hani aromantiktin orospu cocu | sunkyu

6-aha geliyo damat

"Kevin tut şu parayı bize çikolata alıver."

"Neyim ben senin uşağın mı amk?"

"Kendine de al amk ayıp ediyosun."

Kevin, Changmin'in kendine doğru attığı parayı tuttuktan sonra sandalyesinden kalktı ve birkaç adım ötede olan kantin kasasına gitti.

"Eee şu sıralar çok sakinsiniz?"

"Ya bunun havası gitmiş benimkini de kaçırıyor böyle yaptıkça annem ya."

"Merhaba 11 ve 12. sınıf sakinleri."

Sangyeon grubun oturduğu masaya doğru sandalye çekip Haknyeon'un yanına oturdu.

"Yuhh babamız gelmiş, hoşgeldin sen buralara uğrar mıydın ya?"

"Biraz sizi kontrol edeyim dedim."

"Sen kütüphanede işlerini bu kadar erken bitirmezdin hayırdır?"

Sangyeon, Chanhee'nin sorusuna ters oturduğu sandalyeden omzunu silkerek cevap verdi. Daha sonra ellerinde çikolatalar ile beraber Kevin onların masasına geldi.

"Ooo direk adam gelmiş hyung sana da çikolata isteyeyim mi?"

Changmin, Sangyeon'un cevap vermesine izin vermeden konuşmaya başladı.

"Babanın parası ile mi ödüyosun amk?"

"Evet amk kendi paramdan harcayacağım Sangyeon abime, senin gibi bir paçozun parası layık değil ona."

"Ya Jacob hyung oğluna sahip çık duyuyo musun bana ne diyor?!"

Sangyeon kendisine sorulan soruyu cevaplayamadan sadece ikilinin kavgasını izliyordu.

"Kevin gel otur şuraya."

Jacob, Kevin'ı bileğinden çekip yanındaki sandalyeye oturttu. Daha sonra Kevin ve Changmin birbirlerine dil çıkardılar.

"Sangyeon hyung'un çikolata kaldı?"

"Şu masada beni bi Haknyeon düşünüyo ya. Neyse ben yemicektim zaten siz devam edin."

Onlar burada konuşa dursun; Sunwoo,Eric ve Hyunjae kantine giriş yaptılar.

Tabi onları ilk gören Changmin oldu.

"Aha benimki."

Changmin hevesle kalktığında Chanhee onu bileğini tutup geri oturttu.

"Gerizekalı mısın napıcaksın çocuğa?"

Changmin oturduğu sandalyeden masayı boş gözlerle izleyip düşündü. Harbi niye o Sunwoo geldi diye bu kadar heyecanlanmıştı?

"Evet ya neden ben onun yanına gitmeye çalıştım?"

Kevin tabi Changmin'in birkaç dakika önce dediği şeyi kaçırmadı aslan parçası. Jacob'ın kulağına fısıldadı.

"Benimki dedi yalnız."

"Sus sus çaktırma sakın."

Sunwoo, Jaehyun ve Eric kantindeki atıştırmalıklara bakarken grubun yanına doğru geldi.

"Aha geliyo damat."

Sangyeon'un sessizce söylediği şeyi Changmin dışında masadaki herkes duymuştu. Changmin'in duymama sebebi onun Sunwoo'ya odaklanmasıydı.

Sunwoo bir elini Chanhee'nin,bir elini Changmin'in sandalyesine koyup konuşmaya başladı.

"Merhabalar ben de hoş buldum."

"Sen niye geldin?"

"Chanhee manyak mısın amk kantine öylesine geldim gelmişken bir hâl hatır sorayım dedim. Ayrıca siz neden bu kadar sakinsiniz? Jacob hyung okey ama siz..."

Sunwoo'nun laf arasında Jacob'ı övmesinden sonra Jacob elini göğsüne koyup bir "eyvallah" çekmişti.

Changmin Sunwoo'nun gevşemiş okul kravatını görünce sandalyesinden kalkıp Sunwoo ile yüz yüze geldi.

Changmin, Sunwoo'yu kravatından çekip yüzlerini daha da yakınlaştırdı. (NOLUYOR)

"Biriyle mi kavga ettin,bensiz?"

Changmin'in ciddi olan yüzü cümlesinin ardından yerini hafif gülen bir ifadeye vermişti. Tabi Sunwoo Changminden beklemediği bu hamle karşısında içinde gay panic yaşayarak zar zor konuşmuştu.

"Yok canım sen dışı biriyle kavga edebilir miyim?"

"İyi."

Changmin Sunwoo'yu bıraktıktan sonra bu sefer adımlarıyla ona yaklaşıp kravatını düzeltti.

"Müdür görmesin siker."

Tabi ortamda yine Sunwoo ve Changmin'in dünyalarında yaşadığıklarını izleyen 7 genç vardı. Jaehyun ve Eric arkalarını döndüklerinde böyle bir manzara görmeyi beklemedikleri için Eric eli ağzında bir şekilde dakikalarca izlemişlerdi. Tabi Sangyeondan da arada "tch tch tch" sesleri geliyordu.

"Al,git şimdi."

Changmin, Sunwoo'yu çevirip ittirdikten sonra geri sandalyesine oturdu.

Jaehyun ve Eric Sunwoo'nun yanına geldikten sonra beraber kantinden çıktılar.

"Siz ne ayak?"

"Bilmem."

"Changmin'in bipolar olduğunu düşünmeye başladım."

-------------------------------
bu ne biçim bölüm ya