| 7 |

52 4 45
                                    


•☆•

Jennie'den...

Şirin uykumdan beni uyandıran, kapının tıklanılmasıydı. Gözlerimi açarak, öylece tavanı izledim. Çalar gider herhalde, yerimden hiç kalkamayacağım.

"Kim lan bu?" diye mırıldanan Chaeyoung'un sesini duydum. Yan tarafıma dönerek gözleri kapalı, ama kaşları çatık duran yüzünü izledim.

Yüzümü yine tavana çevirerek, "Chaeyoung kapı çalıyor." dedim. Bir kıpırdanma falan hissetmedim. Dedim belki benim kadar üşengeç değildir de kapıyı açar.
"Çalar çalar gider, merak etme." dedi uykulu sesiyle. İşte aradığım cevap!
Ben de gözlerimi kapatarak uyumaya çalıştım. Ama, kapıyı hunharca çalan varlık! Vazgeçeceğe benzemiyordu. Chaeyoung oflayarak yataktan çıktı.

"Uyuyoruz lan! Uyuyoruz, ne oluyor?!" diye sitem ederek kapıyı açtı. Yani, ben öyle duydum. Hâlâ yerimden bir milim kıpırdamamıştım.

"Kanka dövseydin?" bu soru soran ses... Lisa'dan başkası değildi.
Yatakta doğrularak gözlerimi ovuşturdum. Lisa da odaya girmiş, süzüyordu?

"Lisa odaların hepsi aynı?"

Söylediğim şeyden sonra, bana dönerek, "Ha yok, öylesine bakıyorum. Dağınıkmısınız diye." dedi ve gülümsedi. Chaeyoung yatağa atlayarak başını dizime koydu -iki kişilik kocaman yatak olduğu için.
Odada ki tekli koltukta oturan Lisa'ya dönerek, kaşlarımı kaldırdım.
O da başını 'ne var' anlamında iki yana salladı. Evet, başını iki yana salladığın zaman hesap soruyormuş gibi oluyor. Nereden bildiğimi sormayın.

"Sen niye gelmiştin? Sabahın köründe?" diye sordu Chaeyoung. Lisa omzunu silkerek, "Jisoo hâlâ uyuyor. Ben de sizin yanınıza geleyim dedim." dedi. Chaeyoung kafasını dizimden kaldırarak,
"Biz de uyuyorduk? Sen gelip uyandırmadan önce."

Lisa oyuncu bir hareketle elini göğsüne koydu, "Ne yapsaydım, Kim Jisoo'yu mu uyandırsaydım?" 

"Evet?"

Chaeyoung ve Lisa'nın gereksiz -erken saat de uyandıkları için, beyinlerinin hâlâ uyuduğunu düşünüyorum- konuşmasını bölen kapının tıklanılmasıydı. Yine kim bu?
Bu sefer ben ayağa kalkarak, kapıyı açmaya gittim. Hani oda da çok büyük değil ama, neden bu kadar yoruldum?

Yol yorgunluğu.

Kapıyı kendime çekerek açtım. Karşımda mavi pijama takımıyla Jisoo duruyordu. Pijamasının üzerinde koyunlar mı vardı? Çok tatlıydı.
Gülerek, "Pijaman çok tatlı." dedim. O da gülmüş içeri girmişti. Uykuluydu aynı bizim gibi.

"Hani Jisoo uyuyordu?" dedi alayla Chae. Lisa küçük bir kahkaha attı. Demek ki Jisoo'yu da uyandırmıştı.

"Tamam, konuyu kapatalım. Ayrıca saat erken değil, Park Chaeyoung." dedi Lisa ciddi çıkarmaya özen gösterdiği sesiyle.

Chaeyoung göz devirerek banyoya girdi. Lisa aniden bize dönerek heyecanla konuşmaya başladı,
"Yalnız konudan çok alakasız ama, gerçekten bu katta yakışıklı çocuklar varmış."
Jisoo hayretle Lisa'ya dönmüş, "Ne ara gördün yakışıklı çocukları? Oda da değilmiydin?" diye sormuştu. Ben de Lisa'ya dönerek merakla bakmaya başladım. Ayrıca giyinikti de. Biz hepimiz pijamalarımızlaydık.
Baekhyun'la aramızı bozma bizim ya!

Lisa şaşkınca Jisoo'ya baktı, "Sen ne anladın? Giriş katına inmiştim, orada gördüm."
Kendini savunmaya çalışıyordu. Jisoo hâlâ şüpheyle bakıyordu. Banyodan Chaeyoung'un bağıran sesini duydum,

"Jisoo inanma şuna! Giriş katında gördüğü çocukların bu katta kaldıklarını nereden biliyor?"

Jisoo gözlerini kısarak, "Evet?" diye sordu.
Lisa ayağa kalkarak banyoya doğru bağırdı, "Chaeyoung ortalığı karıştırma!"
Chae'nin kahkahasını duymuştum.

camp des amoureux | JenKaiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin