Yüreğim yanar
Ah aman amannn.Oy vermeyi unutmayın!
-♡
-----"Dünyadan Alpaslan'a." Kulağımın dibinden gelen yüksek ses ile yüzümü buruşturdum. Kaç zamandır aynı noktaya bakıyordum bilmiyordum bile. Deniz'in sesi beni kendime getirmişti. Başımı kaldırarak ilk Deniz'in sırıtan yüzüne ardından arkasına bakmamla yerimden kalktım. Atalay tam arkasından elleri giydiği mavi şortun cebinde duruyordu. Onun da odak noktası bendim.
Ne diye giyiyordu bu şortları zaten?
Gözlerimi zar zor üzerinden çekerek Deniz'e elimi uzattım onunla toklaştığımda yanımdan geçerek sandalyenin tekine kurulup çay istemişti.
"Selam Alpaslan abi." Atalay çekingen bir şekilde elini uzatmasıyla hızlı davranıp elini sıktım. Sıcacık elleri ile bir kaç saniye duraksadım. Ardından bana abi dediğini farkedip elimi çektim.
Abisi yanındaydı, ben ne alaka?
"Hoş geldin, geç." Diye mırıldanıp elimle sandalyeyi gösterdim. Hemen abisinin yanına oturdu. Ben de karşılarına oturdum."Koçum iki çay." Dedim çırağa. Hemen başını sallayıp gözden kayboldu. Ben de arkama yaslanıp onlara baktım. Deniz hep buraya gelirdide Atalay'ı pek sık getirmezdi.
"Hiç yaslanma arkana Alp'im. Sana işçi getirdim." Atalay'a bakıp sırıtarak söylediği şeyle ağzım hafifçe açıldı. Şaşkınlığım ve heyecanım adımın kısaltmasına kızmama engel oluyordu.
"Yaz tatili zaten, çalışsın yanında." Diye devam etdi.Bir kaç saniye sonra kendime gelerek kafamı salladım hızla. "Çalışsın, olur." Ulan bu haller de neydi? Elimi kolumu nereye koyacağımı bilmiyordum. Alpaslan ergen liseli misin oğlum sen?
"Başlasın o zaman bugün?" Diyen Deniz'e ardından kafeyi süzen Atalay'a baktım. Zaten pek iş yaptırmazdım köşede takılırdı kendi halinde. Şu bebek surata nasıl kıyardım ki ben?
"Başlasın." Dememle Deniz ayağa kalktı.
"Gideyim o zaman kardeşim ben." Dedi Deniz ayağa kalkıp onu yolcu etmek için kahvenin çıkışına beraber yürüdük ."Oğlum kıyamamazlık yapma. Bırak çalışsın." Sanki düşüncelerimi okumuş gibi beni uyarmasıyla kafamı salladım.
"Tabii çalıştıracağım lan." Dedim inanması için yüzümü de düz bir şekilde tutmaya çalışıyordum.
At yalanını..
Emin olmak için bir kaç suratımı süzüp arkasını dönerek gitti."Bok çalıştırırım." Diye kısık sesle söylenip ben de arkamı dönerek Atalay'ın oturduğu masaya yürüdüm. Şimdiden bir kaç kendi yaşlarında genç ile konuşmaya başlaması ile içimden sabır çektim. Sanırım bolca ihtiyacım olacaktı.
Sandalyeyi gürültü bir şekilde çekip oturmam ile hepsinin bakışları bana döndü. Benim odak noktam Atalay'ın bebek yüzündeydi.
"Hayırlı olsun Atalay." Dememle gülümsedi. Onun gülüşü ile benim sıcacık olmuş çoktan mayışmıştım. Masaya bırakılan çay bardağını dudağıma götürürken kısılmış gözlerim, tekrar sohbete devam eden çocuğun üzerinde idi.
Sanırım burdan çıkmayacaktım bir süre.
---
Eskiden 200-400 kelime arası yazıyormuşum. O yüzden sadece düzenliyorum, kelime sayısına pek dokunmuyorum.
Görüşürüz..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mahalle Abisi | GAY
Teen FictionHerkesin saygı duyduğu mahalle abisinin, ayni mahalledeki genç çocuğa olan zaafı.. "Ama artık bunlar önemli değil, gerçekten değil." İnanamıyormuş gibi elini çeneme koydu ve kafamı kaldırdı."Yanımdasın, kollarımdasın, en önemlisi kalbimdesin.Bu ben...