Alman İmparatorluğu × Osmanlı İmparatorluğu {1}

1K 53 310
                                    

(Başlamadan önce... Alman İmparatorluğu'nu dikdörtgen olarak düşünmeyin amk o da diğerleri gibi. Ve yorum yaparsanız gerçekten çok mıtlu olurumm.)

~01:12~

~3.şahıs anlatım~

O gece tüm ikincin katın odalarını su bastığı için ülkeler ya ana salonda sabahlamaya çalışıyor, ya da kendilerini odasına davet edenler ile beraber gidiyorlardı. O gece Osmanlı da ana salonda sabahlamaya çalışanlardan biriydi. Bir yandan kendisini bu kalabalıkta oturacak yer bulduğu için şanslı sayarken bir yandan, uykulu olduğu için, kafasını yanındaki Bizans'ın omzuna düşmesini engellemeye çalışıyordu. Bizans her ne kadar bunun bir sorun olmadığını ve o şekilde orada uyuyabileceklerini söylese de (kendisinin de gözlerinden uyku akıyordu) Osmanlı rahatsızlık vermekten çekindiği için her seferinde özür dileyip bu durumda ona oldukça cezbedici gelen bu teklifi reddediyordu. Daha sonra bu duruma son vermek için yavaşça elini koltuğun köşesine koyup çenesini üstüne koydu. Tam orada uyuyacakken ise Bulgaristan arkadan ona yaklaşıp omzuna dokundu ve bu Osmanlı'nın irkilmesine sebep oldu.

Bulgaristan; Özür dilerim, korkuttum mu?

Osmanlı arkasını dönerek Bulgaristan'a baktı.

Osmanlı; Ah, elbette hayır... Sende mi dışarıda kaldın?

Bulgaristan gülümseyerek başı ile olumlu anlamda onayladı ve Osmanlı kolunu çekince koltuğun köşesine oturdu.

Bulgaristan; Aslında Avuturya-macaristan beni seve seve ağırlayabileceğini söyledi ama, rahatsızlık vermekten ne kadar korktuğumuz en iyi sen biliyorsun bu nedenle , kabul etmedim.. Buna rağmen hâla ana salonu, koridora bağlayan kapıda beni bekliyor- bu yüzden kendimi kötü hissediyorum çünkü saat oldukça geç.. Eh-

Osmanlı dikkatlice Bulgaristan'ı dinledikten sonra tip tip ona bakmaya başladı. Evet ikisi de rahatsızlık vermekten nefret ederdi ama bu durumda gerçekten bunu düşünemiyordu bile. Uykusuzluğa karşı gerçekten çok dayanıksızdı ve bu özelliğinden nefret ediyordu. Daha sonra Avusturya-Macaristan'ın beklediği kapıya baktı ve onu görünce tekrar Bulgaristan'a döndü.

Osmanlı; Emin ol seni almadan buradan gitmeyecek, ve rahatsızlık vermeyi böyle bir durumda düşünmenin ben bile tavsiye etmiyorum- çünkü bu bana söylenmiş olsa kesinlikle gitmiştim. Aslına bakarsan kimin yakasına yapışabilirim diye düşünmüyorum da değil.

Osmanlı bu söylediğine gülünce Bulgaristan da ona katıldı ve bir süre sonra kollarını kavuşturarak ciddyetle kapının önünde kendisini bekleyen Avusturya-Macaristan'a baktı.

Bulgaristan; Eğer sen bile bunu söylüyorsan..

Osmanlı; Söylüyorum çünkü uykusuzluğa dayanamıyorum-

Bulgaristan, Osmanlı'ya dönerek inanamamış gibi baktı.

Bulgaristan; Ciddi misin? Uykusuzluğa dayanamıyor musun? Oh, emin ol ne kadar düşünürsem düşüneyim bunun zayıf bir noktan olduğunu düşünemezdim.

Osmanlı gülümseyerek Bulgaristan'a baktı.

Osmanlı; Eh- evet bunu kimse-... Yani senden başka kimse bilmiyor. Ama bu teklifi tekrar düşünmeni tavsiye edeceğim çünkü bir kez daha reddedersen Avusturya-Macaristan'ın peşine ben takılacağım.

Bulgaristan bunun üzerine kıkırdayarak ağızını elı ile kapattı ve hafifçe esnedi.

Bulgaristan; Tekrar düşündüm de bu teklifi reddetmek aptallıktan başka bir şey değil- yani sana kolay gelsin.

☁︎ 𝐆𝐞𝐛𝐨𝐫𝐠𝐞𝐧𝐡𝐞𝐢𝐭 ☁︎〢𝐂𝐇Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin