ON BİR

1.8K 116 16
                                    

Bölüm şarkısı : mavi gri altüst olmuşum
Bu bölüm sevgili okurum Firdevs100 'e ithaf edilmiştir
______________________________________
Şu an ne mi yapıyoruz ben,Araf,Aren,Karan abim ve Mete Mercan kafeye geldik. Mete ne alaka diye soracaksınız " Ablaa ne olur ben de geleyim beni burada tek bırakma lütfeen bak vallahi uslu durucam. " diyince ben de kıyamayıp getirmiştim. Şimdi de Volkan,Aren ve Araf dünyadan soyutlanmış bir biçimde konuşuyorlar. Daha önce de dediğim gibi Karan abim kesinlikle Mercan'dan hoşlanıyor ve her fırsatta onula konuşuyor Mete de Mercan'ın 15 yaşında bir çalışanı var adı Firdevs ailesine yardım etmek için burada çalışıyor çok iyi bir kız onunla bayağı bir iyi anlaştılar ve onun yanında ben de canım kankam Rüya ile masada oturmuş eski ailemin (!) evine yerleştirdiğimiz kamerayı açıp izleyeceğiz şimdi.

" Ha tamam. Hadi izleyelim. " Rüya'nın sesini duymamla irkilmem bir oldu. İstemeye istemeye bilgisayarın başına geçtim ve izlemeye başladık bir süre sonra Mercan da bize katıldı.

İzlemeyi bitirmişti ve ben gözyaşlarıma engel olamıyorum sanki bozuk bir çeşme gibi ne yaparsam yapayım akması durmuyordu. "Allah'ım ya benimle bir kere bile böyle ilgilenmediler baksanıza nasıl da ilgileniyorlar şu kızla " dedim anlamam şiddetlenirken " Tamam mesleğim sakin ol. Hem sen onlar olmadan da gayet mutlu olabileceğini kanıtladın. " dedi Mercan. " Hem asıl konu bunların neden sana köyü de bu kıza iyi davrandığı. Baksana 17 yıllık kızlarını bu kadar sevmezlerken daha birkaç aylık kızı ne kadar da seviyorlar bakın ben size söyleyeyim bu işte bir iş vaar " dedi Rüya

Tabiki de bu işte bir iş vardı yoksa neden bana ve Esra'ya olan davranışlarının arasında uçurumlar olsun ki düşüncelere dalmışken Mete'in bana seslendiğini duydum "Ablaaa" " ha! Efendim canım" " şey ben,sen ve Firdevs biraz dışarıda dolaşalım mı? Lüfteen" bak lüften dedin kalbimi çeldin delikanlı "Tamam gidelim gitmesine de Firdevs'in önce Mercan'dan izin alması lazım patron o sonuçta " dedim " Biz izin aldık Mercan abladan Asya abla sen merak etme " dedi Firdevs bu kızı seviyorum yaa

" İyi tamam hadi gidelim " diyip kalktım diğerlerine de haber verdikten sonra çıktık " eee söyleyin bakalım ne yapalım " diye sorunca Mete hemen cevap verdi " Sahilde dolaşalım hem hava da güzel hem giderken de birşeyler alırız orda yeriz" dedi bana uyar anlamında başımı sakladım ve Firdevs'e döndüm " Bana da uyar " dedi ve sahile doğru yürümeye başladık.

" Mete bunların hepsini kim yiyecek" dedi Firdevs şu an markette abur cuburların olduğu kısımdaydık ve benim Cömert kardeşim Mete eline attığı her Abur cuburdan 3'er 5'er tane oluyor arabaya atıyordu en sonunda Firdevs dayanamayıp bunların hepsini kimin yiyeceğini sordu tabii Ben o çikolataların neredeyse yarısını yiyebilirdim ama neyse "Tamam tamam Fazla almadım zaten hadi gidelim" dedi Mete alışveriş arabasını kasaya sürmeye başladı

Bir de fazla almadım diyor gerizekalı. Lan marketi de alsaydım kin ödeyecek o kadar para bu pahalılıkta o arabadakiler nereden baksan iki bin lira.

Lan gerizekalı biz artık ultra zenginiz mal kurtul attık şu fakir ruhundan.

Sahile gelip yeşillik bir yere oturduk aldıklarımızı önümüze koyup yavaş yavaş yemeye başladık bayağı bir yedikten sonra Firdevs "Ay yeter Patladım ya Hadi Kalkın çöpleri atalım geri kalanları da poşetleri doldurun Biraz yürüyüş yapalım Bizim bunları eritmemiz lazım" dedi "Kız ne eritmesi zaten kuş kadarsın Sen ne yedin ki bir de eriteceksin" "ya hiç öyle deme Asya abla bu işler böyle olmuyor direkt kilo alırsın Ben sana dedim hadi kalk"

Firdevs'in yoğun ısrarı üzerine çöpleri çöp kovasına atıp geri kalan abur cuburları da poşete doldurduk poşetini direkt Mete'nin eline tutuşturdum Sonuç olarak erkek değil mi poşet taşıması lazım sahilde bayağı bir yürüdükten Sonra ileriden iki tane siyah arabanın geldiğini gördük arabakar direkt üstümüze doğru geliyorlardı " abla bunlar niye bize doğru geliyor " dedi Mete

