hani aromantiktin orospu cocu | sunkyu

22-kızma canım,kontrol etmek için

"Alo, çıktınız mı?"

"He evet çıktık ama ne kadar oyalayabilirim bilmi- GELİYORUM CANIM BENİM BEKLE! En fazla 2 saat kardeş ötesinde ben de sıkılırım."

"Haknyeon'u oyalamak için seni gönderende kabahat zaten, gönderecektik Jacob hyungu saatlerce gezinirlerdi."

"Valla Haknyeon ile gezmeyi sizinle orada süsleme falan yapmaya tercih ederim ıy o ne ya."

"Tamam tamam oyalama beni işim var."

"Kolay gelsin ama artık ne kadar kolay gelir bilemem."

"Geleceğiniz zaman ararsın beni."

"Tamam."

Eric ile yaptığım aramayı kapattıktan sonra karşımda paketlerden süsleme malzemelerini çıkaran arkadaşlarıma baktım.

"Eee ne diyo?"

"Max 2 saatimiz var."

"İyi ya hallederiz bence. Haknyeonunkileri nasıl ikna ettiniz?"

Evde sadece bizim olmamız için Haknyeon'un ailesini ikna etme görevini verdiğimiz Sangyeon hyung "Planımızı söylediğimde annesi 'İyi iyi kuzum kutlayın siz kaç senedir biz kutluyoruz değişiklik olsun' dedi. Ben de anlamadım açıkçası rahat kadınmış." dedi.

Sangyeon hyunga bu görevi verme sebebimiz hem en büyüğümüz olup bize babalık yapması hem de ailelerimizin onu tanıyıp bize göz kulak olacağından emin olmalarıydı. Bence doğru bir seçim?

Paketlerden şapkaları çıkaran Younghoon "İnsan oğlunun doğum gününü ailecek kutlamak istemez mi?" dedi. Yanımda bardakları ayarlayan Changmin de "Benimkiler her sene doğum günüm için buluşmuyor, o gün kimdeysem ben onunla kutluyorum. Ailesi yıllardır beraber kutlarken bu sene için arkadaşlarıyla kutlamasına izin verince mi sorun oluyor?" dedi. Dedikleri her ne kadar onu sinirli gösterse de aslında dalga geçer bir tavırda söylemişti. Alışık olduğu için ona ironik geliyordu.

"Sunwoo, tut şu tabakları."

Kevin bana elindeki karton tabakları kitledikten sonra başka bir pakete yöneldi. O sırada Jacob hyungun tabakları görünce aklına gelmiş olacak ki Chanhee'ye "Pasta?" diye sordu. Chanhee çıktığı sandalyede tepeye üçgen, renkli bayrak süsleri asarken "Saat kaç onu söyleyin önce." diye yanıtladı. Jaehyun "16.30" diyince Chanhee "Yarım saat sonra almaya gideriz." dedi.

"Tek bir pasta yeter mi bize ki?"

"11 kişiyiz dedim abiye ayarlamıştır o."

"Çok güvenmişsin sanki?"

"Olacak öyle olmadı pastayı küçük küçük dilimleriz dert etmeyin."

...

Saat 18.00'e geldiğinde evdeki her şeyi bitirmiştik. Şuan sadece Eric'ten gelen aramayı bekliyorduk.

"İyi bile bitirdik yani."

"Changmin'in mükemmelliyetçiliği olmasaydı daha hızlı biterdi."

Büyük kanepede yanımda oturan Changmin "Sen çok biliyosun." diye karşılık verdi Kevin'a, ardından dil çıkardılar birbirlerine.