "
Tuna bunu söylerken yanımdaki sandalyeye oturdu ve elini omzuma kattı.
" Herkesin hayatı kötüdür bazen. Bak ben bile böyle bir yaşam yaşamama rağmen renkliyim. Renkli biri olduğumu sen bana söyledin Aria. Unuttun mu? "Başımla onu onayladım ama onunla ilgili aklıma bir şey takıldı.
" Bana az önce kötü bir şey yaşamışsın gibi konuştun. Sen ne yaşadın Tuna?"
Tuna bu sorumla yıkılmış gibi oldu. Gözlerinde bir gölge gördüm ve bu gölge geçmişinin karanlık tarafıydı.
Sakar bir gülümseme takındı ve ayağa kalktı.
" Hepimiz sırıl sıklam olduk. Üstümüzü değiştirelim hemen."
Yanımdan ayrılacakken kolunu tuttum.
" Tuna.. ne yaşadın? "
Tuna sol kolunu tuttuğum elimi sağ eliyle yavaşça indirdi.
" Anlatamam."
" Anlatabilirsin. Bizim de geçmişimiz kötüdür belki?"
" Anlatamam."
" Tuna-"
Tuna bir anda hepimizi şok ederek beni itti.
" Sen nereden bileceksin kötü bir yaşamı? Hiç kendine aynadan baktın mı Arya? Hiç kendini sorguladığın oldu mu? Aynanın karşısına geçip kendine hiç ' ben bir çöpüm.' dedin mi? Demedin. Beni anlamazsın o yüzden sen ve diğerleri de dahil. Sakın geçmişimi bana hatırlatmayın."
Gözleri dolmuştu.
Bunun sorumlusu bendim.
" Tuna dur.."
Tuna beni dinlemedi ve merdivenlerden yukarı çıktı.Burak başını kaşıdı ve merdivenlerden onun gidişini izledi.
" Benim de geçmişim kötüydü ama kendime hiç ' ben bir çöpüm.' demedim. Şuan çok merak ediyorum Tuna'nın geçmişini. Bunu akşam yemeğinden sonra konuşalım mı?"
Pınar başını sallayarak Burak'a baktı.
" Saçmalama. Dertlerimizi anlatıp hep birlikte ağlayacak mıyız?"
" Belki de yıllar sonra buna ihtiyacımız vardır?"
Pınar başını salladı ve bir sandalyeye oturdu.
" Siz anlatın ama ben asla anlatmam."
" Sen de anlatmak isteyeceksin."
" Hayır."
Pınar olumsuz anlamda başını salladı ve ayağa kalktı.
" Bende üstümü değiştireceğim. Sırıl sıklam oldum."
Merdivenlere doğru bir adım attıktan sonra bir anda arkasını dönüp Emre'ye baktı.
" İyi de bizim kıyafetlerimiz yanımızda yok ki. Nasıl üstümüzü değiştireceğiz?"
![](https://img.wattpad.com/cover/313200407-288-k21299.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARABORSA
Novela JuvenilBabası tarafından her seferinde ölümle burun buruna gelmiş bir kızın bir gün iki arkadaşıyla bilmedikleri bir minibüse binip kaçırılmalarını ve ajan olarak yetiştirilip düşmanları olan Katiller Çetesini konu alır. ( Kitap birinci kişi ağzından yazıl...