my lost jewel | Hyunlix |

4. Bölüm

Kaç saat uyuduğum hakkında hiç bir fikrim yoktu. Ayağa kalkıp pencerenin yanına adımladım. Güneş nerdeyse batmak üzereydi. Hemen banyoya yönelip 5 dakika duş aldıktan sonra çıkıp üstümü giyindim.ardından Hızlı bir şekilde saçımı kurutup aşağıya indim.

Salonda asılı olan koca saate bakınca anlık bir şok geçirdim. Saat 16:30 geçiyordu. Cidden bu saate kadar uyumuşmuydum?.

Hemen mutfağa yöneldim. İçerdekilere selam verdikten sonra masaya geçip oturdum.

" Neden bu saate kadar beni uyandırmadınız. Saat baya geç olmuş ölü gibi yatmışım "

Wheein: Bizde 1 saat önce falan uyandık zaten. Yeni uyku düzenine alışsan iyi edersin küçük bey "

Unlu parmağı ile burnuma dokunan wheein sayesinde benimde artık burnum una bulanmıştı

" aaa kurabiye mi yapıyorsunuz "

Cassandra: Evet oğlum sever misin

"Bayılırımm. Kimin için prensler için mi ?

Cassandra: Onlar kurabiye sevmez tüketmez de bizim için bunlar "

" Pff kurabiye sevilmez mi hiçç.Ben çok severimm

Cassandra: Birazdan fırına gönderdiklerim pişer doya doya yersin"

" Süpersin ajumma"

Cassandra teyzenin tonbik yanaklarından öptükten sonra masaya oturdum. Zamanın geçmesi için biraz sohbet ettik.

yemeğimizi ve lezzetli kurabiyelerimizi yedikten sonra hepimiz işlerimizin başına geçmiştik

Saatin 19:00 olmasına 10 dakika gibi bir süre kalmıştı

Artık soobin ile ayrı işler yapacaktık. O prenslerin ben ise kralın hizmetindeydim.

3 dakika kala yukarı çıktım. Büyük siyah kapının yanına adımlamaya başladım.kapıyı çalıp odaya girdim. Sanırsam hyunjin de yeni uyanmıştı çünkü halla üstü giyinik değildi.

Eğilip hyunjine selam verdim. Baştan aşağı beni süzdükten sonra konuşmuştu

" Dolaptan en baştaki kıyafetlerimi getir"

Bir şey demeden dolaba yöneldim. İstediği kyafeti elime alıp geri yanına adımladım

Kalkıp önümde üstünü çıkartmaya başlamıştı. Utanıp gözlerimi odanın içinde gezdirmeye başladım

" ilikle "

" e-efendim "

" gömleğimin düğmelerini diyorum. ilikle! "

çaresizce yanına adımlayıp düğmelerini iliklemek adına benden uzun bedene yetişmek icin parmak uçlarıma çıkmıştım.

vücuduna bakmamaya çalışsam bile sanırsam başaramıyordum.Karın kasları gözüme girercesine kendini belli ediyordu

" vücuduma bakmayı bırakıp işine mi odaklansan acaba ? "

Düğmeleri yanlış iliklediğimi görünce utanç içinde tekrar açıp iliklemeye başladım. Hızlıca işimi bitirip geri çekildim.

•••

Salona geçmek için odadan çıkmıştık.
Bana göre fazla hızlı yürüyen bedenin hemen arkasından gidebilmek için oldukça hızlı adımlar atmaya çalışıyordum.

Salonda prens Christopher ve prenskim taehyung vardı. Kral hyunjin de yanlarına geçip yerini almıştı.

Onlar konuşup sohbet ederken benle soobin de kendi aramızda şakalaşıp çok sesiz bir şekilde konuşuyorduk.