Merhabaaa,yorumlarınızı ve oylarınızı eksik etmezseniz çoook sevirim:)
Çok uzatmadan bölüme geçeyim^-^
Gözlerimi açtığımda her yer karanlıktı. En son ne olmuştu böyle? Kendimi çok kötü hiss ediyordum,sanki hasta gibi,yorgun,çaresiz.
En son hatırladığım kadarıyla arabadaydım ve nasıl kurtula bilirim diye düşünüyordum. Sonra önümüzü bir araç kesti. Durduk... Silah sesleri vardı zaten... Metin ve Mert arabadan indiler. Sonra arabanın kapısı açıldı ve ben daha kim olduğunu bilemeden ağzım kapatıldı. Sonrası karanlık zaten.
Etrafıma baktığımda yine tanımadığım başka bir odada olduğumu gördüm. İçeride bir kapı daha vardı. Ve kızılı renginde oda ,her yerde aynı renk tonlarına sahip biblolar,kitaplar,tablolar vardı. İşin ilginç yanı kitaplar bile sanki özenle bu renklerde seçilip yerleşdirilmişdi.
Etrafı gezmek için kalktım. İçerideki kapıdan girdim. Tuvalet ve yine lüks bir banyo. Dışarı çıktım, pencereden dışarı baktığımda 50ye yakın kişi olduğunu gördüm. Ömrü hayatımda görmediğim kadar adamı bir arada gördüm şu iki günde.
Kapi açıldı,içeri 20li yaşlarda bir erkek girdi. İyide, ben bunu tanıyordum. Zaten ilk bu beni kaçırmıştı. Ve ben kaçtığım zaman da basıma gelmeyen kalmadı... Elinde tepsi vardı. Saçmalık,önce kaçırıyorlar sonra sanki misafirliğe gelmişim gibi davranıyorlar. Ama bu Metin değildi. Ya o,ya da görevli kadın gelmeliydi.Kesin burası başka bir yer ve ne olduysa o baskında oldu.
"Ezgi!"
Adımın cağırılmasıyla irkildim. Bir dakika bu adımı nerden biliyor??
"Pardon?"
"Gel,hadi yemek ye"demesi üzerine ben"Burası neresi?"diye bir soru yöneltdim. O yavaş adımlarla bana yaklaştı. Başını boyun girintime koyup konuşmaya başladi"Emin ol,en güvenli yerdesin şu an"demesiyle birlikte ellerimle göğsünden ittirdim. Anlık beklemediği için sendelesede hemen geri gelip belimden sıkmaya başladı.Sıkmasıyla birlikte ağzımdan tiz bir ciğlik kaçtı. Ani bir korkuyla yüzüme bakıp "noldu?" dedi? Karnım ağrımıştı. Ne söyleyecektim ki şimdi? Gerçi ben bir şey demeden,refleks olarak gozu aşşağı indi. Ve benimde... Aman Tanrım!! Karnım kanıyordu." Siktir! Çok aciyor,ahh" dememle birlikte kucağına aldı. Ve yatağa yatırdı. "Beni burda bekle,ben hemen gelirim."diyip çekip gitti. Lanet olsun,karnım çok ağrıyor. Cehenneme kadar yolu var. Hepsi onun yüzünden ne diye sıkıyorsan narin vücudumu? Offff
Ve geri geldi. Yanında birisi daha vardı. Gelip konrtol etmeye başladı. Pansuman yapıcaktı büyük ihtimal. Sanki yetmiyormuş gibi... E ama bu da çok acıyor. Yüzümü buruşturmamla birlikte gelip elimi tutdu. "Merak etme birtanem,geçicek" diye teselli etmeye başladı. Amk beni teselli kurtarmazki...
Daha sonra işini bitirip gitmişdi. Ben de yataktaydım. Birden"Sen kimsin?" diye bir soru yöneltdim. "Ben kimim... güzel soru:). Ama maalesef cevap yok" diyince,"o ne demek ya,bal gibi de cevap vereceksin. Ben burda babamin hayrına kalmıyorum. Süs bebeğimiyim ben. Elden- ele.."diye diklendim."Hayır,benim bebeğimsin" lafını duymamla az daha cinnet geçiyordum. "Ya Sabrr,birisi zorla dokunmya çalışır,diyeri zaten ohooo çoktan sahiplenmiş. Bir salın beni ya" "Ne zorla dokunması ya,ne diyorsun sen? O piç kurusu sana bir şey mi yaptı?" "Karnımdakinden yeterince belli olmuyor mu?" " Sahi bu.. bunu o mu yaptı. Ben onu doğduğu güne pişman etmezsem varya,ben de Yağız değilim" "Aha! Söyledin!Demek o Yağız sensin öylemi?" "O Yağız derken?İsmimi ne cok duymuşsun" diyip kahkaha attı. "Halimden komik birşey olduğunu mu çıkardın yani? Salak! Hepsi senin yüzünden oldu işte" "Biliyorum,ve hepsini düzelticem,emin ola bilirsin" " Ya kardeşim sen manyak mısın? Sanki iyi bir şey olmuş gibi'biliyorum' ne demek yaaaa" 'Biliyorum' biliyorum demek.Şimdi yemeğini ye. Sonra da yat, dinlen. Biliyorum,zor bir gün geçirdin." "İyi 'boloyorson' ama ben yemicem. Ne malum zehir koymadığın?" Gülmeye başladı. Komik olan ne... "Ne zehiri güzelim. Dalga mı geçiyorsun? Hadi ye." diyip kaşıkla çorba içirmeye başladı. Başta tereddüt içinde kalsam da sonuçta acından gebermek gibi bir planım olmadığından yemeye başladım. Resmen yemek yediyor bana. Bunun amacı ne?
