GÜL GÜZELİ / texting

1.9

İyi okumalar.

Haktan'dan :

Serra'nın arabasını çalıştırarak yarım saat içinde evinin önüne gelmiştik.

Birlikte indiğimizde kapıyı açmış, geçmem için çekilmişti.

İçeri adımlamıştım, en son Durukan ile beraber kalmıştık.

Ondan sonra da evine gelme fırsatım olmamıştı zaten.

Serra da peşimden geldiğinde salonun lambalarını yakmıştı.

"Bir şey içer misin ?"

"İçmeli miyim ?" Kaşlarımı kaldırarak soruyu yönelttiğimde aslında maksadım onunla uğraşmaktı.

"Seni eve attım zaten Haktan!"  Dişlerini belli ederek tebessüm ettiğinde ben de ona tebessüm etmiştim.

"Türk kahvesi yapıyorum o hâlde, içeriz."

"Tuzlusu için hazırlıyor musun beni ?"

"Tuz değil, bal katarım ben o zaman geldiğinde." Cevap vermeyeceğini düşünerek kurduğum cümleme iddialı bir yanıt vermişti.

Mutfağa giderek bizim için kahve hazırlamaya başladığında bahçe kapısını açarak hava girmesini sağlamıştım.

Kapının önünde dışarıyı izlediğimde Serra elindeki fincanlarla gelmişti.

Elindeki fincanları alarak bahçede bulunan masaya bıraktığımda yan yana oturmuş, sakinliğin vermiş olduğu huzuru yaşıyorduk.

"Evime bir kere gelmene rağmen hep buradaymışsın gibi hissediyorum biliyor musun ?"

"Bilmiyordum ama öğrenmiş oldum." Kahvemden bir yudum aldığımda onun elinin değdiği en ufak bir şeyin bile dünyalara bedel olduğunu anlamıştım.

Bana iyi geliyordu.

"Varlığını yanımda görmek bana iyi geliyor Haktan." Yüzümü ona doğru çevirdiğimde o da bana bakıyordu.

"Yaş farkını sorun yapacak biri değilim, bizim hakkımızda yazılacak herhangi kötü eleştiri için de sana olan duygularımdan vazgeçecek biri de değilim."

Konuşacağım sırada eliyle beni durdurdu.

"Sen konuştun, ben dinledim. Şimdi ben konuşayım ve sen dinle." Başımla onu onayladım.

"İkimizin arasındaki çekimin farkındaydım, seni görüyordum da duyuyordum da. Bunu sana belli etmemiş olmam, senden bir haber olduğum anlamına gelmez." Kahvesini içip bitirdiğinde yanında getirdiği suyu da içmişti.

"Sadece işimizi etkiler diye korktum ama işi batsın, senden değerli değil."

"Serra..."

"Haktan, konu aşksa her şeyi göze almamız gerekmiyor mu ?"

"Güzelim..."

"Ben seninle olmak istiyorum. Kalbim istiyor, aklım istiyor. Yetmez mi ?"

Yanaklarını avuçlarımın içine aldığımda dudağına ufak bir buse kondurdum.

"Yeter güzelim ve evet, konu aşksa her şeyi göze almamız gerekiyor. Benim her şeyim sensin."

Kollarını boynuma doladığında burnunu boyun girintime yerleştirdi.

Boynuma küçük ama etkisi büyük bir öpücük kondurduğunda yutkunmuştum.

"İyi ki sen Zavlak!"

"İyi ki sen Pirinç"

Geri çekildiğinde ayağa kalkarak elini bana uzattı. Elini tutarak ayağa kalktığımda evin içine girmiş, Serra'nın yatak odasına çıkmıştık.

Fesat düşüncelerin hiçbiri aklıma gelmiyordu.

Ben ona dokunmak için sevmiştim ama kalbine dokunmak için.

Bedeniyle ilgisi yoktu.

"Tişörtün ve şortun vardı, onları vereyim sana."

"Benim tişörtüm ve şortumun senin evinde ne işi var ?"

Gözlerini kaçırarak dudağını büzmüştü.

"Tişörtünü ben çalmış olabilirim, şortun da Durukan ile kaldığınızda burada bırakmıştın. "

Dolabından kıyafetlerimi çıkarıp uzattığında alarak odanın banyosunda üstümü değiştirmiştim.

Tekrar odaya girdiğimde o da limonlu pijama takımını giymişti.

Yatağını açarak yorganın içine girdiğinde yanını eliyle işaret etmişti.

Ben de yanına geçtiğimde minik bedenini bedenime değiyordu. Kollarını, belime sararak göğsünü göğsüme yasladı.

"İyi geceler güzelim. "

"İyi geceler koca adam."

En huzurlu uykum onun yanındayken gerçekleşecekti.

Ve kalbim evine kavuşmuştu.

Evim kendinin farkına varmıştı.

.

Helööğ

Bugünkü bölümü izleyemedim, Twitter'den takip ettim

Zeynep, Ege'yi güzel zortlatmış

Çağrı ve Zeyno sahnelerini çok beğendim

Ege'nin Çağrı'nın kız arkadaşı ile bir şeyler yaşamış olması gerçekten karakterini belli etmiş oldu

Cemre'nin katil olması ama herkese yargı dağıtması şokunu biraz atlatamayacağım

Cemre'nin annesi Alyaydı galiba adı Nesrinin planını ortaya çıkardığı için kendisine sevgi doluyum şu an

En yakın zamanda Çağrı da görsün Nesrinin yüzünü

Diğer kısımlar hakkında bir fikrim yok, söz nasıl buldunuz bölümü

Kitabın gidişatı nasıl

Kısa bir bölümdü ama iki gündür yurt işleriyle uğraşıyorum, yine de sizler için bölüm yazdım

Hepinizi öpüyorum, HakSer için umut var mı bilmem ama bu savaşın kazananı ZeyÇağ oldu 🥳💞