Tyler? Ah çok tanıdık geliyordu. Bir dakika yoksa...Evet bu oydu küçükken her büyükanneme gittiğimde yazı geçirdiğim çocuk. Onu en son on üç yaşında görmüştüm. Ondan sonra da ondan hiç haber alamamıştım, malum gitmeyi bırakmıştık. Aslında yaşıttık ama yıllar onu olgunlaştırmıştı, ikimiz de yirmi altı yaşında olmamıza rağmen o otuzlarının başında gibiydi.Adımı söylediğimde onun da yüzünün aydınlandığını gördüm ,sanırım o da beni tanımıştı. "Yoksa Lindsey Ivy mi? "diye sordu. "Evet ta kendisi. Sen de Tyler Wood olmalısın." Bana, doğru olduğumu gösteren bir gülümsemeyle karşılık verdi . "Ah ne tesadüf, seni bir daha göreceğimi düşünmemiştim. Bir gün öylece kayboldunuz ve bir daha da senden haber alamadım. Yollarımızın tekrar kesişmesine sevindim" diye ekledi. Buna karşılık gülümsememi bastıramamıştım çünkü yollarımız kesişmekle kalmamış resmen çarpışmıştık. "Ben de seni gördüğüme sevindim.
Benim bile henüz tam bilmediğim sebeplerden ötürü buraya gelmeyi bırakmıştık ama büyükannemi çok özledim ve onu görmeye karar verdim. Büyükannemi hatırlıyorsun değil mi?" Ona buraya asıl gelme sebebimi tabi ki anlatamazdım ve konuyu değiştirmek istedim. " Büyükanne Jane'i nasıl unutabilirim? Kasabadaki en sevdiğim insanlardandır. Onun evinde az koşturmamıştık küçükken, hayatımın en iyi zamanlarıydı herhalde. Sen gittiğinden beri ona eskisi kadar sık uğramıyordum. Ve bunu söylemek ne kadar doğru olur bilmiyorum ama bu kaza sayesinde harika bir kahvaltı edeceğiz. İyi tarafından bak. " Gülümsemeden edemedim . "Haklısın sanırım."
Aniden arabada çok tanıdık bir şarkı çalmaya başladı. Benim beynimde varlığını unuttuğum bir kısım tekrar canlanmıştı. Bu Tyler'la sürekli açıp, dans ettiğimiz şarkıydı. Hatta bir keresinde kaligrafisini yapıp ailelerimize küçük bir gösteri sunmuştuk. O kadar komikti ki ailelerimiz gülmemek için kendilerini çok zor tutmuştu. O da bu anıyı hatırlamış olacak ki şiddetle kahkaha atmaya başladı. Onu öyle görünce ben de gülümsememi bastıramadım. Şarkının bitiminde göz göze geldik ve tuhaf bir sessizlik oluştu. Sessizliği dağıtmak için "Kız kardeşin Alison nasıl ? " diye sordum. Yüzüne bir anda kasvetli bir ifade yerleşti. Biraz dalgın bir şekilde "İyi" dedi. Sonra "Şu köşeyi dönünce Büyükanne Jane'in evi değil mi ?" diye sordu. Dalgınlıktan mahalleye vardığımızı fark etmemiştim. Ah bu tanıdık, huzurlu yer... Sanki her şey hala aynıydı ama benim için o kadar çok şey değişmişti ki. "Evet buradan dönünce sağdan ikinci ev "diye yanıtladım.
Evinin hemen önünde durduğumuzda bahçede bizi bekleyen büyükannemi gördüm. Onu görene kadar ne kadar özlediğimi fark etmemiştim. Gözlerimde yaşlarla arabadan inip ona koştum.
O duygusallıktan nefret ederdi ama ellerimi boynuna sardığımda kesik kesik nefes aldığını ve hıçkırıklara boğulmamak için kendini zor tuttuğunu anladım. Geri çekilip ona uzunca baktım. Yıllar ona iyi davranmıştı. Bu huzurlu kasabada yaşamak onu hala canlı tutuyordu. sadece yüzüne birkaç yeni kırışık eklenmişti ve saçları tamamen beyazlamıştı ama gülümsemesi hala iç açıcı ve kucaklayıcıydı.
Tyler boğazını temizleyerek orda olduğunu belli ettiğinde, ikimizde silkelenip kendimize geldik. "Ah bu Tyler ,arabasına çarptığım adam. Küçükken de çok oyun oynardık. Hatırlıyor musun ? " diyerek Tyler'ı gösterdim. "Tyler'ı tabi ki tanıyorum. Bazen çok yorgun olduğumda bahçeye benim yerime bakım yapar. O olmasa bu kasaba nasıl yürür bilmiyorum. Herkesin yardımına koşmak için hep hazır. Baksana şimdi de seni bana getirdi." "Hiç önemli değil zaten yolumun üzeriydi, "diye atıldı Tyler ama büyükannem eliyle geçiştirdi ve "Şimdi ikinizde ellerinizi yıkayıp masaya geçiyorsunuz. Güne yorucu şekilde başlamış olmalısınız." İkimiz de lafını ikiletmeden eve girdik. Tyler'a öncelik verip lavaboyu gösterdim. O sırada yıllarca koşuşturduğumuz tanıdık koridora ve duvara eklenen yeni tablolara baktım. Sonra ellerimiz yıkalı bir şekilde masaya geçtik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gitme Vaktin Geldiğinde Bileceksin
RomanceBazen kaçmak cesarettir... Gördüğü bir rüya sayesinde gerçekliğin farkına varan Lindsey bulunduğu ortamdan hemen gitmesi gerektiğine karar verir. Her şeyi ve herkesi arkasında bırakmak zor olsa bile bu yolculuk onu uzun zamandır görmediği birisiyle...