Leyla gördüğü manzara ile şok olmuştu adeta. Kafasını kan çanağı gibi olan gözlerden aşağıya eline doğru indirdi. Rakı ve kan karışmıştı. Mustafa'nın bileğinden parmak uçlarından yere akıyordu. Leyla'nın ciğerine ok battı. Hep böyleydi zaten . Ne zaman kıyamadığının başına bir şey gelse böyle olurdu.
Hemen toparladı kendini Leyla Berzan ise Mustafa'nın yanına adımlıyordu. Berzan "İyi misin Mustafa? " diye sordu.
Mustafa ise "İyiyim alkollü olunca bazen kafam gidiyor fazla sıkmışım bardağı, buz bitmiş buz almak için gelmiştim" diyerek açıklama yaptı.
Leyla herşeyi gördü, herşeyi duyduğunu ve bardağı bu yüzden kırdığını biliyordu . Mustafa'yı tanıyordu.
Ama onu ilgilendirmez dedi kendi kendine . O Leyla'ya inanmamıştı. Leyla yanıp kavrulurken görmemişti. Leyla ölürken yoktu. Şimdi kızmaya kiskanmaya hakkı yoktu.
Leyla Berzan'ın karısıydı. Leyla başkasının kadınıydı.. Başkasının kadını..
Oysa ki Leyla'nın tek bir hayali vardı. Mustafa'nın kadını olmak bir ömür onun kokusuyla uyuyup onun gözlerine uyanmak..
Ama hayat Leyla'ya hep olduğu gibi bir tokat daha atmıştı. Sevdasını almıştı ondan.
Berzan "Leyla pansuman yapalım canım kesik derin duruyor" dedi. Leyla sağlık ve ilk yardım konusunda çok iyiydi. Bir çok eğitim almıştı .
Leyla "Berzan sen geç içeri söyle telaslanmasinlar ben halledip geliyorum" dedi. Berzanda kafasını salladı ve gitti .Berzan terasa geçti ve olanları söyledi Zeynep telaslandi ama kan tuttuğu için kalkıp gidemedi. Çünkü Berzan yaranın derin olduğunu söylemişti fakat Leyla'nın eğitim aldığını gerekirse dikis bile atabilecegini belirtmişti. Zeynep bu yüzden biraz rahatlamıştı.
Leyla titreyen ellerle Mustafa'nın kanlı olan elini tuttu ve çevirdi . Avucunda üç büyük cam parçası vardı . Deli gibi kanıyordu. Kafasını kaldırdı ve yüzüne baktı Mustafa'nın. Yeşil ile ela arasi olan gözleri kan çanağı gibi ona bakıyordu. Yaş birikmişti . Gözünde görülen öfkenin arkasında yatan pişmanlığı ve acıyı görebiliyordu Leyla . Kirpiklerinde boncuk gibi bir yaş oluştu Leyla'nın.
Sesi titrek bir şekilde "Banyoda halletmemiz gerek elin çok kötü bütün malzemeler orada" dedi. Kekliyordu sesi çıkmıyordu.
Mustafa o kirpikte oluşan yaştan öpmek istedi ama kıpırdayamadı bile. O daha demin başka bir adamın dudaklarını öpüyordu.
Leyla'sı..
Nazlı Ceylanı..
Sevdası...
Kafasını salladı ve Leyla'nın eline sardığı havluyla onu takip etti .
Ne kadar güçlü dursada hala narin ve kırılgan duruyordu Leyla'sı. Nazlı bir Maral gibi..
Her adımı şiir gibiydi hala.
Banyoya gelmişlerdi.
Burası tamamen Leyla'nın dekorayonuydu belliydi. Buram buram Leyla zevki kokuyordu.
Jakuzinin kenarına oturttu Mustafa'yı ve dolapların birinden büyük bir ilk yardım çantası çıkartarak geldi ve kendide küçük hasır bir tabureye oturdu.
"Canın yanarsa söyle" dedi .
"Tamam" diyebildi sadece Mustafa.
