1

882 52 15
                                    

Çok eskiden annem bana bir masal anlatırdı, o masalı dinlemeden uyumazdım. Birbirlerini çok seven iki genç hakkındaydı. Kavuşmalarını istediğim iki genç...


Dünyamız 3 e bölünmüş durumdaydı. Alfa, omega ve betalar.

 Alfalar piramidin en üstünde yer alan taraftı. Baskın alfalar ise normal alfalardan daha üstündü. Yaydıkları feramon herkesi etkisine alır ve onları güçlü kılardı. İstediklerini alan ve yapan taraftı.

Betalar ise hiçbir özelliği olmayan, normal yaşayan sıradan insanlardı. Piramidin orta kısmıydı.

Omegalar ise en alt tabakaydı. Üremeyi sağlayan varlıklardı. Kız erkek fark etmeksizin hamile kalabiliyor, vücutları zayıf ve dayanıksız oluyordu. Yüzleri ve vücutları dünyadaki her şeyden güzel olmasına rağmen eziyet görürlerdi. Kızışma dönemine girer ve bir alfaya ihtiyaç duyarlar.

Dünyamızı Alfalar yönetiyordu. Yani benim soyum. Ben Kageyama Tobio zengin bir ailede doğdum. Babam, annem ve diğer kalan bütün akrabalarımın hepsi alfa, bu nedenle ben de alfayım. Her zaman şan ve şöhretten, soyadımdan nefret ettim. Alfalığımdan nefret ettim. Bir omegaya muhtaç olmaktan nefret ettim. Tek istediğim bir beta olmaktı, onunla tanışana kadar...


................................................................................................................................................................


Özel okullara gitmeyi tercih etmediğim için bir devlet okulunda başladım liseye. Sınıf olması gerekenden kalabalık ve bir sürü omega doluydu. Birbirlerini etkilemek için ilk günden alfalar ve omegalar feramonlarını yayıyordu. İğrenç!

Sınıf, kantin, koridorlar hatta tuvalet hepsi aşırı sesli ve feramonluydu. Kafamı dinlemek için bahçeye çıktım. Etrafta dolanırken spor salonunun önünün dolu olduğunu fark ettim. İlgimi çeken bir şey oldu ve oraya yöneldim. Kapıya yaklaştığım gibi gelen o tatlı koku beni aşırı etkiledi. Sanki tarçın, portakal ve vanilya karışımı bir parfüm gibi. Aldığım en güzel kokuydu bu. Etrafıma baktığımda neredeyse herkes bir alfaydı ve koku onları çekiyordu. Bu beni delirtti. Kendimi tutamıyordum. Etrafımdakileri takmadan içeri girdim. Turuncu saçları ter içinde kalmış, beyaz yüzü kıpkırmızı olmuş yerde yatıyordu. Koku beni ne kadar etkilese de kendimi tutmak zorundaydım. O sırada içeri bir grup girdi. 

"Hey bu omegayı paylaşmak ister misin?"

Paylaşmak? Aklımdan onu sadece benim yapmak geçerken bir grup aptalı gelip böyle bir şey demesi.. ahhh sinirlerim tavan yapıyor.

"Bence burdan çekip gitmelisiniz."

"Duydunuz mu çocuklar bu yeni 1.sınıf öğrencisi bize gitmemizi söyledi."

"Ona gitmeden bir hediye mi versek?"

Ayağa kalktım ve feraonlarımı istemsizce yayıyordum.

"Defolun  dedim size!"

Söylediklerimi anlayamadılar sanırım. Biri bana doğru yumruğunu sallamaya çalışınca geri çekildim ama diğerleri de ilerlemeye başlayınca kendimi tutamadım.

"B-bu feramonlar. Ahh ba-baskın alfa bu."

"SİZE  BURDAN GİTMENİZİ SÖYLEDİM EZİKLER!"

Kendimi tutamadım ve hepsini önce feramonlarımla diz çöktürdüm sonrada biraz patakladım. İşim bittiğinde ise kapıya koştum.

"Biriniz bir hocayı çağırsın. Bir omega kızgınlıkta!"

Omegayı revire götürdükten sonra müdür beni kenara çekti ve olayı anlatmamı istedi. Olayda ne kadar haklı olsam da onlara vurduğum  ve kızgınlıktaki b ir omeganın yanında feramon saldığım için ceza alıcağımı söylediler. Açıkçası şuan tek düşündüğüm onun iyi olup olmamasıydı. O sırada yanımdaki camdan baktığımda bir sürü siyah arabanın okula girdiğini gördüm. Bu babamdı!


Revire doğru ilerledim hızlıca. Onun yanında olmam lazımdı. Babam onu koruduğumu öğrendiği anda ona neler yapar aklımdan bile geçiremiyorum.

Arabalar geleli 10 dk yı geçti ama bir hareketlilik olmadı. O da daha uyanmadı. Derken revirin kapısı hızlıca açıldı. İçeri babam ve adamları girdi.

"Alfalığını ilk kez  bu omega için mi kullandın?"

Sessizliğimi bozmamaya çalışırken okul müdürü de içeri girdi.

"İstediğiniz bilgiler hazır efendim."

"Anlat."

"Hinata Shoyo, oğlunuzla yaşıt ve ailesini geçen hafta kaybetmiş. Bunun üstüne de baskın bir omega olduğunu öğrenmiş."

"Baskın omega mı dedin sen ?!"

"Evet efendim."

"Ne yapmaya çalışıyosun baba?"

"Odadan herkes çıksın. Bu omega senin için değerli mi?"

"Neden?"

"Ailemiz nesillerdir alfalarla devam ediyor ve uzun zamandır düşünüyordum da bir omega neden olmasın. Sen de biliyosun son zamanlarda rakibimiz olan ailede bir baskın omega çıktı ve bu finansal açıdan onları baya yükseltti çünkü baskın omegalar nadirdir."

"Sadede gel baba."

"Bu omeganın bi ailesi yokmuş duydun. Normalde şirketleri birleştirmek için seni baskın omega olan Kenma Kozume ile evlendirmeyi düşünüyordum ama babası buna karşı çıktı. Bende yeni arayışlara geçmiştim ama onu sen buldun. Onunla evlenmeni istiyorum."

"Buna sevinmem lazımdı belki ama ben kimseyi zorla eşim yapmak istemiyorum. Omegaları sevmediğimi sen de bili-"

"Eğer ondaki bir şey seni çekmediyse asla nefret ettiğin bir türden insanı kurtarmazdın. Nefret ettiğin alfalığını kullanmazdın. Yeterince emirlerime karşı çıktın ve ses çıkartmadım ama bu ailemiz için önemli. Uyandığı zaman onunla konuş ve unutma ailesi yok. Onu alıp çocuk esirgeme kurumuna gönderdiklerinde neler olur sen düşün."

Babam haklıydı orada kim bilir ona neler yaparladı. Benimle evlenmesi onun  rahat ve güzel bir hayat sürmesini sağlar ama o bunu kabul edicek miydi, kabul etmezse babam ona ne yapıcaktı? 



I NEED YOU [KAGEHİNA]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin