EVRENİN YARADILIŞI VE TANRILARIN DOĞUŞU

2 0 0
                                    

Eski Yunanlıların öğrenmek istedikler ilk şey "Dünyanın yaradılışı" meselesidir. Onlar Yerin, Göğün, Denizin, Işığın, Suyun, Havanın nasıl yaratıldığını bilmek istiyorlardı. Yeterli bilgileri olmadığından bütün bu şeyleri ve diğer tabiat hâdiselerini canlı birer varlık gibi tahayyül ederek incelemeye koyuldular. Yeri, göğü, suları birer tanrı saydılar. Onlara birer insan şekli verdiler. Fakat dikkat edilince bu ilk tanrıların başlarından geçen olayların her birinin bir çeşit tabiat hâdisesinin sembolü olduğunu anlamak zor değildir. Hesiodos'a göre, gelen Khaos karışık ve hiç bir şekil almamış olan uçsuz bucaksız boşluğu ve karanlığı ihtiva ediyordu. Khaos'dan geniş göğüslü her şeyin dayanağı olan Gaia (Yer) çıktı. Sonra sevginin temeli, bütün varlıkları, her şeyi birbirine doğru çeken, birleştiren, hayatı kuran, çoğalma sembolü olan Eros (Aşk) doğdu. Khaos'dan Erebos (Gece) doğdu. Onlar da birleşerek yerin üst tabakasının ışığı olan Aither ve yeryüzünün ışığı olan Hemera'yı doğurdular. Işık meydana geldikten sonra yaratılış durmadan devam etti. Khaos bunları doğururken Gaia da Ölmezlerin yeri olan ve yıldızlarla bezeli bulunan göğü Uranus’u doğurdu. Ona, yani göğe kendi büyüklüğünü verdi ki tamamıyla kendisini kaplasın, içine alsın. Ondan sonra Gaia yüksek dağları, ahenkli dalgaları bulunan Pontos'u (Deniz) meydana getirdi.

YUNAN MİTOLOJISIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin