Jaemin uzaklaşıp sinirli bakışlarını yolladı. Jeno ise neden öyle baktığını bir süre sonra anlamış ve hemen ayağa kalkıp ellerini yakalamıştı.
"Jaemin öyle değil gerçekten yanlış anladın" Jeno'nun telaşlı sesiyle göz devirdi Jaemin.
"Neyi yanlış anladım Jeno, bildiğin bana aşık olduğun için kardeşini harcıyorsun" Jeno ellerini daha da sıkılaştırdı. Çünkü Jaemin'in her an kaçıp gidebilirdi.
"Hayır Jaemin, kardeşimi harcamadım sadece onun ölme sebebinin senin yüzünden olmadığını biliyorum" alaylı ve sinirli bir sırıtışla karşılık verdi Jaemin.
"Öyle mi?! Neymiş ölme sebebi?! Söyle bende bilim" kısa sürelik bir sessizlik sonrası Jaemin iyice sinirlendi, gözlerinden yaşlar tek tek akmaya başlanmıştı bile.
"Susuyorsun Jeno. Susuyorsun çünkü benim suçlu oldu-" Jaemin Jeno'nun kendisini öpmesiyle hızlıca ellerini omzuna koyup ittirdi.
"Sikeyim! Öpme beni Jeno! Gerçekler bunlar, bunu inkar edemezsin" artık Jeno'da sinirlenmişti. Jaemin'in dediklerine sinirlenmişti.
"Beni dinle Jaemin, o gün orayı sen yakmadın. Ah! Deliricem! Özür dilerim, asıl ben özür dilerim" Jaemin bir kaç adım geriledi gelen şokla beraber sarsılmıştı.
"S-Sen ne demek istiyorsun?" Jeno Jaemin'in bir kaç adım kaçmasıyla hızlıca öne atılıp Jaemin'in elini tuttu. Korkuyordu, Jaemin'in kendisini suçlamasından korkuyordu.
"Kaçma benden lütfen, sadece beni bir kez olsun dinle ki her şeyi anlatayım" Jaemin istemsizce onaylayıp koltuğa yöneldi.
"Bak" Jeno Jaemin'in yanına oturup elini dizine yasladı.
"Bak, gerçekten o gün senin bir suçun yoktu Jaemin-ah" sertçe yutkunup devam etmeye çalıştı.
"H-her şey kardeşimin suçuydu" Jaemin 'sen beni mal mı sandın?' bakışı atarken Jeno derin bir nefes bırakıp tekrar konuşmaya başladı.
"O günü hatırlamıyorsun dimi?" Jaemin başıyla onaylayıp devam etmesini bekledi.
"Ben de o kazadan önce ki hiçbir günümü hatırlamıyordum ama hatırladım Jeno. Geri dönme sebebimde bu, kardeşimin bana dediklerini hatırladım" Jaemin tam ağzını açacakken Jeno tekrar konuşmaya başladı.
"Jaemin-ah sadece beni dinle, lütfen bir şey deme" Jaemin sessizliğini koruyup kafasıyla onayladı.
"O yangından 5 gün önce kardeşim yanıma geldi ve artık Jaemin'i istemiyorum dedi. Birden neden böyle bir şey dedi bilmiyorum. Nedenini sorduğumda ise artık onu eskisi gibi görmüyorum, ona aşık değilim dedi. O günkü yüzü çok belli ediyordu. Kardeşim çok telaşlı ve gergindi" Jaemin'in gözünden bir yaş süzüldü. İlişkilerinin sahteliği canını yakmıştı.
"O gün bir şey demedim. O günden 4 gün sonra da biriyle konuşurken duydum onu. Bir şey yapacakmış ve bunun için doğru zamanı soruyordu telefondaki kişiye. Şüphelendim, merak ettim ve buluşcakları zaman onu takip ettim" Jaemin gözlerini sımsıkı kapatıp Jeno'nun ellerinde olan ellerini sıktı. Canı yanıyordu.
"Buluştuğu kişiyle öpüştüklerini gördüm o gün. Üzgünüm Jaemin-ah, bunları sana daha önce hatırlayıp anlatmadığım için özür dilerim" Jaemin dolu gözlerini yavaşça açıp titreyen dudaklarını araladı.
"D-devam e-et" titreyen sesi Jeno'nun kalbini acıtmıştı. Yaklaşıp kollarını Jaemin'e sardı.
"O gün çok sinirlendim ama sinirimin yatışmasımı bekledim. Keşke o gün komuşsaydım Jaemin-ah. Kaza günü okuldayken tuvalette o buluştuğu çocuğu gördüm. Bizim okulda olduklarını bilmiyordum, onu görünce direk gidip bağırmaya başladım. Oysa sırıtıyordu karşımda, kardeşimin ne yapacağını sorduğumda evde yanlışlıkla yangın çıkarmış gibi yapıp Jaemin'i öldürmeye çalışacağını söyledi. O an bütün aklımı kaybetmiştim Jaemin, öyle bir söylemişti ki kardeşimin katil olma düşüncesi ve senin ölme düşüncen bütün psikolojimi altüst etmişti. Bir anda bacaklarım titremeye başladı, zar zor ayakta kaldım. Tam çantamı alıp okuldan kaçacakken telefonum çaldı ve yangın haberini aldım. O gün okul çıkışına kadar aklım sendeydi, asla kardeşimi düşünmedim. Ona karşı bütün nefretim bir anda gelmişti" Jeno derin bir nefes alıp yüzünü görebileceği şekilde uzaklaştı Jaemin'den. Tekrar sarıldığında devam etti anlatmaya.
"Hastaneye vardığımda deli gibi koşuşturup senin odanı aradım ama ben seni bulmadan annemler beni bulup kardeşimin yanına getirmişti. Emin olmak için kardeşimin telefonunu karıştırdım ama bütün telefon sıfırlanmıştı. O günün akşamına kardeşim öldü ve bütün ailem perişan oldu. Bense 1 hafta boyunca ölü gibi gezdim ortalıkta. Çünkü kardeşimin cenazesi falan derken koskoca 1 hafta senden haber alamamıştım. Hafızamı da hastaneye seni görmeye gelirken bana çarpan araba yüzünden kaybettim ama şuan hatırlıyorum. Biliyorum geç hatırladım, çok geç kaldım ama lütfen Jaemin-ah, lütfen beni affet. Ben sensiz yaşayamam artık, yıllardır aklımdasın. Ailem yüzünden yurt dışına çıktık ve ben sizi hatırlasam bile aramızdaki geçen şeyleri hatırlayamadım. Senle ilgili tek hatırladığım şey tipin ve sana ne kadar aşık olduğumdu" Jaemin hareket etmeye çalıştı. Fakat Jeno'nun anlattığı şey sanki içine oturmuş gibi çok ağırdı vücudu, başı dönüyordu, midesi bulanıyordu. Bunca yıldır sevgilisi için üzülürken şuan öğrendikleri çok koymuştu ona. Jeno tam konuşacakken kollarının arasında hareket etmek için çırpınan bedenin birden kendisine doğru düşüp hareketsiz kalmasıyla koltuğa yatırdı.
"Jaemin-ah aç gözlerini lütfen"Saçma bağladığımı düşünen var mı?
Olay sizce saçma mı?
Bu bölüm kötü müydü?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sağlık Sorunları ∞ Nomin
De TodoYaşadığı travmalar yüzünden sürekli hastalanan, bayılan, sağlık sorunları yaşayan Jaemin'e, Jeno gibi bir bakıcı lazımdı.