1.8

1.6K 110 60
                                    

İyi okumalar.

Haktan'dan :

Doğa'nın bizim için ayırt ettiği biletler sayesinde Hayal Cafesindeki yerlerimizi almıştık.

Doğa sağ olsun en önden yer ayarlamıştı bizim için ve Serra ile beni yan yana otutturabilmek için üstün bir çabaya girmişti.

Solumda Serra vardı, sol tarafım da.

Sağ tarafımda ise Durukan vardı.

Can Ozan sahneye çıktığında hep birlikte alkışlamıştık.

"Çok değerli sizler, hepiniz hoş geldiniz!" Tekrar bir alkış koptuğunda Can, gülümseyerek bizlere baktı.

"Şarkılara eşlik etmeyi unutmuyoruz, şimdiden iyi eğlenceler dilerim."

Arka tarafta bulunan orkestra şarkının melodisini çalmaya başlamışlardı.

Bugün buradan canlı bir şekilde çıkabilir miydim bilmiyorum çünkü şarkılar Serra'ya olan duygularımı harlayacaktı.

"Toprak yağmura, ben sana
Âşık olduk yeniden
İmkânsız gibi görünen
Bu mesele

Girdi aklıma her gece
Tanıdık bi' melodi
Sen miydin sebebi?
Söylesene"

Derin bir nefes aldığımda içimdeki yangınları fark etmiş gibi olan Durukan, eliyle bana destek vermek istercesine omzuma hafifçe vurmuştu.

"Bir kadın gelir değiştirir seni
Alıştığın o sert, kararlı şeklini
Yüz binlerce yıldır böyledir gider
Suyun kumsala vurması gibi
Vurması gibi"

Bir kadın gelir, kısmında Serra'ya göz ucuyla baktığımda diğer tarafındaki Ecem ile birlikte video çekip şarkıya eşlik ediyorlardı.

Bir kadın gelir, bütün düzen değişir.

Bir kadın gelir, yüreğin artık senin değildir.

Şarkıyı bitirdiğinde cafede yankılanan alkış sesleri, kalbimin sesini bastıramıyordu.

"Diğer şarkımız benden tüm aşık arkadaşlarımıza gelsin. "

Can, bana göz kırptığında ben de ona tebessüm ederek baş selamıyla teşekkür etmiştim.

"Öyle kolay aşık olmam
Ama senin ayrı bi' havan var
Seni gördüğümde beynim oyunlar oynar
Yine görüşürüz hiç sanmam
Yaşıyoruz çok farklı hayatlar
Benim olmazsan burda bi' dakka durmam"

İç çekişlerim ve kalbime sığdıramadıklarım.

Serra ile göz göze geldiğimizde sarsılmıştım.

Ona olan sevgim, beni mahvediyordu.

"Bir, bir, bir söyledim her şeyi olmaz ki
Zorlama boş yere
Senden kaçar oldum ben engeller yüzünden
"Hiç, hiç, hiç yok mu bi' yolu", demiştin
Ben de o gece fazla içmiştim
Kıralım duvarları gel yanıma yat dedim"

Şarkı sözleri bizim için yazılmıştı.

Hiç yok mu bir yol kısmına hâlâ verecek bir cevabımızın olmuyor oluşu beni perişan etmek için yeterliydi.

Daha fazla bu ortama dayanamadığımda yerimden kalkarak cafenin dışına çıkmıştım.

Rüzgar yüzüme yüzüme çarpıyordu ama kalp çarpıntım daha beterdi.

Yanımda hissettiğim beden ile bakmadan bile Serra olduğunu anlamıştım.

Saçlarından yayılan Hindistan cevizi kokusu burnumdan akciğerlerime nüfus ettiğinde bir kere daha mahvoldum.

Kokusundan tanıyordum onu.

Sigara dumanı yüzüme doğru geldiğinde kaşlarımı çatarak Serra'ya dönmüştüm.

Kokusunun zehirlenmesini istemiyordum.

Ona zarar veren hiçbir şeyi istemiyordum.

Parmaklarının arasında tuttuğu sigarayı alarak yere atmış ve ayağımla ucunu ezmiştim.

"Zarardan başka hiçbir halta yaramıyor!"

Serra, bana doğru bir adım attığında aramızdaki mesafe azalmıştı.

"Yarar sağlayan bir şey ver o zaman ?"

Yutkunarak gözlerine baktığımda bakışlarımı dudaklarına indirdim.

Kısa boyundan dolayı eğilerek dudaklarımı dudaklarına bastırarak geri çekildim.

"Yarar sağladığı konusunda bir fikrim yok ama yara kapatır."

"Yarayı öptüm ellerinden
Yarayı dinledim
'Benden onda da var' dedi
Yarasını sevdim."

Kalben - Yara şarkısındaki sözleri bana karşı kullanmıştı.

"Her yaramı kapatacak mısın Haktan ?"

"Sen istediğin sürece, evet."

"Peki, yaralarını kapatmama izin verecek misin ?"

Bakışları yüzümü ezberlerken cevap bekleyen ifadesiyle karşı karşıyaydım.

"Benim tek yaram şu an seninle bulunduğumuz duruma bir isim verememek Serra. "

Başımı kaldırarak gökyüzüne baktığımda cümleleri toparlamaya çalışıyordum. Tekrardan gözlerimi gözlerine sabitledim.

"Teklifle gelemiyorum çünkü tepkini tahmin edemiyorum. Onu da geçtim sürekli bir linç hâlindeyiz, bana gelen her kötü sözü sindirebilirim ama sen bunları yaşa istemiyorum. Diğer taraftan sete yansır mı onu da düşünüyorum. Söylediğin şarkının devamında 'Yarayı kapatan aşk, yaradan da derin.' diyor Kalben. Kendimi en iyi ifade edebileceğim cümle bu."

Her insan aşık olabilir;kimisi bu aşkı yaşar,  kimisi bu aşkı yaşatır ve kimisi de aşkı yaşarken ölür.

Ben aşkımı yaşayamıyordum, küçük meseleler dağ haline gelmişti.

Her şey bir engel gibiydi. Yaşım, işim, tanınıyor olmak.

Oyunculuk hayalimdi ama oyuncu olduğumda kısıtlanan yaşamım hayalimi kabusu çevirmişti.

"Ahmet Haktan Zavlak, yolun ortasında bunları konuşmak çok da tercihim değil, sonra bir bakarsın magazin sayfalarında sokak ortasında tartışıyorlardı diye gündem oluruz. O yüzden..."

Arabasının anahtarını bana uzattığında almam için anahtarı gösterdi.

"Evime gidelim ve orayı evimize çevirelim."

.

Diğer bölüm daha uzun ve detaylı okur kuzular

Şimdi yoldayım, elimden geldiğince bir bölüm yazmaya çalıştım sizleri bekletmemek için

Umarm beğenirsiniz

Görüşlerinizi belirtin ve yorumlarda buluşalım

Hepinizi öpüyorum 💖

GÜL GÜZELİ / textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin