YAZAR'IN AĞZINDAN
"Anne, bugün parka gidelim mi?" diye sordu küçük kız. Üç gün üst üste evdeydi ve dışarı çıkmıyordu.
Diğer çocuklar gibi o da parka gitmek istiyor, yalnız da olsa oyun oynamak ve salıncağa binmek istiyordu. Babası eve çoktan uğramamıyordu. Alıştığı için itiraz etmiyordu.
Babası alkolik bir adamdı kumar oynar ve borç içinde kalıyordu. Baba-kız ilişkileri yoktu ama çok sevdiği bir annesi vardı. Annesi de onu çok severdi.
Koltukta oturan annesi yorgunlukla arkasına yaslandı ve öksürmeye başladı. Kızına baktı, götürmek istiyordu ama hasta ve yorgundu belli etmek istemiyor belki kalan bu son günlerin de kızını mutlu etmek istiyordu.
"Gideriz tabi, hadi sen git sana geçen aldığım elbiseyi giy, gel annecim." zar zor döküldü dudaklarından bu kelimeler boğazı ağrıyordu, sadece o değil bütün vücudu ağrıyordu.
Küçük kız sevinçle hafifçe zıpladı ve elleri ile alkış yaptı. Parmak uçlarının üstüne durup annesini yanağından öptü. "Çok teşekkür ederim canım annem, hemen." dedi ve koşar adım annesi ile uyuduğu odasına gitti.
Orta büyüklükte duran sandığın yanına gitti. O sandığın içinde annesi ile kıyafetleri vardı. Fakir oldukları için çok kıyafet almaz genelde topladıkları paraları yemek için harcarlardı.
Sandığı açtı ve içinden annesinin geçen aldığı yeşil, papatya çiçekli elbiseyi çıkarttı. Annesi bir terzi de çalışıyordu. Aldığı maaş ile almıştı bu elbiseyi mutlu etmek istemişti küçük kızını.
Üstünde duran bazı yerleri yırtık olan pembe tişörtü çıkartmaya çalıştı ama başarılı olmadığı için annesinden yardım almak için odadan çıktı.
Annesinin oturduğu salona doğru ilerledi. Evlerinde sadece salon ve iki o da vardı ama odalar küçük olduğundan bir çok mobilya sığmıyordu. Zaten mobilya almak için paraları da yoktu. Salonda ise çökmüş ve bazı tarafları yırtık bir koltuk ve çalışmayan bir saat vardı.
Annesi gözlerini kapatmış ve başını arkaya yaslamıştı. Koşar adım annesinin yanına gitti. Elinde ise papatya çiçekli elbisesini tutuyordu.
Annesinin kolunu dürttü. Annesi uyanmadı bir daha dürttü ve bir daha. Kadın ilkilerek gözlerini açtığında uyku sersemi ile etrafına bakmaya başladı.
"Anne uyandırdım özür dilerim ama tişörtümü çıkartamadım yardım eder misin?" diye sordu kısık sesle. Aslında bu yaşında bunu yapması lazımdı. Fakat kıyafetleri ona dar geliyordu. Hep kıyafet alma fırsatı olmayınca eskiden kalanları kullanıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÜÇÜK GALAKSİ
Literatura Kobieca-Abi, aile kurgusudur.- Yağmurlu bir gece de annesinin ölümü ile onu sevmeyen babası tarafından sokağa atılan 8 yaşında ki Galaksi'nin hikayesini okuyacağız. Daha annesinin ölümünü sindiremeyen Galaksi sokağa bırakılmanın verdiği acı, onu küçük bir...