Seok Jin"Teşekkürler Joon." Günün sonumda Namjoon beni evime bırakmıştı. "Önemli değil bebeğim." Dudaklarıma bir öpücük kondurdu. Ona gülümsedim. Durumunuz gerçekten garipti asıldan. Onu hala affetmemiştim. Ama beni öpmesine izin veriyordum. Hatta bu gün az kalsın seks bile yapıyorduk.
*Flashback
Namjoon Jin'in kapıyı açmasıyla kendini içerideki koltuklardan birime atıp aletini okşamaya başladı. "J-jin bana ne yaptığını görüyor musun?" Namjoon gözlerini kapamıştı. Jin gülmemek için kendini zor tutuyordu. "Özür dilerim Joon." Jin yavaşça Namjoon'a yaklaşıp onu koltuğa yatırdı ve üstüne çıktı. "Jin.. öp beni." Kin şaşkınca Namjoon'a baktı. "Henüz seni affetmedim Joon!" Namjoon Jin'e bakıp göz devirdi. "Jin sadece öp gerisini ben yaparım!"
Jin yavaşça Namjoon'un dudaklarına eğildi ve üst dudağını emmeye başladı. Namjoon'da Jin'in alt dudağını emiyordu. Jin'in eli arada bir Namjoon'un penisine baskı yapıyordu. Namjoon'un inlemesi onu deliye çeviriyordu.Jin hızlıca Namjoon'un tişörtünü çıkardı ve boynunu emmeye başladı. Ne ara oldu bilmiyorum ama Jin en son kendini Namjoon'un göğüs ıçlarını ısınırken buldu. Kendini geri çektiğinde Namjoon'a baktı. "Tamam bu kadar yeterli. Gerisini ben yaparım."
*Flashback end
Arabasına binip uzaklaşmasını izledim. Ne ara ona bu kadar kapılmıştım? Bunun bir oyun olacağından çok korkuyordum. Beni kandırıp ona nasıl bağlandığımı yüzüme vurmasından klorluyordum. Ama hareketleri fazla samimi geliyor du. İçimde bir yerde birisi ne kadar ona güvenme diye bağırsa bile bunu yapamıyordum. Yüzüme küçük bir gülümseme kondurdum ve eve girdim. Yatağa yatmadan önce üstümü değiştirdim ve yatağa öyle yattı. Hava sıcak olduğundan altımda short ve üstümde de short tan biraz daha uzun bir t-shirt vardı. Yatağa yatarak üstümü örtmeden uyumaya başladım.
Tam dalacaksan aşağıdan bir kaç ses gelmeye başladı. "Ne oluyor akşam akşam?" Elime hemen yatağımın yanındaki komidinin üstünde duran vazoyu aldım ve yavaş adımlarla aşağı indim. Ses mutfaktan geliyordu. Mutfağa gittiğimde karşımda gördüğüm hırsız ile şok geçirdim. Elimdeki vazoyu masaya bırakıp yavaşça ona yaklaştım. "S-sen de kimsin?" Hızla bana döndü ve beni süzerek bir küfür bastı. "Hassiktir!" Gözleri bacaklarımda kalmıştı. "Sen de kim-" ben daha lafımı bitiremeden eliyle ağzımı kapadı ve duvar işe arasına aldı. Eli hem bacak aramda hemde kalçamda geziniyordu. En sonunda eli short umun içine gitti. Oradan da boxer'ımın içine gidip kalçamı iyice sıkmaya başladı.
Ben ne kadar ondan kaçmaya çalışsam bile imkansızdı. "Bana bak! Eğer bağırmaya devam edersen seni şurada sikerim tamam mı?" Ben hala ondan kurtulmaya çalışırken birden short um ve boxer'ımı indirdiğini hissettim. Şu an hiç tanımadığım biri tarafından taciz ediliyordum.. Eli ile penisimi tuttu be sıkmaya başladı. Korkuyordum. Onu üstümden itip bir tokat ettım ve elimde açıkta kalan kısımlarımı kapamaya çalıştım. Ama kısa sürede kendine geldi ve beni bileğimden tutup koltuğa yatırdı. -daha çok fırlattı- üstümdeki uzun t-shirt'de çıkardı ve sırıtarak bedenimi süzmeye başladı. "Sevgilin çok şanslı. Ama taciz edilen biriyle artık sevgili olmak ister mi o kısmını bilmem?"
Ona korkuyla bakıyordum. Birden kendi üstündeki bütün kıyafetleri bir kenara attı be direkt
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝓗𝓪𝓽𝓪𝓵𝓪𝓻ı𝓷 𝓽𝓪𝓽𝓵ı 𝓫𝓮𝓭𝓮𝓵𝓲 『𝕹𝖆𝖒𝖏𝖎𝖓』
FanfictionJinnie: Neden gittin Namjoon? Ah! Doğru ya sen bana hiç gelmemiştin zaten. NamNam: Jin Hyung... Lütfen git! Artık beni unut! Eğer böyle yapmaya devam edersen bu hem senin hemde benim içim daha zor olucak... Lütfen git... Jinne: Peki... Ama son olar...