Hanma omleti çatalla inceledi "Ben yapınca neden bok gibi oluyor?" Saeri çoraplarını giyiyordu. Hanma sessizce izledi. Saeri çantasını alıp aceleyle kapıya yöneldi. "Nereye gidiyon lan?" "Geç kaldım." Hanma'nın canı sıkılmıştı. Ona kahvaltı hazırlayıp kendi aç okula yetişmeye çalışıyordu. "Pantolonumu getirsene." Saeri hızla pantolununu getirip kapıya yöneldi. Hanma cebinden para çıkarttı "Aç kalma." Saeri şaşırmıştı. İlk defa harçlık alıyordu. Parayı alıp aceleyle yanağını öptü. Ayakkabısını giymeye çalışırken kapıdan çıktı. Hanma öptüğü yeri tuttu. İlk defa kendi isteğiyle temas etmişti dudağı.
Okul çıkışı Hanma okulun çevresinde sigara içiyordu.
"Bugün eve beraber yürüyelim Saeri-chan~" "Ha... olur." "Eve gitmeden önce uğramak istediğim bi hediyelik eşyacı var. Benimle gelir misin~~" Saeri teklifi cidden kabul etmek istemiyordu. Tam Hanma'nın ne diyeceğini düşünürken ağır parlement kokusu burnunda tüttü. "Gelemez." Konuşmaya o kadar dalmıştı ki Hanma'yı görememişti. Hanma Saeri'yi kendine çekip bir elini başına bir elini omzuna koydu "Bugün benimle mahalleye gelecek." "HA? Saeri buraya gel. Serserinin teki!" Saeri Hanma'nın bileğini tuttu ve buruk bir gülümseme yaptı "Abim Chiemi öyle seslenme lütfen. Bugün eve yalnız git." "Ah- şey afedersiniz." Chiemi başını eğilip hızlıca uzaklaştı "Ne sokağı?" "Ne abisi" "Ne diyebilirim ki!" "Pff üvey de." "Mahalleye neden beni götürüyorsun." "Emanet verip dönücez hemen." "Kendi başına veremez misinin ki?" "Tek ölürsem sana kim bakar?" "HA‽" "Şaka." Saeri buruk bir gülümseme yaptı.
———
Oğlum ben niye bu bölümleri kısa kısa yazmışım amk. Bi bölüm daha yayınlayacağım...iyi okumalar