♢Wattpad Yazarı Olmak

8. Bölüm -Basılan Watty Kitapları-

Hepimiz şu sıralar çok iyi biliyoruz ki, Wattpad sayesinde ünlü olup basılan kitapların sayısı her geçen gün giderek artıyor. Ben de bu konuyla ilgili fikrimi sizinle paylaşmak istedim.

Öncelikle sizlerle acı bir gerçeği paylaşacağım. Eğer bu kitabı baştan sona okuduysanız her bir köşesinde "Özgün olun, özgün olun!" diyerek elime geçen ilk fırsatta bağrındığımı görmüşsünüzdür. Ama şöyle de bir gerçek var ki, klişeler tutuyor arkadaş. Bunu üzülerek, gerçekten üzülerek söylüyorum. Maalesef ki bu yalnızca Watty için değil, artık Wattpad sayesinde raflarda gördüğümüz yerli kitaplar için de az çok geçerli.

Bizim halkımız diğer milletlere oranla çok az kitap okuyor, bu nedenle de gerçek sanattan anlamıyor. Bunun bir örneğini size her gün izlediğimiz dizilerden vereyim: Allah aşkına, bin türlü dizi senaryosu yazılan ülkemizde kaç tane orijinal kurgu var? Her açıdan çok özgün ve farkı diyebileceğiniz dört tane dizi var mı? Hah, eğer varsa o dört diziden ikisi yayından kaldırılmıştır zaten.

Türkiye'de kimse herhangi bir eserin diğerlerinden farklı olmasına önem vermiyor. Bundan dolayı özellikle son bir senedir oyuncular, senaristler eylem yapıyor; âdeta isyan ediyorlar. Çünkü yetkililer sadece reytinge bakıyor, yapılan sanata değil. Bu Wattpad'de de böyle, kimin kitabı çok okunuyorsa onu basıyorlar. Ama bir de hemen hemen çoğumuzun hayranlık duyduğu yabancı ülkelere bakalım: Uyumsuz, Açlık Oyunları, Labirent, Harry Potter vb. Bu kitapları neden seviyorsunuz? Eminim çoğunuzun cevabı bu kitapların değişik bir kurgusu olmasına dayandırılacak bir şeydir. Halkımız bu tür yapıtları görünce şok oldu ve çok sevdi tabii ki. Çünkü bu kitaplar yerli dizilerdeki, filmlerdeki gibi klişe değil. Ama şimdi Türk ekranlarına gidip de The Big Bang Theory'nin uyarlamasını falan koy, genç kesim dışında neredeyse hiç izlenmez. Çünkü bizim halkımız aşk beşgeni, altıgeni falan sever; illa bir aldatma olayı olmalı zaten.

Artık senaristler de, daha iki bölüm olmadan dizilerinin yayından kaldırılmasından bıkmış olmalı ki kendilerini sağlama almak için dünyaca popüler dizileri ülkemize uyarlıyorlar. Mesela Medcezir ilk çıktığında izlenme rekorları kırdı, İntikam bir yere kadar izlendi, Galip Derviş ise pat diye yayından kaldırıldı. Aslında bu üç dizi de yabancı ülkelerde oldukça popüler uyarlamalar. Ama şöyle büyük bir ayrıntı var: Medcezir'in içi dışı aşk teması kaplı, İntikam'da az çok aşka değinilen sahneler var, Galip Derviş'te ise aşk adına hiçbir şey yok!

Dizi, film ve kitap sektörünü bırakıp bir de ülkemizdeki müzik sektörüne göz atalım:

"...kalbinden ama kalbime kalbime kalbime çekiyorsun..."

"...naber? Gelmedi senden bir haber..."

"...tabi tabi kim seviyor belli. Attığın o sözler kafama değil, bak nereme geldi..."

"...prensesler gibiydim ben bana evinde..."

