1

816 63 88
                                    

Merhabalar Yuanyaku!

Hello bitches!

İyi okumalar<3
~~~~~~~
Felix'den

İşten yeni çıkmış, evime gidiyordum. Evim hastaneye yakın olduğu için yürüyerek eve gidiyordum. Kestirme yoldan gidecektim çünkü diğer türlü yol çok uzuyordu.

Kestirme yola girdiğimde birinin şarkı söylediğini duydum. Kimin söylediğine bakmak için arkamı döndüğümde kimseyi göremedim.

Umursamadan yoluma devam etmeye başladım. Boşaltılmış binanın önünden geçerken ses daha yakınlaşmaya başlamıştı. Kafamı kaldırıp çatısına baktığımda gördüğüm ile şok olmuştum.

"Kuşlar şimdi ben buradan atlayacağım ve sizde beni uçuracaksınız tabi Sam'de bana yardım edecek tamam mı?"

Çatıda gördüğüm kişi yüksek sesle konuştuğunda hemen koşarak binanın içine girdim. Hızlıca merdivenleri çıkıp çatı katına girmiştim.

O adam beni fark etmemişti ve elindeki kuşlar ile ilgileniyordu. İşte tam zamanıydı. Koşarak adamın yanına gitmiş ve belinden tutarak çatının köşesinden çekmiştim onu. Bende kurtulmaya çalışsada sıkıca tutmuştum.

"Ah kimsin sen! Yoksa yine bana oyun mu oynuyorsun Sam?"

"Şimdi sakin olmalısın Sam kim bilmiyorum ama ben bir doktorum"

"Doktorlar hiç bir sike yaramıyor! Sam sizin yüzünüzden öldü! Bırak beni pislik!"

"Sakinleştirici vurmaya zorlama beni. Sakin ol"

"Sakin olmayacağım bırak beni! Sam beni çağırıyor!"

Sakinleşmeyeceğini anladığımda cebimde sakladığım sakinleştirici iğneyi çıkarmış ve kapağını açtıktan sonra koluna saplamıştım. Sakin kalsaydı bunu yapmayacaktım.

Sakinleştiriciyi enjekte ettikten sonra iğneyi bir kenara fırlatmıştım. Yavaş yavaş bilincini kaybetmeye başladığında telefonumu çıkarmış ve bakıcı Changbin'i aramıştım.

-"Changbin atacağım konuma gel. Sanırım bir şizofreni hastası buldum"

-"Emrinize amade beyefendi"

Telefonu kapatıp mesajlar bölümüne girmiş ve konumu hızlıca Changbin'e atmıştım. Konumu attıktan sonra telefonu cebime koymuştum.

Tuttuğum adamın bilincinin tamamen kapandığına emin olduğumda bırakmıştım. Kış ayındaydık ama üstünde eskimiş sıfır kollu bir tişört vardı.

Sanırım sokakta kalıyordu ve teni buz gibiydi. Çantamı yere bırakıp üstümdeki ceketi çıkartmıştım. Ceketi adamın üstüne örttükten sonra beklemeye başlamıştım.

Dakikalar sonra Changbin koşarak çatı katına geldiğinde bizi görünce şok olmuştu.

"Desene cebinde taşıdığın acil durun iğnesi işe yaradı"

"Evet yaradı ama acele et. Sadece 3 saat etki ediyor bu iğne"

_

Önümdeki adamın kelepçelerini taktığımda herşey tamamdı. Araştırdığımızda adının Hwang Hyunjin olduğunu öğrenmiştik. Sam dediği kişide ikiziydi.

Önceki kaldırıldığı hastanede 39 tane hemşireyi yaralamış biriydi ve bu fazla bir rakamdı. Hastanede bu yüzden onu dışarı atmıştı. Ama burada benden kurtulamayacaktı.

"Bilinci açılmaya başlıyor Changbin"

"Neden kelepçe taktın ki?"

"Ne tür bir tepki vereceğini bilmiyoruz. İşimizi garantiye almamız gerek"

"Oh haklısın"

"Hemşire Seungmin'i çağırdın mı?"

"Hasta uyandıktan sonra çağırmamızı söyledi. O şu an yeni gelen hasta Bang Chan ile ilgileniyor. Kendini yaralamış manyak"

"Peki, gözlerini açıyor Changbin. Sen dışarı çık panik yapabilir"

"Hemen çıkıyorum"

Changbin koşarak odadan çıktığında gülümsemiş ve Hyunjin'in uyanmasını beklemeye başlamıştım. Gözlerini açtığı gibi bana garipçe bakmıştı.

"Neredeyim ben? Neden Sam yanlış yerde olduğumu söylüyor"

"Şu an akıl hastanesindesin. Ama sakin ol sana bir şey yapmayacağım. Sadece benimle konuşmanı isteyeceğim"

"Doktorlar ile konuşmak istemiyorum!"

"Sesler duyuyor musun?"

"Evet"

"Peki neden 39 hemşireyi yaraladın?"

"Onları ben yapmadım! Sende bana inanmıyorsun!"

"Ailen, onları neden öldürdün?"

"Çocuklar ile zorla ilişkiye giren kişilerdi onlar! Bende onlardan kurtuldum anladın mı!"

"Tamam sakin ol. Bu kadar fazla tepki verirsen elindeki kelepçeler hiçbir şekilde çıkmaz ve karanlık bir odada kalırsın"

"Ama ben karanlıktan korkuyorum. Lütfen beni oraya koyma"

Anında gözleri büyüdüğünde tepkilerini ölçmeye çalıştım. Bana yalvarırcasına bakıyordu.

"Karanlıkta sesler daha çoğalıyor ve uyuyamıyorum. Karanlıkta kalmak istemiyorum"

-

Hemşireler onu kalacağı odaya götürürken bende peşinden gidiyordum. Odada beni boğmaya kalkıştığı için ağır vaka katına götürülüyordu.

"Karanlıkta kalmak istemiyorum rahat bırakın beni!"

"Hemşireleri zorlarsan bu süre uzayacak Hyunjin"

"Tamam sustum!"

"Bağırmadan konuş lütfen Hyunjin"

Sonunda zorluk çıkarmayı bırakıp düzgünce yürümeye başlamıştı. Odasına girdiğinde ışık olduğunu görünce gülümsemiş ve etrafa bakınmaya başlamıştı.

"Şimdi kapını kapatıyorum Hyunjin. Eğer 1 hafta içinde hareketlerin düzelmezse bu odanın ışıksız olan halinde kalıcaksın"

___

İçime sinmeyen yerler var, o yüzden düzenliyorum!

Schizophrenia /Hyunlix ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin