four.

137 28 78
                                    

"two souls are sometimes created together.

and in love,

before they are even born."

--- ☆ • ♧ • ♠️ • ♧ • ☆ ---

        Elindeki sigarayı dudağına götürdü ve derin bir nefesi içine çekti, ardından izmariti kül tabağına bıraktı.


        Bakışlarını odada gezdirdi ve en sonunda kapının önünde duran asistanı ile göz göze geldi. Bu adamla kaç yıldır birlikte çalışıyordu? Beş... Altı? Saymayı bırakmıştı.


        "Adrien'dan haber var mı?" dedi koltuğa sırtını yaslayıp. Duyacaklarından memnun olmayacağını biliyordu, yine de asistanının korku içerisinde konuşmasına izin verdi.


"Bay Agreste güvenle kutlama yemeğinden çıkıp evine ulaşmış efendim. Salondaki adamlarımız herhangi bir suikast girişimi ya da sıra dışı olayın yaşanmadığını söylediler."


          Genç adam parmaklarını saçından geçirdi ve kafasını geriye yatırdı. Ardından, minimal mobilya ile döşenmiş salonda yankılanacak şekilde kahkaha attı. "Yani," dedi alaylı bir sesle. "Tuttuğunuz adam ön ödemeyi alıp kaçtı mı?"


"Ladybug işinde uzman biridir, efendim. Daha önce hiçbir görevi yarım bıraktığını görmedik. Ona biraz daha zaman ver-"


        "Adrien iki hafta boyunca evden çıkmayacak. Her moda haftasından sonra böyle yapar, dinlenir ve yeni fikirler üretir. Yani bu iki hafta boyunca ona ulaşmak ya da zarar vermek mümkün değil. Şimdi sen bana, beklememi mi söylüyorsun?" Genç adam kafasını yana yatırdı ve bakışlarını asistanına yöneltti. Yüzünde, tehlikeli olarak adlandırılabilecek bir yan sırıtış vardı.


       Kapının önünde duran adam ise bir süre cevap vermedi. Dudaklarını ısırıp elindeki belgelere, ardından tekrar patronuna baktı. "Peki, ne yapmamı istersiniz?"


Verilen cevap gayet netti.


"Ladybug her kimse onu bul ve bana getir."

...

"Kahvaltı hazırlayacağını söylemeliydin, bilsem daha geç kalkardım!"


         Adrien gözlerini ovuşturdu ve tavanın önünde duran genç kıza baktı. Lacivert saçları dağınık bir topuz yapılmış, pijamasının kolları yukarıya sıvanmıştı. Her ne kadar aralarındaki ilişki garip olsa da, eve alışmış gibi görünüyordu.


        "Sana yapmadım, kendim yiyeceğim." diyerek pankeklerden birini döndürdü ve çay suyunun kaynayıp kaynamadığını kontrol etti Marinette. Ardından, dolap kapaklarını açıp kapatarak çayın nerede olduğunu aramaya başladı.


"Hadi ama, benim evimde olduğunu unutuyorsun sanırım."


heartless |adrienette|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin