***
Jay'i özlüyordum.
Şimdiye kadar bu duygunun varlığının farkında değildim. Onu özlüyordum ve bu bana acı veriyordu.
Ben doğduğumdan beri yanımda o vardı. Benden önce doğmuş, benim gelmemi beklemişti. Ondan başkasından sevgiyi görmemiştim. Benden bir an olsun ayrılmamıştı. Şimdiyse ona aşık olmadığım için kızgındı bana. Bense ona aşık olmayı hiçbir zaman istememiştim zaten.
Bana göre aşk biten bir şeydi. Annem ve babam arasındaki aşk çoktan bitmişti. Annem bir defasında Jay'in annesiyle konuşurken 'Eğer o benim yalnızca sevgilim olsaydı aşkımız bittiğinde çoktan boşanırdık, arkadaş olduğumuz için bitmiyor ilişkimiz." demişti. Çok büyük sayılmazdım bu konuşmaları duyduğumda. Fakat o zamandan biliyordum ki ben tek sahip olduğum kişiye, Jay'e asla aşık olmayacaktım.
Sonsuza kadar arkadaş kalacaktık biz. Beni hiç bırakmayacaktı. Çekilmez biri olduğumu biliyordum. Hatta çoğu zaman bencil, kırıcı biriydim. Şimdiye kadar bunu umursamamıştım. Çünkü benim için tek önemli insan umursamıyordu. Jake ve Sunghoon'u seviyordum ama aramıza mesafe girse çok da üzülmezdim.
Çünkü onlar Jay değildi.
Jay ile farkımız, sevgimizi gösterme biçimimizdi. Ben tüm nazımı sadece Jay'e geçirirken onu yorduğumu fark etmemiştim. Çünkü benim Jay'imdi o. Ne yaparsam yapayım gecesi benden iyi geceler sarılması almadan uyuyamayan küçük çocuktu.
Bana hissettiklerini söylemeden anlamamı beklemişti. Beklediğini bulamayınca da kırılmış, kızmıştı. Oysa ben ne anlardım aşktan. Bunu en iyi o bilirdi. Benim için sadece o vardı. Bu şekilde ona sevgimi gösterebiliyorum sanmıştım fakat yanılmıştım.
Yıllarımızın geçtiği parkta tek başıma otururken yaşadığım yanılgının acısını çekiyordum. Suçlu değildim. Suçum olmadığını biliyordum. Ona beni sevmesi ya da benim bunu fark edememem benim suçum değildi işte. Fakat Jay tüm bunların suçunu bana yüklemişti. Ona kızgındım bu yüzden. Özlemimden acı çekiyor olsam da gururum bana engel oluyordu. Onun yanına gidemezdim.
Hastayken yanımda olsa da, sabahında yine yoktu. Bana bunu yapmaya hakkı yoktu. Defalarca arasam da açmamıştı o gün. Hasta halimle evi birbirine katmıştım. Yorgun düşene kadar da durmamıştım. Jay gelmemişti ve her şey Jake'e kalmıştı. O gün ilk defa Jake için farklı bir sevgi hissettim içimde. Onun için ve burada benimle uğraştığı için üzüldüm. Fakat bunu ona belli etmedim. O da benim daha iyi olduğumdan emin olduktan sonra gitmişti. Evde kalmasına izin vermemiştim.
Jay'den nefret ediyordum.
Yanımdaki salıncakta hareketlilik hissettiğim anda kafam o tarafa döndü refleksle. Her zaman yanımda Jay'in oturduğu salıncakta sarışın biri oturuyordu.
"Başka yere git. Burası benim salıncağım." dedim huysuzca.
Güldü bana ve hiç de samimi bir gülüş değildi "Burası mahalleye ait diye biliyordum ben." dedi. Evet özünde gerçekten bana ait olmayabilirdi ama benim ve Jay'in salıncaklarıydı bunlar işte.
Biz yanyana otururduk, Jake ve Sunghoon da karşımızda olurdu. Biz böyle büyümüştük. Şimdiyse hiç tanımadığım biri gelmiş Jay'in yerine oturuyordu. "Başkasının yeri orası. Başkalarının yerine izinsiz oturamazsın. Arkadaşıma ait."
"Jay'in yani. Sorun yok o zaman." dedi gülerek. Hiç sevmemiştim bu çocuğu. "Jay'i nereden tanıyorsun?" diye sordum.
"Sevgilimin çok sevdiği hyungu. Geçen tanışmıştık. Bekleseysin senle de tanışabilirdik ama kaçmışsın sanırım." dedi alayla.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
that way | sunjay ✓
FanfictionSunoo hayatında bir şeylerin değişmeye başladığını fark etmişti ve bundan hiç memnun değildi #1 enhypen #1 sunjay