Gözlerimi bir karanlığa açtım. Neredeyim, kiminleyim bilmiyorum. Etrafımda neler var bilmiyorum, çünkü görmüyorum. Kimler konuşuyor bilmiyorum, çünkü duymuyorum. Hayatta böyledir zaten. Bişeyler olur ama o şeyleri algılamak düşündüğümüzden bile zordur.
Şuan bir yerde oturuyorum ve gözlerim kapalı. Kulağıma sadece adım sesleri geliyor. Kafamı hafifçe yukarı kaldırıp birşeyler görmeye çalıştım. En azından bir ışık görmeye çalıştım ama hiç birşey yoktu.
"Neredeyim ben?"dedim hafifçe bağırarak.
"Ait olduğun yerdesin."dedi Hyunjin'in babası olduğunu tahmin ettiğim adam.
Hafifçe sırıtarak cevapladım "Ait olduğum yerde olsam Hyunjin de yanımda olurdu."dedim ve adam hafifçe gülerek cevap verdi.
"Hyunjin'in burada olmadığını kim söyledi küçük çocuk?"sesin geldiği yöne bakarak gülüşümü söndürdüm.
"Ne?"dedim ve adım sesleri yanıma yaklaşmaya başladı. Başımda bir el hissettim. Gözlerimi açan bir el.
Gözlerim açıldığında karşımda oturan ve gözleri kapalı bir şekilde muhtemelen uyku ilacı almış Hyunjin'i ve hemen yanında duran annemi gördüm.
"Hayır... Hayır.. bunu yapmadın. Bunu yapabilecek kadar kötü bir insan mısın? Hayır.. şaka yaptığını söyle. HYUNJİN! ANNE! UYANIN! HYUNJİN LÜTFEN KALK. ANNE UYANIN. ŞAKA YAPTIĞINIZI SÖYLEYİN. BU OR*SPU ÇOCUĞU SİZE BUNU YAPAMAZ."diyerek ağlamaya başladım. Ama ne Hyunjin hareket ediyordu ne de annem.
Arkamı dönerek Hyunjin'in üvey babasına baktım.
"Onlar... ONLARA NE VERDİN."dedim.
"Merak etme sadece uyumaları için haplar verdim. Uyanacaklar."
"Neden böyle birşey yapıyorsun. İNSANLARI ÜZMEK HOŞUNA MI GİDİYOR?"dedim ve önüme doğru eğilerek cevap verdi.
"İnsanları değil, sizi üzmek hoşuma gidiyor. Çünkü siz bunları hak ediyorsunuz."
"Hak etmek mi? Üvey babasının bir mafya olduğunu öğrenip evden kaçan küçük çocuk sizce ne hak ediyor? Sizin gibi bir babayı hak etmediği kesin."dedim ve babası hafif bir şekilde güldü.
"Ölümü hak ediyor."kaşlarımı iyice çatarak yüzüne baktım. Yüzüne tükürmek istiyordum.
"Ölümü hak etmek mi? Ölümü hak eden o değil. Sizsiniz."dedim ve yüzüne bir kafa attım.
Yere doğru acıyla düşen adamı bırakıp Hyunjin'e doğru yaklaştım. Ellerim bağlı olduğu için ona dokunamıyordum. Yanına iyice gelip arkamdan bağlanmış elimle Hyunjin'in elini açmaya başladım. Bir yandan "Hyunjin uyan!"diyerek bağırıyordum. Ben Hyunjin'in elini açmaya çalışırken adam çoktan odadan çıkmış ve başına koymak için bir buz aramaya çıkmıştı. Adamları neden içeri girmiyordu bende bilmiyorum. Ama odadan çıktığı anda bütün herkes onun etrafında toplandı.
Hyunjin'in elini sonunda açtığımda anneme doğru yaklaştım ve onun elini de açmaya başladım. Ne kadar uyanın diye bağırsamda kıpırdamıyorlardı bile.
Annemin elini açtığım sırada odaya doğru gelen adımları duydum. Hızlıca eski yerime geçip yere yattım.
Omzumda hissettiğim bir el vardı. Ama ne o konuşuyordu ne de ben ona bakıyordum.
Elini omzumdan çekip elime doğru getirdi ve ellerimi açmaya başladı. Bunu yapacak kişi Hyunjin'in babası olamazdı.
Ve onun adamlarından biri de olamazdı. Bu iyi biri olabilirdi diyerek gözlerimi hafifçe açarak arkama baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
School love | HyunLix
Short StoryH- Felix... karanlıklarını aydınlatmama izin verir misin?