İyi okumalar.
! Bu bölüm bazı küçük smut sahneler içerir.
Haktan'dan :
Konuk oyuncu olan çekimim bitmişti.
Serra'nın sahnesi olmamasına rağmen bizimle birlikte gelmiş, çekimin sonuna kadar bizi izlemişti.
Bakışlarını hissediyordum, ara ara gülesim gelse de sahnenin uzamaması bakımından kendime hakim olmaya çalışmıştım.
Serra ile birlikte karavana geçtiğimizde rahatsız edilmemek için karavanın kapısını içeriden kilitlemiştim.
Serra mutfak tarafında bizim için bardakları limonata doldurduğunda ben de koltuğa yaslanmıştım.
Yüzündeki memnuniyetsiz ifade hâlâ devam ederken yanıma oturmuştu.
"Serra ?"
"Ne ?"
Ters bakışlarıyla bana doğru döndüğünde koltuk altlarından tutarak kucağıma çektim.
"Ne yapıyorsun ya‽"
"Çok uzakta kaldın."
Kalçalarını bana bastırdığında aslında sinirini belli etmek için yaptığını anladım.
"Serra, yapma güzelim."
Burnumun ucuna burnunu sürtüp dudaklarıma bakmıştı.
Kısık sesle :"Neden, tahrik mi oluyorsun yoksa ?"
Boğazımı temizleyerek üst dudağına minik bir buse kondurdum.
"Yangın yerinde ateş var mı diye sorulmaz yavrum."
"Diyorsun ?"
"Diyorum."
Parmaklarını boynumda usul usul gezdirmeye başladı.
"Kıskanç biri değilim normalde ama senin yanında başka bir kadın ismi duymaya tahammül edemiyorum. "
"Hmm, neden ?"
Dudaklarını boynuma değdirdiğinde yutkundum.
"Sevdiğim içindir belki."
"Sınavım mısın ?"
Bedeni bedenime değdiğinde fırtınalar kopuyordu yüreğimde.
Aylardır içimde biriken duygular bana gururla bakıyordu, başardık dercesine.
Aşkından kavrulan bir ben vardı.
Benliğim onunla var olmuştu.
"Hayır, gül güzelinim. "
Kucağımdaki bedenini sırt üstü koltuğa uzandırdım. O altta ben üstteydim.
"Gül güzelim, şansını zorluyor."
"Gül güzelin, şansının hepsini sen de kullandı."
Dudaklarımı boynuna bastırdım ve boynunu öptüm.
Serra, kollarını belime sararak beni kendine yaklaştırıp bedenlerimizin birbirine daha fazla temas hâlinde olmasını sağlamıştı.
"Şanslı olan benim senin kalbinde olduğum için."
Serra, yüzlerimizi hizalayıp dudağımı öptüğünde alt dudağını emerek karşılık verdim.
Ellerimi bel boşluğuna yerleştirip okşadığımda kendimi hafifçe ona bastırdım.
Kısık sesli inlemelerimiz dudaklarımızın arasında kaybolduğunda Serra da bana ayak uydurmuştu.
"Haktan!"
Boğukça adımı inlediğinde bakışlarımız kesişmişti.
"Söyle bebeğim."
"Sen benim tüm dünyamsın ve ne zaman bir sorun çıkarsa yalnız senin adını haykırıyorum. Sen gittiğinde her şey alt üst oluyor. Sana söylemeye cesaret edemiyorum. Sen beni boşlukta döndürüyorsun."
Tourner Dans Le Vide şarkısının Türkçe çevirisini bana söylediğinde tebessüm ederek ellerimizi birleştirmiştim.
"Bak bana, bak bana
Ne zerre kaldı benden
Sev beni, sev beni
İstemem başka senden."Bu sefer dudaklarımızı ben birleştirdiğimde bacaklarını belime sarıp bütün olmamız için bir adım daha atmıştı.
Tüm bedenim, bedenini vatanı gibi sahiplenirken içten bir titreme almıştı vücudumu.
"Yaşarım sen varsan yaşamımda Gül Güzeli. "
Serra, göğsümün sol tarafını, kalbimin olduğu yeri, öptüğünde bunca zaman eksik olan şeyin Serra'nın yokluğu olduğunu anlamış olmuştum.
"Öperim beni seven kalbinden."
"Kalbim değil, kalbin. "
"Kalbin evim, kalbim evin Haktan."
.
Helööğ
Kısa ama hoş bir bölümdü
Ufak bir smut yazdım sğxcsjkxskxjs
Alev alev olduum
Siz nasıl buldunuz
![](https://img.wattpad.com/cover/321214951-288-k355821.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜL GÜZELİ / texting
ChickLitGül Güzeli : neden benden kaçıyorsun Haktan ? Haktan : kaçıyor muymuşum ? Haberim bile yok Haktan : Sana öyle gelmiştir Gül Güzeli : öpüşme sahnesinden beri kaçıyorsun, farkındayım Haktan : Dudaklarımız birbirine değdi ama sanki kalplerimiz seviş...