Yaklaşık 5 saattir Jaemin uyanmamıştı, Jeno fazla beklemeden hastaneye götürüp o muayene edilirken kapıda beklemeye başladı. Korkuyordu. Çok korkuyordu. Tamam kısa korkudan altına sıçmak üzereydi. Eli ayağı titriyordu.
"Jeno bey" doktorun sesiyle Jeno hemen ayağa kalkıp doktorun önünde durdu.
"Jaemin bey sadece şok geçiriyor, bir süre daha uyutucaz. Uyandığımda stresten, korkudan ve benzeri kötü şeylerden uzak tutmalısınız" Jeno onaylayıp gözyaşlarını sildi.
"Ben ona çok iyi bakıcam, söz veriyorum" doktor gülümseyip uzaklaşınca derin bir nefes bırakıp telefonunu açtı Jeno. Hızlıca internet kısa bir araştırma yapıp sağlıklı yemekler buldu. Bu arada Jaemin hala uyuyordu.Yaklaşık 2 saat sonra Jaemin uyanmıştı ve Jeno uyandığını duyar duymaz izin alıp odasına girmişti.
"Jaemin" yavaşça sesin geldiği yöne dönen Jaemin, sadece bakmakla yetindi.
"Daha iyi hissediyor musun?" Jaemin aynı yavaşlıkta kafasını olumluca sallayıp tavana baktı.
"Bunları neden ilk hatırladığında bana söylemek yerine, gizemli gizemli konuşup oyun oynadın benle?" Jaemin'in sorusuyla Jeno hızlı bir şekilde kafasını sağa sola sallayıp yanına yaklaştı.
"Hayır Jaemin senle oynamadım. Sadece ben her şeyi hatırlayana kadar seninde beni hatırlamanı istedim. Çünkü sadece beni hatırlarsan her şeyi anlatabilirdim" Jaemin sadece onaylayıp elini tutan ellere baktı.
"Beni affedebilecek misin Jaemin-ah?" oluşan sessizlik Jeno'nun moralini bozmuştu.
"Pekala Jaemin-ah, son sorum sana" Jaemin gözlerinin içine bakıp soruyu bekledi.
"Beni yanında istiyor musun istemiyor musun?" Jaemin derin bir nefes verip elini ellerinden çekti.
"Pekala ben anlayacağımı anladım. Uzun süre sinirden, stresten ve benzeri kötü şeylerden uzak durmalıymışsın Jaemin-ah. Hoşça kal. Kendine iyi bak" Jeno uzaklaşırken Jaemin hele şükür ağzını açmıştı.
"Nereye?" Jeno gözünden akan yaşla Jaemin'e dönüp ne demek istiyorsun bakışı attı.
"Sana seni istemediğimi söylemedim. Elim terledi sadece" Jeno koşarak sıkıca Jaemin'e sarıldı.
"Teşekkürler, teşekkürler, teşekkür-" Jaemin'in sözünü kesmesiyle sustu Jeno.
"Özür dilerim Jeno, kardeşinin beni aldattığını anlamayıp o kazanın sebebi olduğum için" Jeno bir şey demeden uzaklaşıp Jaemin'in yanına oturdu.
"Senin suçun değil Jaemin-ah, kardeşim bunu haketti" tam Jaemin tekrar konuşacakken Jeno dudağını öpüp tekrar uzaklaştı.
"İstemediğim şeyler söyleyeceğin zamanlar seni susturacağımı söylemiştim. Jaemin-ah belki hemen olmaz ama birlikte bütün her şeyi unutup bambaşka bir hayat yaşayabiliriz. Sadace bana güven, bende sadece sana güveniyorum. Gitmeyelim bir daha çocukluğumuzun geçtiği o mahalleye, hatta istersen şehir değişelim. Her şeyi, herkesi geride bırakalım. Sen ve ben, sevgili veya arkadaş fark etmez benim için. Ben sana aşığım Jaemin-ah ama eğer istemezsen arkadaşta kalabiliriz. Sadece unutalım her şeyi mutlu olalım artık. İkimizinde özellikle de senin mutlu olman lazım, bunu hakediyorsun, hakediyoruz" Jaemin gülümseyip Jeno'nun göğsüne yasladı kafasını. Artık Jeno'nun heyecandan hıphızlı atan kalbini duyup hissedebiliyordu.
"Kalbin, kalbin çok hızlı Jeno" gülümseyip onayladı Jeno.
"Evet, senle yeni bir hayat fikri heyecanlandırıyor beni Jaemin-ah" bir şey demeden iyice Jeno'ya sokuldu Jaemin. Onun yanında huzur, güven, mutluluk, sevgi hatta belki de aşk vardı. Jaemin bir süre sessizce bekledikten sonra uzaklaşıp Jeno'ya baktı. Masum gözleri dolmaya başlamıştı ama tek bir farkla, bu sefer acıdan değil mutluluktan dolmuştu.
"Gidelim, sen ve ben başka kimse olmadan. Sadece birbirimizi sevelim, sadece biz birbirimize yetelim. Seni seviyorum Jeno" Jeno gülümseyip hızlanan kalbiyle Jaemin'e yaklaştı ve dudaklarını birleştirdi. Bu da farklıydı, bu sefer hem öpmesine karşılık hem de aşkına karşılık almıştı. Onlar birbirlerinden başka kimsesi olmayan aşıklardı. Bu dünyada sadece birbirlerine ihtiyaç duyacaklardı. Masallar hep mutlu sonla biter ya, işte bir masal daha bitti mutlu sonla. Bu masal belki okullarda öğrencilerin okuma dersinde okuması için, belki bir annenin çocuğunu uyutması için, belki de insanların dalga geçmesi için. Hangi amaçla olursa olsun, bu masalı okuyup bitirdiğiniz için teşekkürler 🌹❤"Mutlu son" diyerek kapattı masal kitabını Mark. Kollarının arasında çoktan uyumuş kızını görünce gülümseyip alnını öptü.
"İyi geceler bebeğim" Mark kızının üstünü yavaşça örtüp ayağa kalktı. Kapıya döndüğünde onu gülümseyerek izleyen eşini görünce gülümsemesi daha da genişledi. Sessizce odadan çıkıp kapıyı kapattıktan sonra Haechan'a döndü.
"Ne zamandır izliyorsun?" Haechan eşine yaklaşıp yanağını öptü.
"Jaemin'in bayılıp 5 saat geçmesinden sonra geldim" Mark gülüp eşinin elini tutarak odaya yürüdü.
"Çok yorgunum, sende Jeno'nun Jaemin'e sarılması gibi bana sarılıp güvende hissettirecek misin?" Haechan ufak bir kahkaha bırakıp bir şey demeden Mark'a ayak uydurdu. Beraber yatak odalarına gidip sarılarak uyudular.Böyle bir son beklemiyordunuz dimi? fkfkslckkfkdmmd
Ne yalan söyleyeyim bende beklemiyordum.
Başka bir ficte görüşmek üzere hoşçakalın🧡🧡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sağlık Sorunları ∞ Nomin
NezařaditelnéYaşadığı travmalar yüzünden sürekli hastalanan, bayılan, sağlık sorunları yaşayan Jaemin'e, Jeno gibi bir bakıcı lazımdı.