Arabalar yanımızda durdu içlerinden yaklaşık 7 tane iri yapılı simsiyah giyinmiş adam indi işlerinden biri bakın işimi Zorlaştırmayın hemen arabaya binin dedi Allah'ım bu adam herhalde kafayı yemiş "Pardon da neden biniyoruz arabanıza" dedim

" Çünkü ben öyle istiyorum " dedi az önce konuşan adam ve iki adam Mete ve Firdevs'in kolundan tutup arabaya sürüklemeye başladılar " lan bıraksanıza " diye bağırdı Mete " abla birşey yap " dedi Firdevs adamlardan biri bana doğru gelmeye başladı tam kolumu tura vakfı ki ben onun konlu tuttum ve onu biraz eğip bana arkası dönük bir şekle getirdim boynunu sıkıp bayılttım.

Diğer adamlar birkaç saniye şok içinde yerdeki adama baktıktan donra bana doğru geldiler bana gelen üç kişiyi bayağı bir dövdüm tam kırma aşamadına geçiyordum ki Firdevs'in vasıtasıyla ona baktım onu sonradan başına silah dayamıştı" Eğer bizim de gelmezsen kızı öldürürüm" dedi adamların yüzüne bakınca yapabileceklerini düşündüğüm için çaresizce arabaya bindim tam arabaya binecekken ağzıma birşey bastırdıklarını farkettim " arabada bize zorluk çıkartmak istemeyiz değil mi" dedi gülerek ilk konuşan adam pardon şerefsiz sonra gözlerim yavaş yavaş kapanmaya başladı. Ve merhaba karanlık.

...

Başımda çok büyük bir ağrı vardı. Gözlerimi zorlanarak açıp etrafıma bakmaya başladım nerede olduğunu idrak etmeye çalışırken başıma gelen ağrıyla elimi kaldırıp başıma alıştırmaya çalıştım ki ne fark ettim elim bağlı olanlar yavaş yavaş aklıma gelirken hemen etrafıma bakındım Firdevs ve Mete de karşında bağlı bir şekilde duruyorlardı İkisi de buraya gözleri kapalıydı Demek ki onları da benim gibi bayıltmışlardı

Tam elimi çözmeye çalışacaktım ki bulunduğumuz Depodaki demir kapı açıldı içeri beni kaçıran adamlardan biri hani şu gelip ilk konuşan geri zekalı var ya işte O ve Adını bilmediğim başka bir adam içeri girdi " Ooo Küçük Prenses de uyanmış demek dinçerlerin küçük prensesi" dedi "bizi neden kaçırdınız" diye cırladım "şimdi senin o çok sevdiğin ailen benim ihaleyi kazanmamı engelleme aşamasındalar Ben de seni onlar ihaleden çekilsin diye kaçırdım Umarım seni çok seviyorlardır pardon sizi ve gelip sizi kurtarırlar Ha bu arada şu kız onu tanımıyoruz Onu yanlışlıkla kaçırdık" dedi pis bir sırat ifadesiyle şu an bağlı olmasam adamın yüzüne tükürürdüm ama işte ellerim bağlı.

" Birincisi Benim Ailem beni seviyor ikincisi asla o ihaleden çekilmeyecekler Çünkü Birazdan çok büyük bir baskın yiyeceksiniz" dedim nasıl bu kadar emin olduğumu soracaksanız Eğer onlar tam beni bayıltacakken telefonumda bizim yakuzaların kullandığı uygulamanın yardım butonuna tıkladım tabii ki de o sinyal çoktan Chong dedeye ulaşmıştır ve bizi almaya geliyorlardır. Malum üst diye hackerlarımız mevcut.

" Sen öyle zannet küçük kız senin ailen burayı asla bulamaz " dedi adam "ailemin bulacağını da kim söyledi" dedim sırıtarak tam o sırada dışarıdan silah sesleri yükseldi ve demir kapı açıldı " hemen kaldırın ellerinizi" Ayy bunlar bizim adamlar " N-ne siz de kimsi-" demeye kalmadan adamı yakaladılar hemen adamlarımız gelip bizi çözdüler tabi bu olaylar yaşanırken Firdevs ve Mete çoktan uyarmıştı

Dışarı çıktığımızda adamlarımız birer birer bizi karıştıran adamları getirdikleri minibüse götürüyorlardı tam o sırada Mete "Abla bizi kurtaran bu adamları Sen tanıyor musun" Hay da şimdi ben Mete'ye Ne diyeceğim

(BÖLÜM SONU)

Evet yepyeni bir bölümle karşınızdayım sizi fazla bekletmek istemediğim için bölümleri uzun yazmıyorum ama yok Ben beklerim diyorsanız bir iki haftada uygun bölümde yazabilirim yani

Evet benim hakkımdaki düşüncelerinizi alalım

Sizce Asya Mete'ye ne diyecek

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayalım

Hepinizi çok seviyorum❤❤

Ha bu arada bayağı bir yazım hatası olabilir lütfen mazur görün.

GERÇEK AİLEM' mişHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin