Beni kurtaran erkek geldi. 'Kahraman bey?' dediğimde gülümsedi. Çenem sızlıyordu. Çenemde yara izi vardı. Erkek gülümseyerek yaklaştı. Ben ne yaptığını anlamadan o yüzüme yaklaştı. 'Senin kahramanınım' dedi ve çenemdeki yaranı öptü. Gözlerim irileşti. Geri çekildiğinde çenemdeki sızı gitti. Elimle çeneme dokunduğumda yaranın yok olduğunu ve çenemin kusursuz olduğunu hissettim.
Uyanip gözlerimi ovuşturdum. Rüya mi görmüştüm. Gerçek gibiydi. Aynaya geçtim. Çenemde hâlâ yaram yokluğunu bildiriyor. Gerçekten nasıl oldu bu? Kapıyı açtım ve odamdan çıktım. Doğrusu evden çıkıp yine o erkeği görmek isterdim. Bana iyi davranan tek kişi oydu. Kahraman bey....
Çığlık sesi kulağımın pasını sildi. Annem deli gibi bağırıyordu. "Noldu?" Dediğimde eliyle kalbini tuttu. "Aniden çıkılır mı? Cin geldi sandım. Tabi çirkinliğin sağolsun" dediğinde ofladım. Babam bana göz kırptı. "Hadi dışarı çık daha da çirkinleş" dedi ve gülmeye başladı. Sinir kafamı vurdu. Kapıyı açıp dışarıya çıktım. Kapıyı sertçe kapattım. Evden uzak yere gitmek istedim. Koştum.
Görüş alanım bulanıklaştı. Hıçkırarak ağlamaya başladım. Bilmiyorum, hassaslaşmıştım. Kalbim acıdı.. Tutamıyorum kendimi.
Birine çarptım. Ah yüzüm.. Gözlerimi kırpıştırarak araladım. Kahraman bey.... Çok yakındık. Parmak boğumlarıyla yüzümdeki gözyaşlarımın yolunu kesti. "Neden ağlıyorsun garip çocuk" dediğinde aklıma yaralarım geldi. Ben evden böyle çıkmıştım. Yaralarımı saklayamadım..
Geri gideceğim sırada beni kendine çekti. Böylece göğüslerimiz çarpıştı. Ağzımdan küçük bir inilti fırladı. "Nereye?" Dediğinde seslice yutkundum. Başımı önüme eğdim. Eliyle çenemden tutup ona bakmamı sağladı. "Saklanmadan daha da güzelsin" dedi ve yanağımı okşadı. Nee!!!?!? Güzel mi!? Ben mi!? Ah hayır gerçek olamaz!
"Ka-kahraman bey.." dedim ve yutkundum. "Garip çocuk, saklanmana gerek yok" dediğinde hıçkırdım. Kalbim çok acıyor... Burnumu çektim ve ona baktım. "Gerçekten" dediğinde gözlerimi sımsıkı yumdum. Gözyaşlarım beni yarı yolda bıraktı. Ah hadi ama!
"Ağlama, tamam bir şey demedim" dedi ve yüzümü avuçları arasına alıp alnımdan öptü. Gözlerimi açtığımda geri çekilip gülümsedi. Ağzım açık kaldı. Alnımdan öptü... Alnımda iğrenç yara vardı.. "Ya-yapma" dediğinde iç geçirdi. "Güzellik karşısında dayanamadım" dediğinde şok yaşadım. Şaka mı bu!? Güzellik nerede ben nerede..
Göğsünden itekleyip temasımızı kopardım. Yakınlık bana göre değil. "Gi-gitmeliyim" dediğimde ofladı. "Yine mi kaçacaksın benden?" Dediğinde dinlemeyip koştum. Uzaklaştım. Gideceğim yer yok. Kahraman bey olsada borçlu olsam da yakın olamam. Güvenemem..
Sevdiğim sahile geldim. Sandalyeye oturdum. Uzaktan çoğu kişi kahkahalar ata ata geliyordular. Ben yaralarımı saklamalıyım. Ayağa kalkıp gideceğim sırada biri beni kolumdan çekti. Suya düştüm. Suyun içinde bence kahraman bey. "Şshh" dedi ve beni kendine çekti.
Sakin olmam için bana işaret verdi. Ben suda nefes almakta zorlanıyordum. Ama o gayet memnun. Ay nefes alamıyorum. Omuzlarını sıktım ve başımı geriye attım. O da anlamış hızla beni kendiyle yukarıya çekti. Hava aldım ve öksürdüm. "Gittiler" dedi ve gülümsedi. Suyun üstündeydik şimdi.
Bel boşluğumdan hâlâ tutuyordu. Diğer eliyle alnıma yapışan saçlarımı geriye doğru itekledi. Ona baktığımda gülümsedi. Suya girdiğimiz zaman her zaman yaralarım acır. Babam yüzüme tokat attığı için kızarmıştı. Kızartı bile geçmiyor Tanrı aşkına! Sızladı. Kahraman bey benim elimi yanağımdan çekti ve yanağımı öptü. Ah ölüyorum!
"Acıttıysa geçer" dedi ve bana göz kırptı. Aval aval ona baktım. Beni kucağına götürdü. Sudan çıktı ve beni hafifce sandalyeye oturttu. O da yanıma geldi. "Teşekkür ederim kahraman bey" dediğimde başını salladı. "Adım Taehyung" dedi ve gülümsedi. "Ama bana kahraman bey dediğinde seviyorum" dedi ve bana sarıldı. Şok üstüne şok yaşadım. Neden sarıldı ki?
