Feeling nervous - Sinirli hissetmek
To be worried sick (about someone or something) - (biri/bir şey hakkında) çok endişeli olmak, (biriyle/bir şeyle ilgili) meraktan ölmek
To have butterflies in your stomach - midesinde kelebekler uçuşmak, yüreği pır pır etmek
I had butterflies before the interview.
To get/to be tongue tied - nutku tutulmak
To get worked up(about/over something) - bir şeye canını sıkmak
I was getting worked up.
To tear one's hair out - bir şey hakkında çok endişeli/heyecan içinde olmak, (endişeden/meraktan) saçını başını yolmak
To be on edge - sinirli olmak, endişeli olmakFeeling relaxed - rahat hissetmek
To chill out - sakinleşmek, rahatlamak
To kick back - rahatlamak
To put your feet up - dinlenmek
To let your hair down - rahatlayıp keyfine bakmak, deşarj olmak
To unwind - rahatlatmakFeeling sad - Üzgün hissetmek
To be down in the dumps - çok mutsuz olmak, canı sıkkın olmak
To be down in the mouth - yüzünden düşen bin parça olmak, canı sıkkın olmak
To be/feel blue - canı sıkılmak, morali bozuk olmak, üzgün hissetmek
have mixed feelings (about somebody/something) - (biri/bir şey hakkında) karışık duygular içinde olmak
ŞİMDİ OKUDUĞUN
English with Fi
Ficção Geralİngilizce konuşma, anlama, yazma becerilerinizi geliştirmenize yardımcı olacak paylaşımlar için bu kitaba göz ata bilirsiniz.