~İyi okumalar~
...
Beşinci Gün:
03.11.2021
Gözlerimi her zamanki gibi berbat bir güne aralamıştım. Bugün Perşembe'ydi. Yataktan kalkıp banyoya geçtiğimde bok gibi olan suratıma baktım. Harika görünüyordum gerçekten(!). Yüzümü hızlıca yıkayıp odaya geçmeden direkt banyoya girdim. Sıcak bir duşun ardından odama geçtim. Sıradan bir gün olacağına emindim. Belki akşam davete giderdik, yine. Üzerime krem rengi triko bir kazak ve külotlu çorapla giyebileceğim siyah bir etek buldum. Onları hemen üzerime giyip makyaj masama oturdum. Saçlarımı at kuyruğu toplamak yerine dağınık topuz yaptım. Birkaç tutamı yüzüme indirdim. Makyaj olarak da sadece ruj, maskara ve fondöten yaptıktan sonra aşağı indim. Kahvaltı yapan Demir beni süzdü. "Hayırdır canım?"
Kaşlarımı havaya kaldırdım.
"Böyle giyinmeyi çok seviyorum. Ne olmuş yani?"
"Hiç. Yine Karan'ın eşofmanıyla gidersin diye düşünmüştüm." Onun yanında oturan annem gözlerini devirirken babamın yanına oturdum. Başak'ın gözleri benimle annem arasında geziniyordu. Benim ise hiç umrumda değildi.
"Deniz?" dedi babam. Gözlerimi ona çevirip dinlediğimi belli ettim.
Salatalığı ağzıma atarken babam "Sabah biri geldi kızım." dedi. Meraklı gözlerimi ona çevirip "Nasıl biriydi babacığım?" dedim. Bir an cidden Milas mı diye düşündüm. Olabilirdi çünkü benimle ilgili bir şeyler öğrenmeye meraklıydı biraz.
"Kızıl kıvırcık saçlı, ela gözlü." dediği anda içtiğim portakal suyunu anneme doğru püskürttüm. Demir ve Başak aynı anda kahkaha atmaya başladılar. Bense annemin korkunç bakışlarından kaçmaya çalışıyordum.
"Demir." dedim dik bir bakışla. "Ne oldu canım?" dedi gülmeyi bırakırken.
"Gülmeyin. Kimin geldiğini anlamadın sanırım?"
Bir an düşündü.
"Kim olabilir ki?"
"Canım kızıl saçlı ela gözlü kimi tanıyorum ben?"
Jeton sonradan düştü.
"Milas mı?"
Başımı salladım. Annem meraklı gözlerle bana bakarken babam "Milas kim kızım?" diye sordu.
"Arkadaşım. Sinir bozucu birisi."
"Peki. Sen öyle diyorsan öyledir."
Bu salak gidip sevgilim falan mı dedi acaba?
Annem üzerini değiştirmek için sofradan kalkarken ben de hemen yemeğimi bitirip kalktım. Çantamı sırtıma atıp kapıya yöneldiğimde Demir de benimle geldi. Ayaklarıma topuklu botlarımı geçirip üzerime montumu geçirdim.
Evden çıkıp arabama doğru yürüdüm.
Arabaya binmeden önce Demir'e öpücük attım. O da bana attı. Gören bizi sevgili sanabilirdi, ama kardeştik. Arabayı çalıştırıp dar sokakta U dönüşü yaptım.
Demir de arkamdan gelirken gelin kovboyu gibi arka arkaya siteden çıktık. Ben gaza iyice yüklenip hızımı iyice artırırken o da aynısını yaptı.
Yarış yapmış gibi olduk biraz. Hiçbir yere çarpmadan okulun otoparkına girdik. Zar zor yer bulup park ettim.
Demir'e öpücük atıp kampüse girdim. İkimizin kampüsü arasında baya mesafe vardı. Sadece öğle yemeğinde yani ortak yemekhanede görüşebiliyorduk. Sınıfa girip yerime oturduğumda birkaç kişinim gözlerini üzerimde hissettim. Sanki ilk defa böyle giyiniyormuşum gibi davranıyorlardı.
![](https://img.wattpad.com/cover/314252818-288-k964630.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Maskenin Altındaki Ölü Ruhlar
Teen FictionDeniz, küçüklüğünden beri intihara meyilli olan bir üniversite öğrencisiydi. İlk intihar girişiminde onu kurtaran Ateş'e karşı her zaman bir hoşlantı duymuştu. Deniz ona böylesine bağlıyken diğer taraftan Ateş, gece hayatının vazgeçilmez prensiydi...