3

99 15 46
                                    

(medya Seung'un giydiği kıyafet)
(sanirim medyada gozukmuyo, gozukuyorsa yazar misiniz)

(medya Seung'un giydiği kıyafet)(sanirim medyada gozukmuyo, gozukuyorsa yazar misiniz)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Saat akşam 8'e gelirken kapı çaldı. Seungmin hızlıca açınca arkadaşı içeri girdi. Ayakkabasını çıkarmadan diğerini beklemeye başladı.

Telefonunu, cüzdanını anahtarını ve birkaç eşyasını aldı. Üzerini sıkı giyindiğini düşündüğü için ceket almaya gerek duymadan çıktı.

Otobüs durağına doğru yürürken sohbet etmeyi de ihmal etmedi ikili.

Kasım ayının başında olduklarından hava yavaş yavaş soğumaya başlamıştı. Nefes aldığında akşamın hafif soğuk kokusunu alınca  Seungmin zarif gülümsemesini, yollara, ağaçlara, etrafta yürüyen birkaç insana sundu. Kalabalık olmayan ara sokaklardan geçerken arada esen hafif rüzgarda huzur bulduğunu hissetti.

Otobüs kalabalık olduğundan konuşmaya çok yeltenmediler. İnince Jisung söylenerek konuşmaya başladı.

"Gördün mü arkamdaki adam bana tecavüz edicekti az kalsın. Kurtulduk sonunda."

"Bu saatte otobüse binmek hataydı."

"Of taksilerde çok pahalı tutuyor. Dönerken araba kullanamayacağımızdan başka çaremiz yoktu. Neyse gel girelim."

Daha önce de geldikleri küçük mekana girer girmez gördükleri Beomgyu'nun yanına yaklaştılar.

"Seungmin Jisung hoşgeldiniz~"

Beomgyu ile selamlaşınca masaya doğru ilerlediler.

"Seungmin-ah niye mesajlarıma cevap vermiyorsun? Miyeonla size gelip kahve içmek istiyorduk."

Kendisine sarılan Jisu'ya direkt karşılık verirken konuştu.

"Cevap verdim ben görmeyen sensin tch tch."

Yalandan trip atarken güldüler. Seungmin tabii ki olayın 'kahve içmek, görüşmek' olmadığının farkındaydı.

Bu güzel bir dedikodu olduğu anlamına geliyordu ve şimdiden çok merak etmişti.

Miyeon ve Jisu en yakın arkadaşlardı. Ortaokuldan beri hiç ayrılmamışlar o yüzden çok yapışık bi ilişkileri olsa da sürekli tartışırlardı.

Üniversitede Jisung ve Seungminle de yakınlaşınca tatlı bir arkadaş grubu olmuşlardı. Yer yer başkalarıyla olsalar da bu dörtlüyü sürekli bir arada görmek mümkündü.

Beomgyuyla öpüşen Yeonjun'u görünce hemen iğrendiklerini belli eden ifadeler ve sesler çıkardılar.Yeonjun ve Miyeonla olan kısa selamlaşmanın ardından Beomgyu konuştu.

"Gelin sizi Yeonjun'un arkadaşlarıyla tanıştırayım. Hwang Hyunjin bizim kampüsten ve kardeşi Yeji. Hyunjin'in yakın arkadaşı Lee Minho. Ve benim liseden arkadaşım Park Sunghoon."

Lee Minho, gerçekten güzel ve karizmatik bir yüzü vardı. En yakın arkadaşının onunla konuşmak için atlayacağından emin olduğu bir yüz. Kendisinden birkaç yaş daha büyük olduğunu tahmin etti.

Park Sunghoon, yakışıklı yüzü ve önemsenmeden giyilmiş birkaç kıyafetle bile oldukça iyi görünüyordu. Şimdiden Miyeonla flört etmeye başlamış gibi gözüküyor.

Hwang Yeji, blazer şeklindeki deri kahverengi ceket, altındaki siyah pantolonu ve üstüne giydiği cropla iyi görünüyordu. Yüzüne yaptığı hafif makyajla güzel gözünün ortaya çıkmış olduğunu düşündü.

Hwang Hyunjin, sarı uzun saçları gerçekten çok yakıştığını düşündü. Griye kaçan siyah düz kot pantolonun üstüne giydiği sade siyah tişörtünü pantolonundan içeri sokmuş. Yakışıklı görünüyordu.

Bütün bunları çok hızlı düşünürken kendini tanıtmaya başladı.

"Kim Seungmin. xxx Üniversitesinde konservatuar okuyorum, üçüncü sınıfım."

"Han Jisung. Aynı üniversitede yazılım okuyorum, üçüncü sınıfım."

Minho diğerlerindem önce davranarak konuştu.

"Memnun oldum. Geçen sene mezun oldum, mimarım, yeni çalışmaya başladım."

Konuşmasından iyi birine benzediğini düşündü.

"Merhaba~ Sizinle aynı üniversitede Fransız dili ve edebiyatı okuyorum, ben de üçüncü sınıfım."

Gülümseyerek konuşan kıza karşılık gülümsedi Seungmin. Memnun olduklarını belli eder şekilde el sıkıştılar.

"Sunghoon ben. Gerçi Beomgyu söylemişti. *** üniversitesinde İngiliz dili ve edebiyatı okuyorum, son sınıfım."

"Ben de sizle aynı üniversitede güzel sanatlar, resim bölümünde okuyorum, son sınıfım"

"Memnun oldum Hyunjin"

"İyi anlaşalım."

"Memnun oldum."

Kısa tanışma kısmının ardından herkes konuşmaya başladı. Seungmin ne kadar konuşsa da diğerleri kadar hızlı alışamamış ve temkinli davranıyordu.

Bu sırada Hyunjin, Seungmin'in daha hızlı alışması için onunla konuşmaya karar vermişti. Tabii biraz da güzel çocuğu yakından incelemek için.

Bölümüyle ilgili birkaç soru sorarak başlayabileceğini düşündü.

"Neden konservatuar seçtin?"

Samimi ve ilgili olmaya özen gösterdiği sesiyle sordu.

"Ah aslında bunun birçok sebebi var. Öncelikle küçüklüğümden beri müziğe çok ilgim var. Babamın eskiden küçük bir müzik grubu vardı, nadirde olsa beraber şarkı söyleyip enstrümant çalarken ne kadar özgür hissettiklerini görebildiğimi hatırlıyorum. Bunu küçükken yaşamayı çok istedim. Ayrıca babamın bana şarkı söylediği zamanlar en sevdiğim zamanlardı, o yüzden 5 yaşındayken piyano öğrenmeye başladım. Okuldaki derslerinde çoğunu sevmiyordum tabii üniversite sınavında iyi derece yapmak için çok çalıştım ama hiç ilgim yoktu."

Aklına saatlerce test çözdüğü zamanlar gelince yüzünü buruşturdu. Tatlı görüntüsüne gülümsemekle yetindi karşısındaki, ve ilgiyle devam etmesini bekledi.

"Aslında konservatuar seçme niyetim yoktu, Jisung gibi yazılım düşünüyordum ama annemle Jisung onu seçersem mutlu olmayacağımı bildiklerinden beni vazgeçirdiler. Özellikle annem konservatuar seçip istediğim bölümü okumamı çok istemişti. Eninde sonunda bunu seçtiğim için çok mutluyum. Ana dalım piyano üstüne ama bunun yanında gitar ve keman çalabiliyorum. Piyanonun yeri hayatımda çok özel o yüzden hep ayrı tutarım diğerlerinden. Bir de şarkı söylüyorum. Şarkı söylemek çok farklı benim için istediğim tüm duygulara sahip olabiliyiyorum bu beni çok özel hissettiriyor."

Seungmin çok detaya girmeden anlatırken Hyunjin mest olmuş bir şekilde karşısındakinin akıcı konuşmasını güzel sesini dinliyordu.

Biraz daha konuşmuştu herkes birbiriyle. Bu sırada diğerleri ortaya söylenen yemeklerden yiyerek içkilerini içerken Seungmin aç olmadığını düşündüğünden sadece içmekle yetindi.

-------
uzun mu oldu sıkıldınız mı neyse yorum yapmayı unutmayın lütfen

karman çorman herkesi ekledim miueon ve sunghoom düz karakterde olsun diye varlar shiplemek aklıma bile helmemişti

BU ARADA boyları herkesin çok alakasız değil yani jisunhla seung arasında çok fark yok yine de jisung kısa. kim gerçekte daha uzunsa burda da uzun ama changbin 167 seungmin 177 değil. boylarını düşünmedim ama yan yana durduklarında alakasız gözükmüyolar gereksiz bilgi tşk.
.
.
.
bb

candlelight | hyunminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin