2-Günleri Saymak &Jeon Kardeşleri
Geç geldi sorry..
|||Jeongguk, taht odasına girdiğinde orda olan hizmetliler yaptığı işleri bırakıp eğilmişlerdi -bu prensin önlerinden geçmesi ile son buluyordu tabii- Jeongguk ise başı yukarda dik ve kendinden emin bir şekilde yürüyordu.
Kral, oğlunun geldiğini görünce tahtından gülerek kalkmış ve ellerini iki yana açmış bir şekilde "Oğlum! Hoşgeldin benim yakışıklı oğlum, birazdan misafirler gelir tahtına otur." dedi bir eli ile tahtı gösterirken.
Jeongguk'un tahtı babasının hemen sağında, biraz daha küçük, sade ama bir o kadar da şıktı. Oda hafif altın tonlardaydı tahtaların da altın ve kırmızı tonlarındaydı. Bu taht odasını göz alıcı kılıyordu, sarayda Jeongguk'u boğan tek yerdi taht odası.
Jeon krallığında babanın soy ismiyle çocukların adları başlardı, mesela Jeongguk gibi, bu onlarda bir tür gelenek gibiydi.
Jeongguk tahtına oturduğunda şimdiden sıkılmıştı, 'Keşke hemen başlasa ve hemen bitse.. şimdiden sıkıldım!' diye düşünmüştü eh biraz haklıydı da.
Yarım saat oturmam herhalde, diye düşünmeden edemedi şuan odasında oyun oynuyor ya da müzik dinliyor olabilirdi. "Pff.."
"Bir şey mi oldu?"
"Hayır, sıkıldım sadece.."
"Merak etme birazdan buraya gelirler. Ve kravatınla oynama." dedi Kral Jeon, oğlunun kravatını çekiştirdiğini görünce, Jeongguk ise ortama minik bir oflama bırakmış ve saçlarıyla oynamaya başlamıştı.
Sıkılmıştı, ne yapabilirdi ki? Babasının "Jeongguk saçların." demesiyle ellerini çekmiş ve çenesinin altına koymuştu.
Kim bilir bu sefer ne içindi bu 'toplantı'?
|||
Jeongguk
Toplantı sonunda bitmişti, misafirler gittiği zaman anında odama ışınlanmıştım, tabii babam ve anneme saygı için hafifçe eğilerek çıkmıştım.
Şuan o prens okulu mu neyse artık ona gitmek için günleri saymaya başlamıştım. Yeter ki bu boğucu ortamdan kurtulayım istiyordum.
Odama girdiğimde boğuculuk daha azalmıştı, izin verseler de odamdan hiç çıkmasam hm nasıl olur? Mükemmel olur.
"Prensim.."
"Evet, Jay?"
"Kardeşiniz-"
"Hangisi?"
"Prens Niki, sizi çağırıyor."
"Tamam Jay gidebilirsin."
Evet, yine ne isteyeceksin acaba Bay Niki? Umarım sevgilinle buluşmak için beni kullanmazsın yine..
Niki'nin odasına vardığımda kapıyı tıklattım içerden gelen 'gir' sesiyle kapıyı açıp açık mavi-beyaz odaya giriş yaptım.
"Niki? Ne isteyeceksin yine?"
"Hyung şey-"
"Yeter artık ya valla bak sevgilin Jayle buluş diye seni idare etmekten ben yoruldum ya!"
"Ya ama hyung lütfen o okula gitmeden önce son kez lütfen lütfen lütfen en küçüğünüzün senden istediği son iyilik.." dedi dudaklarını büzerek. Çocuk öyle bakma sonra 'peki' diyorum.
Bunu bildiğinden yapıyorsun ya tokatlayasım geliyor.
"Uf peki tamam son defa ama sonra git Soobin'den işte ne isteyeceksen."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Prince School
Fanfiction"Kan izlerini takip et en sonunda orda olacağım.." |Tamamlandı| ->Minific olduğu için olaylar hızlı ilerleyecek ->Angst