Kavruluyorum Maralım, acıdan nefes alamıyorum demek için neler vermezdi ama tek kelâm dahi edemedi.Leyla çok narin davraniyordu. Yavaşça açtı elini. Kaşlarını çatmıştı, işine odaklanmıştı. Camları dikkatlice çıkardı. Kan çok fazlaydı bütün kesikleri kontrol etti cam parçası kaldı mı diye. Yaralar derindi ama dikişe gerek olmadığını düşündü Leyla. Kanama durması için hafif hafif oksijenli su dökmeye başladı. Yakacakti ve yakmıştı da. Mustafa'dan minik bir inilti çıkmışti. Leyla yerinde hafifçe hopladi ve eline üflemeye başladı. Kıyamazdı. Hiç kıyamamıştı.
Kafasını kaldırdı ve Mustafa'ya baktı. Oda ona bakıyordu.
"biraz daha iyi mi ?" diye sordu Leyla
"İyi " dedi Mustafa.. Kan hafiflemisti.
Batikonla temizleyip sardı Leyla elini.Temiz iş çıkarmıştı.
"Geçmiş olsun dikkat et bundan sonra" dedi
"Elimde olan birşey değildi. Ederim " dedi Mustafa
"Sen geç ben buraları toparlayıp Geliyorum" dedi Leyla .
"Leyla" dedi Mustafa
Öyle bir Leyla demişti ki ilk defa konuşmayı öğreniyor gibiydi. Sesi boğuk ve titrekti.
Leyla ağlamamak için zor tutuyordu zaten kendini. Adını duymasıyla kirpiğindeki bir damla yaş yere doğru firar etti. Gülümseyerek kaldırdı başını
"Efendim Mustafa " dediMustafa'nın da dolan gözlerinden bir damla yaş firar etmişti. O akan yaşıyla gülümseyerek ona bakması Mustafa'nın acısını dağlamıştı.
"Teşekkür ederim" diyebilmişti sadece ve cevap beklemeden arkasını dönüp çıktı banyodan..
Leyla'nın dizleri artık Leyla'yı tasımıyordu..
Ağlıyor ve ortalığı toparlıyordu.. elini yüzünü yıkadı ve aşağı döndü.Aşağıda koyu sohbet devam ediyordu.
Baran abim Azad ile Berrenin düğününe mutlaka katılacaklarını Mardin düğünü nasıl olur göreceklerini söylüyordu.Rozalin Kınada hepimiz yöresel giyinecegiz Zeynep abla sende Mustafa abi sende dedi .
Zeynep sevinmişti onayladı Mustafa ise gülümseyerek "Tabiki abicim sen mutlu olup böyle şakiyacaksan ben herşey giyerim" dedi .
Herkes gülmüştü.
Saat sabahın 3 üne geliyordu..
Mustafa biz kalkalım artık demişti ama Alkol çok fazlaydı.
"Hayır" dedi Leyla net bir şekilde.
Herkes şaşırmıştı.
"Çok fazla alkol aldik saat sabahın üçü bu kadar alkolle araba kullanmayın burası çok büyük hepimizi alacak kadar " dedi ve güldü . Berzan'da "Benim biricik hatunum haklı. Bu halde olmaz Allah korusun kaza bela olur buradasınız bu gece" dedi ."Tamam" dediler Mustafa ve Zeynep bir ağızdan .
Ben size odanızı göstereyim dedi Leyla .
Önden gidiyordu. Kendi odalarinin karısı daki oda boştu orayı verecekti . Odaya girdi ve "Buyrun burası odanız, içeride banyo ve kullanabileceğiniz ihtiyacınız olan herşey var" dedi ve çıktı.Leyla için çok zordu. Sevdiği adamı başka bir kadınla aynı odaya bırakıp çıkmak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DOLUNAY
RomanceEge'den Mardin'e uzanıyordu Leyla'nın Hikayesi.. "-Uçurumun kenarındaydım. Normalde kenarından bile bakmaya cesaret edemeyeceğim boşluğa kendini kaz tüyü yatağa bırakır gibi bırakacaktım. Bu ihaneti bitireceğim.