Parktan çıkıp Avm'ye geldik. Yolda neredeyse hiç susmadan tatil hakkında konuştuk. Ama hâlâ nereye gideceğimizi bilmiyorum. Galiba Hyunjin bana söylememeye yemin etti..
Bir mağazaya girdik ve Hyunjin sweatshirt bakmaya başladı. Beğendiklerini benim üzerime tutuyordu ve eğer yakışıyorsa aynısından bir tane daha alıp sepete ekliyordu. Sanırım takım olarak giyinecektik.
Hyunjin 500tl lik alışveriş yaptı parayı ödedi ve oradan çıktık. Parayı onun ödemesi beni çok utandırıyordu. Benim için aldığı şeyleri ödemesi hiç hoşuma gitmiyordu. Ama yapacak bir şey yoktu. Çünkü param yok..
Hyunjin bir kaç yere daha girip çıktı. Gördüğü herşeyi alıyordu. Sanırım bütün paramızı kıyafetlere harcayacatık. En azından onun parasını.
Kıyafet alışverişini bitirdik ve Starbucks'a girdik. Kahve aldık ve gezerek içiyorduk. Yarım saat kadar daha Avm'de gezip çıktık.
Avm'den çıkıp markete girdik ve evde yemeğe bir şeyler aldık. Marketten de çıkıp eve geldik.
Kapıyı açma sesini duyan Browni hemen kapıya doğru koşmaya başladı. Çok tatlı koşuyordu.
Gülerek Browni'ye bakıyordum. Hyunjin arkadan kapıyı kapattı ve Browni'yi kucağına aldı.
"Sanırım bizi özlemiş."dedi.
"Bizi değil bence direkt seni özlemiş."dedim ve Hyunjin gülmeye başladı. Gülerek yanımdan geçerken de boynuma bir öpücük kondurdu. Normalde boynumdan tikim vardır ama bu tik Hyunjin öpünce veya dokununca işlemiyordu. Sanırım Hyunjin'e özel birşeydi.
Hyunjin odada Browni'yle ilgilenirken bende aldığımız atıştırmalıkları tabaklara koymaya başladım. Yaklaşık 2 gün önce yaptığım ve asla yiyemediğimiz Brownileri de bir tabağa koydum. Sonra da içecekleri bardaklara koyup salona girdim. Tepsiyi koltuğun üzerine bırakıp Hyunjin'i çağırmaya gittim. Hyunjin hâlâ Browni'yle oynuyordu.
"Hyunjin hadi birşeyler yiyelim."dedim.
"Tamam hemen geliyorum."dedi. Bende odadan çıkıp tekrar salona girdim. Televizyondan bir dizi açtım. Fazla Romantik bir diziye benziyordu. 5 dakika sonra Hyunjin'de geldi.
"Browni uyudu."dedi.
"Benim de kafamı öyle okşasan bende uyurum."dedim. Hyunjin bunu dememle hafif şekilde sırıttı. Onun sırıtışını görüp bende sırıtmaya başladım.
Hyunjin tepsiyi koltuktan kaldırdı ve kucağına koydu. Ve diğer koluyla da belimi kavrayıp beni kendine doğru çekti. Birbirimize o kadar yakındık ki nefesini tenimde hissediyordum. Hyunjin yaptığım Browniden bir parça aldı ve yedi.
"Nasıl olmuş."dedim ona bakarak.
"Mükemmel."
Gülerek önüme döndüm ve diziyi izlemeye devam ettim. O da Browni yerken diziyi izliyordu. 20 dakika boyunca izlemiştik ve reklama girdi.
"Noodle yapalım mı?"dedi Hyunjin. Aslında aç değildim ama onu kırmamak için kabul ettim. Mutfağa girdim ve su ısıtmaya başladım.
Hyunjin hâlâ salonda oturarak kraker yiyordu. Ona baktığımı farkedip bana döndü.
"Felix bir gelsene."dedi. Ona doğru yürüyüp yanına oturdum.
Eline kraker aldı ve benim ağzıma verdi. Krakerin en uç köşesinden ısırıyordum. Hyunjin yavaşça diğer ucundan ısırmaya başladı. Yavaşça gelmeye devam ediyordu ve çok az bir kraker parçası kalmıştı. Hyunjin ensemden tutup beni kendine doğru çekti ve ağzımdaki krakeri dişlerimin arasından dili ile aldı ve yedi. Yedikten sonra ben hafiften gülerken de dudağıma bir öpücük kondurdu ve bir tane daha kraker aldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
School love | HyunLix
Short StoryH- Felix... karanlıklarını aydınlatmama izin verir misin?