Geri çekildiğinde saçlarımı okşadı. "Senin adın ne?" Dediğinde sessizliğimi korumayı kesip dudaklarımı konuşmak adına araladım. "Jungkook.." dedim ve iç geçirdim. "Ama garip çocuk de..." Çekinceyle dedim. Tabi kabul etmesini bekleyemem bunlar bana göre fazla ama yinede dedim. Beni reddederse anlarım. Burnumdan öptü ve başını olumlu anlamda salladı.
"Tamam garip çocuk" dedi ve ayağa kalktı. "Hadi evine git, üşüteceksin" dedi ve elini uzattı. Elini tutmadım. Kendim ayağa kalktığımda uzattığı eliyle ensesini kaşıdı. "Hoşçakal garip çocuk" dedi ve bana sarıldı. Ben de dayanamayıp sıkıca ona sarıldım. Gözlerim huzur içerisinde kapandı.
***
Eve gelip dolabımdan giysi alıp üstümü değiştirdim. Aynaya geçtim ve kendime baktım. Hapşurdum. Burnumu çektim. Aynadan dikkatle kendimi izledim. "Gerçekten de güzel miyim?" Kendi kendime konuştum. Sonra bir şey dikkatimi çekti. Yüzümdeki kızartı, alnımdakı yara, burnumdakı küçük sıyrı.. Artık hiç biri yoktu. Bu nasıl bir mucizeydi. Artık gerçekten de insan gibi iyileşiyormuydum?Artık kusursuz yüzüm vardı. Çok sevindim. O yüzden mi bana güzelsin dedi? Yaralarım yoktu. Ama belim, karnım, kollarım, ayaklarım, dizlerim, onlardakı yara taptazeydiler. Bana uyar. Yüzüm kusursuzdu. Böylece beni reddetmezler. Yerimde zıp zıp zıpladım. Yaşasın!
Hapşurdum. Ay kafam feci ağradı. Sıcak ve soğuk bastı. Galiba ateşim kalktı. Yatağa geçip dinlendim. Pikeyi çekip kafama kadar örtüyü. Çok soğuk!
Annem ve babam benimle ilgilenmiyordular. Odama bile girmediler. Kendim kalkamayacağım, mecalim yok. Bitkin düşmüştüm. Kapımı çaldılar. Umrumda değildi. Ailemin yardımına ihtiyacım yok!
Kapı açıldı. Ben pikenin içindeydim. "Jungkook?" Adımı işittiğim an dudaklarımı araladım. "Yardımınıza ihtiyacım yok!" Dediğimde dudaklarım titredi. Donuyordum! "Garip çocuk benim" dediğinde kalbim sanki durdu. Öfkem uzaklaştı. Kahraman bey? Odamdamıydı? Bu bir rüya olmalıydı. Pikemi açtı. "So-soğuk!" Dediğimde pikeni karnıma kadar açtı.
"Ka-kahraman bey odamda-" sözümü kesti. "Seni göremeyince endişelendim. Garip çocuğum nerede dedim" dedi ve gülümsedi. Ah sözleri çok güzel.. "Annen ve babana ayak bastım izin zor da olsa aldım. Önemli olan şimdi yanındayım" dediğinde kalbim eridi. Benim için gelmişti. Beni düşüyordu.
Elini alnıma koydu. "Ateşin var! Yanıyorsun garip çocuk!" Telaşla dediğinde başımı onu onaylarcasına salladım. Ölüyorum ben kahraman bey. Başını eğdi. Dudaklarıma kaçamak bir öpücük kondurduğunda gözlerim irileşti. Ağzım açık kaldı. "Bu öpücük değil" dediğinde kaşlarımı çattım. Ne yani?
"Yüzündeki yaralar neden yok oldu biliyor musun?" Dediğinde sessizliğimi koruyup onu dinledim. "Ben araştırdım, yaralarını öptüm. Onlar şimdi yok. Hastalığın geçmıycekti, öpmeliydim. Şimdi kısa sürede iyileşeceksin" dedi ve gülümsedi. Ben şok üstüne şok yaşıyordum. Demek yaralarım öpücükle iyileşti. Birisinin öpücüğü lazımdı. Gerçektende Taehyung kahramanımdı.
"Kahramanım bey" dedim ve oturup ona sarıldım. Benden iğrenmeyip, tiksinmeyen kurtarmaya gelen tek kişi beni şimdi iyileştirmeye gelmiş. Gözlerim doldu. Bana karşılık verip sarıldı. Başımı onun omzuna koydum. Eliyle sırtımı sıvazlıyordu. Acı içerisinde inledim. Ah yaram!
"Yaraların çok olmalı" dedi ve geri çekildi. Tanrım benim diğer yaralarımı öperse tenim karıncalanır. Hem utancımdan yerin dibine girerim. Ama yardımına ihtiyacım vardı. Dile getirmeye cesaretim yoktu. Taehyung bana göz kırptı. "Başka sefere söz o yaralarını öpeceğim" dediğinde yutkundum. Başka sefere dediyse sebepi vardır.
Öperse.. Neler olacağını düşünmek beni korkuttu. Sakin ol Jeon sadece yaralarını öpüp iyileştirecek. Başka bir şey yok. Sevişme ve ya sikilme değil. Tabi ki öyle değil. Sakin!
Çok güzel Jungkook özel biri. Taehyung onun için kahraman gibi görünüyor. Taehyung Jungkook'a yardım etmek istiyor. Yeni bölümde Taehyung tarafından da yazacağım. Görüşmek üzere öptüm<3
-Zeynep
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KİSS HEALS•TAEKOOK+18
DiversosKahraman bey garip çoçuğun yaralarını öperek iyileştirir. Semetae Ukekook Minific/ Başlangıc tarihi:19.08.2022 Bitiş tarihi:11.09.2022