Allah aşkına biri bana bu satırlarda ne anlatılmak istendiğini söylesin! Gerçekten komedi gibi. Yaklaşık bir senedir yerli müzik dinlememin sebebini böyle açıklıyorum. Amacım ülkemizi ezmek, hakaret etmek değil. Ayrıca bu şarkıları severek dinliyor olmanız çok normal. Buraya yazdığıma göre ben de dinlemişim. Ülkemizde çok eğlenceli, güzel şarkılar var fakat anlamsız. Bu yabancı ülkelerde de az çok böyle, yanlızca bizde değil. Wattpad'deki kitaplar da, bu şarkılar gibi saçma, anlamsız ama eğlenceli. Belki size hiçbir şey kazandırmıyor ama o an zamanınız iyi geçmesini sağlıyor. Fakat gidip de Manga, Duman, Gece dinlediğinizce günlerce etkisinden çıkamıyorsunuz. Ya da bu kez USA'den örnek vereyim: Talk Dirty'i dinledikten sonra saatlerce etkisinden çıkamayan var mı? Ama ben All Too Well dinledikten sonra kendimi kaptırıyorum, hiç sevgilim olmadı ki aşk acısı çekeyim ama şarkının sözleri öyle içime işliyor ki...

Bunları Wattpad'de ünlü olup basılan kitaplara nasıl bağlayacaksın derseniz de şöyle bir açıklamam var: şimdiye dek basılan Wattpad kitapların %95'i klişe, %80'i saçma, %98'i yazım yanlışlarıyla kaplı. Ama ne yazık ki bu kitapları milyonlar okuyor! Kitabı basıldıktan sonra alıp okumanızı anlarım, tüm yanlışlar düzeltiliyor, siliniyor ama kitapların bu sitedeki hali gerçekten içler acısı. Elbette ki gerçekten basılmayı hak eden kitaplar var ama çok az sayıda. Bu yüzden tanıdığım birçok insanın yazma hevesi kırıldı; bu sitedeki birçok kullanıcı bir gün kitabının basılacağını hayal ediyor, bu benim de en büyük hayallerimden biri. Ancak yalnızca popüler kitaplar basıldığından herkesin içini umutsuzluk kaplamış durumda. Ama siz yine de şunu unutmayın, bugün bu sitenin en popüler kitabı Yabancı ve klişe bir kurgusu yok. Ayrıca sırf popüler olsun diye bad boy, zoraki evlilik, mafya vb. temalı kitaplar yazmayın. İleride okuduğunuzda kendinizden utanmayacağız kitaplar yazın. Belki bir avuç okuyucunuz olur ama gerçek emekten anlayan insanlar olurlar. Mutlaka kitabınızı takdir edecek birileri çıkacaktır, siz yeter ki sanat için, bir şeylere tutunmak için, kendinize bir kaçış yolu bulmak için yazın; popülerlik için değil. İşte o zaman gerçek bir "Wattpad Yazarı" olursunuz.

Sayısı az da olsa size popüler olup klişe olmayan birkaç kitap ismi söyleyebilirim: Sonat, Şans Bizi Bulunca, Sessiz, Bodrum, Bir Buçuk, Popülerlik Merdiveni, Yakışıklı Dükün Çirkin Karısı... Bunlar şu an aklıma gelenler, aslında bu tarzda çok güzel kitaplar var. Yukarıda saydıklarımı mutlaka okumanızı tavsiye ederim.

Sonuç olarak zaten izlediğimiz film ve diziler fiyasko iken keşke kitaplara da aynı veba hastalığı bulaşmasaydı. Bu ülkede o kadar yetenekli insan var ki... Edebiyat alanında Nobel Ödülü -adaylığı- almış yazarlarımız var. Oscar'a az da olsa yaklaşmış Kelebeğin Rüyası filmi var. Cannes'da önemli bir ödül kazanmış olan Kış Uykusu var. Ama bu büyük başarıların sayısı bir avuç kadar ne yazık ki çünkü halkımız çok önyargılı ve özgün yapıtlara şans vermiyor.

Bilmem duydunuz mu, önceden çok sık karşılaştığımız bir soru vardı: "Sanat sanat için midir, halk için midir?" diye. Artık cevabını çok iyi biliyorum. "Kendine bir şeyler kazandırmak isteyenler sanatı sanat için yapar. Para kazanmak isteyenler ise halk için.