Mini Games | Jikook |

{ 27-M } Plan

!Bu bölümde cinsel eylemler ve söylemler bulunmaktadır.
18 yaşın altındaki ve rahatsız olacak kişiler bu uyarıyı
dikkate alırlarsa sevinirim!

27.Bölüm-Plan

"Neden buradasın?"

"Seul'e bugün geldim. Kalacağım otelde sorun çıktı, kalabileceğim tek sen varsın. Bu gece burada kalabilir miyim?"

Lisa ile lise birde sevgili olmuştuk. Sonraysa ona aşık olmadığımı, geçici bir etkilenme yaşadığımı ve erkeklerden hoşlandığımı farkedip ondan ayrılmıştım. O da bir ay sonra ablasıyla Busan'a taşınmıştı. Onunla o taşındıktan sonra hiç konuşmamıştık ve bu ilk karşılaşmamızdı.

"Geç içeri."

Çekildiğimde valizleriyle içeri girdi. Valizlerini kapıya bıraktığında bana döndü.

"Salona geç."

Beni takip ettiğinde arkamdan gelen topuklu sesleriyle sinirlenmemek için derin bir nefes aldım. Topuklu ayakkabı sesinden nefret ederdim. Jisoo sadece özel günlerde giydiği için sorun çıkmazdı ama Lisa her gün giyerdi. Sinir bozucuydu.

Koltuğa oturduğumda yanıma oturdu.

Gülümsedi. "Ee görüşmeyeli nasılsın?"

Göz devirdim. "Bildiğin gibi, nasıl bıraktıysan öyleyim."

Arkasına yaslanırken mırıldandı. "Farkettim."

"Sen neden geldin Seul'e, okulun yok mu?"

"İki haftalığına geldim, okulum zaten babama ait olduğu için pek sorun çıkmadı."

Kafamla onu onayladığımda ayağa kalktı.

"Ben üstümü değiştirip geliyorum."

"Misafir odasını biliyorsun."

Bu sefer o beni kafasıyla onayladığında tekrar o sinir bozucu sesleri çıkartarak misafir odasına çıkmıştı. Valizlerini biz konuşurken hizmetli odaya çıkartmıştı zaten.

Jimin'den

Saat tam 23.00 olduğunda Jungkook'un evinin önündeydim. Kapıyı çaldığımda Jungkook açmıştı. Bir şey demeden içeri girdiğimde salondan bir kız sesi gelmişti.

"Kook, kim gelmiş?"

Montumu hizmetliye verirken sinirle kıkırdayarak Jungkook'a döndüm. "Tek olacağımızı sanıyordum?"

Göz devirdi. "Eski sevgilim, şehir dışından geldi ve kalacağı otelde sorun çıktığı için bu gece burada kalacak. Oyununu engeller mi?"

Omuz silktim. "Zaten oyunumu oynamayacağım, sadece bir ön gösterim için geldim."

Kaşları havalanırken salona geçtim. Tanrım, karşımda gördüğüm kişi Lisa mıydı?

Altındaki mini şortu üstündeki uzun, bol ve beyaz tişört kapatmıştı. Saçlarını kahkül kestirmiş ve açık bırakmıştı. Aynı zamanda boyatmıştı da.

"Lisa?"

"Jimin?"

Sesi değiştiği için onu tanıyamamıştım. İkimizde birbirimizi görmeyi beklemiyorduk. Onu en son taşınmadan önce görmüştüm. Ondan sonra hiç görüşmemiştik.