Sabah uyandığımda gözlerimin sızlayışını ve açlık hissetim ilk olarak. Eve geldiğimle ağlayarak uyumuş ve hiçbişey yememiştim. İçimde biraz kırılganlık birazda nefret duygusu vardı. Bana bu kadar yakın davranmaya baslamışken neden böyle oldu ki şimdi?
Okula gitmemiştim. Uyandığımda saat dokuzdu ve yatağın içinde olanları düşünürken gözlerimden damlalar düsüyordu. Ağlamak istemiyordum ama benim elimde olan bişey değildi bu.
Aniden içime giren soğuk kanlılıkla aynada kendime baktım. Bunları hak etmediğimi sayıkladım kendi kendime. Elimle yüzümdeki göz yaşlarını silip banyoya doğru ilerledim. Bu gün biraz değişiklik istiyordum kendimde sanki. Dolabımdan siyah tişörtümü ve kot pantolonumu alıp üzerime geçirdim saçları her zaman ki şekline bağlayıp çantamı da aldıktan sonra annemin bana biraktığı kredi kartını alıp sokağa çıktım. Taksi durağından çagırdığım taksiye binip gitmek istediğim alışveriş merkezinin önünde inmek istediğimi söyledim.
Taksiden inip alışveriş merkezine girmek üzereyken Hazal aradı. Nerde olduğumu ve okula neden gelmediğimi sordu. Bazen salaklaşıyor. Nasıl gelebilirdim ki o halde. Bitkindim resmen. Ağlamaktan gözlerim şismişti. Yanıma geleceğini söyleyip kapattı. O gelene kadar mağazaya girip pek te tarzım olmayan ama gösterisli olan kıyafetlere yöneldim. Elimi üzerlerinde gezdiriyor , beğendiğim olursa alıp inceliyordum.
Arkamdan bir ses duymam la döndüm. Görevlilerden biri bana yardımcı olmak istediğini söylüyordu. Elimde ki elbiseye bakıp ''sanırım bu elbise çok doğru bi tercih , denemek ister misin ? '' evet demek yerine gülümseyip kabine girdim. O sırada Hazal tekrar arayıp alıs veriş merkezinin önünde olduğunu ve hangi magazaya gelceğini sordu. Bulunduğum yerin ismini söyleyip kapattım. Elbiseyi giyip kabinden çıktığımda görevli gülümsüyordu. Elbisenin çok yakıştığını söylediğinde aynays dönüp kendime baktım. Evet elbise çok yakışmıştı. Ama yüzümdeki soğuk kanlılık daha belirgindi. Gözümdeki şişlikler neredeyse geçmişti. Kabine girip boy aynasına baktım . Evet elbise gerçekten mükemmeldi. Onun yanında bir kaç günlük kıyafet daha alıp kasaya ilerledim. Tam o sırada Hazal gelmişti. Gelir gelmez boynuma sarıldı.Beni sankilestirmeye çalısır gibi bi hali vardı. Oysa ben zaten sakindim. Yuzümdeki ifadeyi gördüğunde ''ne oldu sana , ölü gibi bakıyorsun. '' Hazal la birlikte bi kafeye gidip oturduk. Merakla yüzüme bakıyordu.
Ve ben ona '' ondan nefret ediyorum'' dediğimde yüzü gerildi. Şaşırdığı her halinden belli oluyordu. Konuyu kapatıp bir şeyler sipariş etmiştik. Karnımızda doyduktan sonra eve gitmek için bi taksi bulduk. Sahilin orda inip bir şeyler yapmaya karar verdik.
Telefonum çaldı ve arayan Emre ydi. Açıp açmamakta tereddüt ediyordum ki telefonu kapattım. Tekrar aradı ve bu sefer açtım. Buluşmak istediğini ve sahilde beklediğini söyledi. Gitmek istedim , her ne olmuş olsada ona son bi açıklama şansı vermek , vicdanımı rahatlatmak istedim. Hazal kıyafetleri eve bırakabileceğini söylemişti. Benimde hemen onu yanına gitmemi.Taksiden inmiştim sahilin önünde. Her zaman ki yerimizde bekliyordu Emre. Geldiğimi görünce ayağa kalkıp sarıldı. Hiç bir şey diyemedim , yapamadım. Sarılmadım sadece kokusunu içime çekiyordum. Bırakıp ellerimi tuttu ve ''senin gözlerine ne oldu '' diyip elini yüzüme götürdü. Kendimi geri çektim.
Ona kızgın olduğumu anlamış olacak ki hemen açıklama yapmaya başladı.
O kızla alakası olmadığını sadece kızın ona geçen yazdan beri takıntılı olduğunu söyledi. Boş gözlerle ona bakıyordum. Yaklaştı fazla yakınlıktı bu.Arkadaşlar okuduktan sonra oy verip yorum yaparsanız sevinirim. Hikaye hakkındada fikir verebilirsiniz.. :)