I just loved you• | 2 |Beeduo/Beeboo | Sadece seni sevdim• |

~11~

Bu kitap çok ters köşe olucak gibi geliyor-

Yorum yaparsanız beni mutlu edersiniz:D

İyi okumalar<3

-Burası gerçek dünya değil Tubbo..Sadece senin kurduğun bir hayalden ibaret.

Gecenin geç saatiydi.Kırmızı bir eve girmiştim.Karanlık bir oda da otururken Bir ses bana sesleniyordu.

Ürperdim.

-Hiç bir şey gerçek değil..

Ses kendini tekrarlıyordu.

-N-neyden bahsediyorsun..?

-Hiç bir şey gerçek değil.

Alarm sesiyle yatağımdan fırladım.Ürpertici rüyalar devam ediyordu yaklaşık bir haftadır.. Artık uyumaya korkar olmuştum..

Hep aynı şey görüyordum kırmızı ev, kırık aynalar , derin bir kalp ritmi ..Her gün sanki bir oyunda gibi tekrar karanlık bir odada uyanıyor ve bulmacayı çözmem gerektiğiyle ilgili sesler alıyorum ama hiç bir şey yapamıyorum..karabasan gibi..Korkunç..

Bugün işim i Laniye devretmiştim benim yorulmamdan ötürü yapmak istediğini söyledi.Bende uzun zaman sonra yine şehre inecektim.Bisikletime binip şehre doğru yola çıktım.

Geldiğimde insanlar kargaşa içinde işine ve okuluna yetişmeye çalışıyordu.Bende etrafta gezinmeye başladım.Lani'nin eskisinden daha fazla yardım ettiği için bana ,ona hediye almak istiyordum.

Belki en sevdiğinden çikolatalı bir pasta alabilirdim veya yeni bir kıyafet..Bir tane pastaneye girdim.İçerisi rengarenk pastalarla doluydu.Her çeşit pasta olmalıydı..Çok kalabalık olmasından belliydi buranın en iyi pastacısı olduğu.Rafların arasında gezindim.Bir anda gözlerim açıldı.Tam Lani'nin sevdiği tarzda bir pasta vardı.Görünüşü kadar lezzetli olacağına emindim.Sonra fiyatı gözüme ilişti.

Normal olarak pahalıydı.Evin ihtiyaçlarını erkenden ödemiş olduğum için almaya karar verdim.Pastayı aldıktan sonra bisikletimin sepetine koyup tekrar eve doğru yola çıktım.Bisikletimi sürerken biri gözüme takıldı..Sarı kabarık saçlar..Bu Ranboo'ydu!

Sonra bir kargaşa koptu..

Ben Ranboo'ya bakarken bir elektrik direği ile çarpışmıştım.Bir kaç kişi yanıma geldi.Sokaktaki bütün dikkatler benim üzerimdeydi.Ranboo'da kargaşadan dolayı beni farketmiş olacakki koşarak yanıma geldi.Sırt çantasını yere bırakıp yanıma oturdu.

-Tubbo iyi misin?

-uhm..iyiyi-

Gözlerim yere fırlamış pasta ile buluştu.Hızlı bir şekilde dizimdeki acıyı umursamayarak pastaya uzandım.Hızlıca kutuyu açtım ama pasta çoktan dağılmıştı..Hepsi benim suçumdu..Lani'ye hediye alacak paramda kalmamıştı..

Ranboo elini omzuma koyup sıvazladı.Sonradan kalabalık ortamdan rahatsız olduğumu anlamış olacakki.Herkesi uzaklaştırdı.Bisikleti düzgün bir şekilde köşeye parketti.Ben ise elimdeki pasta ile donmuştum.

-Yerde oturma..

Dedi Ranboo bir yandanda bir bankı gösteriyordu.Umutsuzca elimdeki pastayı sıkıca tutarak banka oturdum.Gözlerim kızarmaya başlamıştı.

Ranboo da pastaya baktı.O da benim durumuma üzülmüş gibiydi.Sonra bı anda gözleri ışıldadı.

-Hemen geliyorum!

Sırt çantasını alıp hızlıca uzaklaştı.Bende elimdeki mahvolmuş pasta ile beraber oturuyordum.

Bir süre sonra yanıma gülerek geldi.Elinde bir poşet tutuyordu.eElimle poşeti işaret ettiğiminde gülümsedi.

-Yeni pasta yapacağız!

Şaşırmıştım.Hayatımda hiç pasta yapmamıştım.

-Nasıl..?

Dan başka birşey diyemedim.

Elimi sıkıca tutup beni oturduğum banktan kaldırdı.Bisikletin sepetine poşeti koydu.Ve beni hafif kaldırarak bisiklete oturmami sağladı.

-İzle ve gör.!

İlk defa yanlız hissetmemiştim.Ranboo'nun gülümsemesi bütün samimiyetini gösteriyordu.

-Nereye gidiyoruz.?

-uhmm..

Ranboo ya doğru kafamı cevirdigimde yine bir defter karıştırıyordu.Benim baktığımı görünce defteri goremiyecegim bir şekilde kendine doğru çekti.Suphelenmiş ve meraklanmiştim..Ama kişisel olduğunu düşünüp sormaktan vazgeçtim.

Bir kaç sayfa sesinden sonra Ranboo konuşmaya başladı.

-Sana yolu göstereceğim sadece güllerin olduğu tepeye doğru git..

Kafamı onaylamış bir şekilde salladım ve bisikleti sürmeye başladım..

Yol boyunca tarif gidicegimiz yeri tarif etti.Yine o kırmızı eve gelmiştik...

Tüylerim ürperdi..Kabuslarımdaki evdi burası...