...

17 0 0
                                    

Günler geçmek bilmiyor. Canım acıyor. Aklımdan bir an bile çıkmıyor. Beni sevdiğini hissederken meğer hiç sevmemiş. Oysa ben ona ömrümü bile adayabilirdim. Canımı verebilirdim. ömrümü ona feda edebilirdim.en önemlisi çook sevebilirdim. Sevdimde,seviyorumda, sevicemde. Beni bir başıma bırakıp gitmesine rağmen. Nefes almayan cansız bir beden gibiyim. Oysa iki can birden taşıyorum. Hayatımın sonu ve başlangıcı arasındayım. Bana en büyük hediyeyle attığı kazık... Düşerken belimden tutması aklıma geliyor. Sinemada çıkma teklifi. Doğum günümdeki sex. Haftalarca aynı evde bir karı koca gibi yaşantımız ve tabiki son kavgamız... Sevdiğim adamın beni bırakacağını aklıma getirmezken kendimi günler sonra ayrıldığımız bu koltukta bulmak... Hayatımın en kötü dönemi. Annemle babamın cenazesinde ne hissettiysem aynısını hissediyorum. Bir sevgiliden daha öndeydi. Bir eş gibiydi. Çocuğumun babası. Ama tabi o istemedi baba olmayı. Ben ne yapacağım şimdi? Tek başıma nasıl büyüteceğim bu bebeği. Allah' ım sen yardım et. Dayanma gücü ver bana.
Kapı çaldı. Kapıya kadar kalkıp yürüyecek dermanım yok. Halim yok. İsteğim yok. Ama bakıcam ne yazık ki hayat devam ediyor. Kapıya doğru yürüdüm. Kapıyı açtım. Gelen Seda. Gelmesi beni o kadar mutlu ederdi ki gelmesine zerre sevinmedim. Beni böyle görmesini istemiyorum. " hoşgeldin" dedim ve yavaşça salona doğru ilerledim. Sedayı beklemedim bile. O kadar bitkinimki o kadar sıyırcak derecedeyim ki gene aklıma geldi. Günlerdir aklıma geldikçe bıkmadan usanmadan defalarca durduraksız ağladığım o kavga... Gözlerim kıpkırmızıydı. Salona girdim. Aklıma geldiği gibi yaşarmışcasına deli gibi hızlı hızlı kalbim atıyor canım deli gibi berbat bir şekilde yanıyor. Gözümden yaşlar gene akmaya başladı. Kalbim daralıyor. İçimden defalarca çığlık atmak gelsede atamadığım o çığlığı artık dayanamayarak nefesim kesildiği anda en kuvvetli bir şekilde atmaya başladım ve " yeterrrrrrrrrrrrrr..." Diye bağırdım. Doldum taştım artık dökmek istiyorum defalarca " yeterrrrr... Yeterrrr... Yeterrr... Yeterr...yeter... Yeter..." Diye gücüm bitene kadar kriz geçirene kadar delicesine bağırmak isterken ben sadece o kadar bağirabildim. Gücüm o kadar kaldı. çöktüm yere ve içim yana yana sesim çıkabildiği kadar... Seda " ne oluyor sana? Neden böylesin? Niye ağlıyorsun? Anlatsana" diye durduraksız konuşuyor ama cevap bile veremiyor.. ağladıkça nefesim daralıyor. Azalıyor. Nefes alamıyorum. ölüyorum. Her taraf kararıyor. Başım dönüyor ve ben yaşadığım bu en büyük haksızlığımla gözlerimi günler sonra ilk defa kapatıyorum.
...
" iyi misin canım?"
" değilim. Nerdeyim ben?"
" kriz geçirdin. Hastaneye getirdim seni o kadar çok içten ağladın ki... Ne oldu sana Aysu. Niye bu haldesin.."
" hayatıma biri girdi... Birinde çıktı." Dedim. o kadar anlamlı söyledim ki. Seda hemen anladı...
" canım benim yaa..." Dedi ve sarıldık. Artık ağlamaya yaş kalmamıştı. Sadece damlacıklar akabildi. Doktor geldi. çıkabileceğimi fakat bir psikiyatriste gitmem gerektiğini gitmezsem böyle bebeğimin düşebileceğini söyledi.
" görebilir miyim onu?" Dedim. " tabiki hem ne kadarlık olduğunu öğreniriz." " tamam." Ultrasonun bulunduğu odaya doğru ilerliyor heyecanlıyım. Birazda korkulu. Odaya girdik o bilmediğim sabun gibi birşey sürdü karnıma. Sonra ultrasona bağlı o cihazı karnımın üstüne bastırarak gezdiriyor. " aaa bu baya bi büyümüş. 3.5 aylık gibi görünüyor. 1 2 haftaya cinsiyetide belli olur. Dur birde kalp ritmini dinleyelim.." hissediyorum. Bebeğimin kalp ritmini duyuyorum.. çok güzel... Allah' ım.. yaşama sebebim kalmadığını düşünüyordum... Taki bu sesi duyana kadar.
" çok güzel." Dedim. Ve doktorda bunun üzerine" psikiyatriste ihtiyaç kalmadı sanırım.." dedi gülerek.. bende güldüm. Günler sonra ilk defa. Birbirimize bakarak güldük. Sonrada " haftaya yada sonra ki hafta gelirsin cinsiyetini söylerim." Dedi. Bende " tabi tabi " diyerek dışarı çıktım. Seda dışarda bekliyormuş beni. " sevincini paylasabilir miyim? Bebeğinizin teyzesi olarak? " dedi. Güldüm " tabiki" dedim. " evet artık çıkabilirsiniz. Yemenize icmenize dikkat etmelisiniz. Hemde cok Dikkatli olmalısınız. Mide bulanmalarınız aşırıysa bir ilaç verebilirim." Dedi doktor. " ayy yok o kadar fazla degil 2 3 günde bir oluyor." Dedim." Tamam. O zaman geçmiş olsun haftaya bekliyorum." Dedi. Eşyalarımı aldık. Masrafları ödedik. Hastaneden bir taksiye atladık eve geliyoruz. Yeni bir hayat beni bekliyor.
...
Günler ne kadar çabuk geçiyor. Bir hafta geçti bile. Yarım saat sonra bebeğimin cinsiyetini öğreneceğim.
Hastaneye gidiyorum. Karnım büyümeye başladı artık belli olmaya başladı. Acaba kız mı erkek mi? çok merak ediyorum. Neyse dakikalar kaldı.
Hastaneye girdim. Doktoru ararken arkamdan "AYSU hanım" diye dokundu omzuma. "Ahh bende sizi arıyordum. Kontrole geldim. Cinsiyeti için" dedim. Ultrason odasına doğru ilerledikçe heyecanım kat kat artıyor.
" çok sağlıklı bir kız olacak. Ona çok iyi bakıyorsunuz." Dedi.
Bir kız. İnanmıyorum çok şaşkınım. Ona herşeyin en iyisini alacağım. Hastaneden çıkınca kendimi hemen bir bebek mağazasına attım. Çok şey var ve hepside muhteşem. Zıbınlar, elbiseler ,pantolonlar ,kazaklar,bluzlar,ayakkabılar ,tokatlar hepsi birbirinden şirin.. Bir çocuğum olacağı için çok mutluyum. Ama keşke Emir' de olsaydı.

AŞKTAN KALANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin