"Sahte sevgililik için YAPILMAMASI gerekenler listesi!
1. Öpüşmek yasak!
2. Boyundan öpmek de kesinlikle yasak!"
Bir sebep yüzünden 6 yıl önce ayrılmak zorunda kaldığı ama içinde yaşattığı ve bir gün kavuşacaklarına tutunduğu lise aşkıyla, gittiği b...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Bölüm şarkısı:
Hepsi Geçti, Melike Şahin
Yolun yarısını bitirdiğimizde hâlâ şoktaydım ve göz yaşlarım durmamıştı.
"Ne olduğunu söyleyecek misin?" dedi Selin endişeli bir sesle. Elini bana doğru uzatıp kucağıma koyduğum elimi tuttu. "Bak... Eğer biri sana bir şey yapmaya kalkıştıysa-"
"Rüzgar'ı gördüm."
Sessizlik.
Gözleri hızla benimkileri bulduğunda şaşkınlıkla büyüdü. "Ciddi misin sen?"
Burnumu çektim. "Beni gördü ve sonra biraz konuştuk," Şu an gözyaşlarım durmuştu ama boğazımdaki yumru canımı yakıyordu. Onu gerçekten gördüm.
"Seni üzecek bir şey mi söyledi?" diye sordu. Sesindeki gizli öfkeyi duyuyordum. "Onu gördüğünde sevinirsin sanmıştım."
Ben de öyle sanıyordum.
Gözlerim yanarken kuracağım cümlenin saçmalığı yüzünden yanaklarım kızarmaya başladı. "Sevgilisi vardı..." Söyledikten sonra çok daha berbat gelmeye başladığı için gözyaşlarım yanaklarımı yakıp kucağıma doğru düşmeye devam etmişti. Beni aldatmış gibi hissediyordum ve bu... bu doğru değildi.
Aptaldım.
Camı açıp başımı çevirdim. Kimse kimseyi o kadar uzun süre beklemek zorunda değildi. Beklemeyebilirdi ve ben de bunu kendime sürekli tekrarlamalıydım. Ama bunu yapmak yerine sadece hayal kurmuştum.
Damarlarım bir el tarafından çekiliyormuş gibi hissederken dışarıdan gelen havayı kucakladım. Ama iyi gelmiyordu.
Kızgındım. Kendime.
Onu seviyordum ve onun için isteyeceğim tek şey mutlu bir hayat olabilirdi. Kalbimde minik bir sızı vardı ama ne önemi vardı ki? O mutlu hayatı benimle yaşamasını ümit ettiysem ne olmuştu? Kiminle olursa olsun sadece onun mutluluğu için mutlu hissetmeliydim.
Ama kahretsin... üzgündüm.
Arabanın durduğunu fark ettiğimde yavaşça Selin'e baktım. Kendimi nasıl saçma bir şeyin içine attığımın o da farkında olmalıydı.
"İyi değilsin," dedi endişeyle.
Kemerini çıkartıp bana doğru uzandı ve benimkini de çözüp kollarını bana sardı. İşte hepsi bu kadardı. Ağlamayı kesemeyip daha fazla patlayacağım o nokta. Boğazımdan bir hıçkırık koptu.