9.Bölüm

54 11 5
                                    

9 hücreli amip

nayeon
defol gruptan amk kaşarı istemiyorum seni etrafımda

jihyo
nayeon kes amk sıçıcam ağzına şimdi

nayeon
sen karışma

sana gruptan ayrıldı

Gruptan ayrıldığım an kızlardan mesajlar dolmuştu anında.


jihyo
ciddiye alma şunu amk



chaeyoung
sana yapma böyle hemen kaçarsan daha çok üstüne gelir


dahyun
lan niye dinliyorsun onu


tzuyu
sana saçmalama gel gruba

Dördünü de üstten okudum. Telefonu yanıma koyduğum anda kızlar da odama doldu.

Mina yanıma oturunca başımı onun omzuna koydum.

"Boşver sen Nayeon'u." dedi Jeongyeon ve telefonuyla oynamaya başlarken devam etti. "Alıyorum seni geri."

"Hayır!" diye yükseldiğimde durdu. "İnat edersem hepinizin ya Nayeon ile ya benle arası bozulacak gerek yok. Bırakalım Nayeon'un istediği olsun."

Telefonumu Momo'ya uzattım. "Kızlara bir şeyler yazın benim konuşasım yok kimseyle."

Momo kafa salladıktan sonra Jeongyeon'u dürtükledi. İkisi beraber çıktılar odadan.

"Benim de gitmemi ister misin?" dedi Mina.

"Hayır." dedim ve iyice Mina'ya sokuldum. "Benim hatam neydi Mina?"

"Junmyeon'u sevmek."

Mina'nın o lafından sonra yine uyuyakalana kadar ağlamıştım. Kendimi cidden rezalet hissediyordum.

Yine okula gelince kızlardan ayrıldım bugün grup içeride oturuyormuş öyle olunca ben dışarıda kalmıştım. Biraz sonra Nayeon ve Junmyeon girmişti okula. Junmyeon'un gözleri direkt olarak beni bulmuştu. Yanıma gelmek istedi. Adımlarını bana yönlendirdi ama Nayeon onu zorla çekiştirerek içeri soktu. Belki de ona benimle konuşmak için bir şans vermeliydim. Hala engelliydi bende. Engelini açtım ve olduğum yerde oturmaya devam ettim.

Tek başıma otururken yanıma biri oturdu. "Naber Sana?"

"Sence Kyungsoo?" dedim alayla.

Bütün arkadaşlarımız ortak olmasına rağmen Kyungsoo ve ben fazla samimi değildik şaşırmıştım yanıma gelmesine.

Omuz silkti. "Biliyorum tabi olayları öylesine sormuştum zaten."

"Yaşadığımı yaşayan başkası yoktur bence." dedim iç çekerek.

"Ben yaşayacağım galiba." diyince kaşlarımı çatarak ona baktım. "Nayeon'u seviyorum." dedi hiç duraksamadan. "Ama Nayeon sana böyle yapıyorsa Junmyeon bana daha fenasını yapar muhtemelen ve şu an Nayeon'un odağı Junmyeon hiçbir şansım yok bu aralar."

"Kolay gelsin." umursamazca söyleyip önüme döndüm.

"Sana bir teklifim var." 'Söyle' dercesine baktım. "Seninle sevgiliymişiz gibi davranalım. Junmyeon'u azıcık tanıyorsam bu kadar kısa sürede yeni sevgili yapmana kesinlikle delirecektir ve Nayeon'a çıkışacağını düşünüyorum. Böylece sen Junmyeon'u geri kazanırsın ben de Nayeon Junmyeon'a kırgınken onun yanında olup kendime bir kapı açmaya çalışırım. Ne diyorsun?"

"Ters tepki yapabilir." dedim ve ekledim. "Junmyeon ile aran bozulur öyle olursa Nayeon'u da tamamen kaybedersin."

"Junmyeon ile aram bozulmaz benim." kendinden oldukça emin gözüküyordu. "Sen bir düşün bana haber ver. Eğer Junmyeon'u geri kazanmak istiyorsan denemeye değer bence." dedikten sonra başka bir şey demeden beni soru işaretlerimle başbaşa bırakarak gitti.

Evde otururken Junmyeon'dan mesaj geldi.

junmyeon
kaldırmışsın engeli.

sana
haberleşmemiz gerekebilir diye düşündüm

junmyeon
nayeon adına özür dilerim canın çok yandı mı?

sana
canımın yanıp yanmamasını o kadar umursuyor olsaydın bunlar yaşanmazdı junmyeon.

junmyeon
seni seviyorum

sana
nayeon görecek yazma bana bir şey

junmyeon
seni seviyorum dedim bir şey söylemeyecek misin?

sana
umarım kardeşinle mutlu olursun.


Görüldü atmıştı son yazdığıma aptal.

Hışımla telefonu fırlattım. Nefret ediyordum ondan. Nefret.

I Kiss Your Brother | Sana × SuhoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin